Güncelleme Tarihi:
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, internet üzerinden alışveriş yapan bireylerin 2014 yılı Nisan ile 2015 yılı Mart aylarını kapsayan 12 aylık dönemde yüzde 57.4’ü giyim ve spor malzemesi, yüzde 27’si seyahat bileti, araç kiralama vb, yüzde 25.5’i ev eşyası, yüzde 22.4’ü elektronik araçlar yüzde 18.4’ü ise kitap, dergi, gazete aldı. Sanal mağazalarda satış yapan site sayısı ise 15 bini geçti. 2010 yılında yalnızca yüzde 15 olan oranın 6 yıl içinde yüzde 100’den fazla artması üzerine bir araştırma yapan Yaşar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağrı Bulut ile araştırma görevlileri Metehan İğneci ve Mustafa Okur, sektörün şu anki durumunu, gelecekte hangi noktaya geleceğinin tablosunu çıkardı. İnternet üzerinden satış yönteminin perakende piyasasının hızla gelişen önemli bir parçası olduğunu kaydeden Doç. Dr. Çağrı Bulut, Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği’nin geçen yılın sonunda yayınladığı ve pazar büyüklüğünü inceleyen raporunda, Türkiye e-ticaret pazarının büyüklüğünün bir önceki yıla göre yüzde 35 artış gösterdiğini hatırlattı.
TÜRKİYE’NİN POTANSİYELİ VAR
Doç. Dr. Bulut, "Aynı dönemlerde Avrupa ülkelerinin e-ticaret pazarlarının ortalama büyüme rakamları yüzde 18 seviyelerinde seyretti. E-ticaretin toplam perakende pazarı içindeki yeri ile ilgili veriler de pazarın önümüzdeki yıllarda da iştah açıcı potansiyelini koruyacağı ile ilgili işaretler vermekte. Bu verilere göre, Türkiye’deki e-ticaretin toplam perakende pazarı içindeki payı yüzde 1.6 seviyesinde. Ne var ki aynı veri, gelişmiş ülkelerde yüzde 6.5, gelişmekte olan ülkelerde ise ortalama olarak yüzde 4.5" dedi.
"İADE VE GÜVENLİ ÖDEME SİSTEMLERİ SEKTÖRÜ GELİŞTİRİR"
İnternet kullanan bireylerin e-ticaret işlemlerine yönelme eğilimlerinin artarak devam ettiğini ifade eden Çağrı Bulut, "Türkiye, internet kullanımı oranında gelişmekte olan ülkeler ile benzer seviyelerde olsa da e-ticaret kullanımı oranında bu ülkelerin gerisinde. Bu farkın sebepleri arasında ilk olarak Türkiye’deki müşterilerin kafasında bulunan, ürünle fiziksel temas beklentisinin aşılamamış olması gösterilebilir. Müşteri algısındaki bu sorunun aşılabilmesi için en önemli fırsat, müşterinin siparişini iade etmesi durumunda ücretsiz kargo fırsatının sunulması olmalıdır. Böylece, müşteri beğenmediği bir ürünü, ücretsiz iade edebileceği güvencesiyle kendisini daha rahat hissedebilecek ve alışveriş deneyimine olumlu bir katkı sağlanmış olacaktır. İkinci olarak, tüketicilerin alışverişte yaşanabilecek güvenlik açıkları ile ilgili çekinceleri sayılabilir. E-ticaret şirketlerinin internet alışverişlerine özel güvenli ödeme yöntemleri sunan firmalardan hizmet alması ve müşterilerine bu yöntemlerin kullanılması ile ilgili açıklayıcı bilgiler vermesi, bu sorunun aşılmasında önemli bir katkı sağlayabilir" diye konuştu.
SEKTÖR 2018’DE 2.5 TRİLYON DOLARA ULAŞACAK
E-ticaret işlemlerinin yüzde 55’inin ABD ve Çin’de gerçekleştiğini, sektör hacminin 2015 yıl sonunda 1 trilyon 700 milyar dolar seviyesine ulaşmasının beklendiğini belirten Çağrı Bulut, "Dünya çapında verilen online siparişlerin yüzde 40’ı mobil platformlardan yapılmakta. Türkiye’de faaliyet gösteren firmalar için de benzer bir durumun olduğu varsayılıyor. Artık dünyada e-ticaret müşterileri ile ilgili tek seferlik alışveriş yapan müşteri algısı, yok oldu. Aksine, onlarla etkili iletişim ve sadakat geliştirebilmenin yolları aranmaya başlandı. Mobil uygulamalar, firmaya müşteri ile ilgili satın alma alışkanlıkları ve e-ticaret portalını kullanmaları hakkında önemli bilgileri sağlayabilecek potansiyele sahip. Bu potansiyeli kullanarak müşterileri ile aralarında organik bir bağ kurabilen firmalar, önemli fırsatlara erişebilecek ve bu bağ ile satın alma kararlarında bir adım önde olabilecektir" dedi.
YURTDIŞINDAN ALIŞVERİŞ ORANI YÜZDE 10
Türkiye ile ilgili bir diğer dikkat çekici istatistiğin yurtdışından online olarak yapılan alışverişlerdeki artış olduğunu ifade eden Yaşar Üniveristesi akademisyenleri şunları söyledi:
"Toplam pazarın yüzde 10’luk bölümünü oluşturan bu alışverişler, yurtiçindeki sektör büyüme oranı ile benzer bir şekilde artış göstermeye devam ediyor. Yurtiçindeki tüketicileri, yurtdışından bazı risklere ve ekstra maliyetlere katlanarak alışverişe iten nedenler, Türkiye’deki sektör liderleri tarafından irdelenmesi gereken bir konu olarak göze çarpmakta. Bu nedenleri iyi analiz edebilen ve müşteri ihtiyaçlarını yurtiçinde karşılayabilme potansiyeline erişebilen firmalar, önemli bir ticaret hacmine erişebilir. Diğer bir taraftan, 2015 yılında TL’de yaşanan değer kaybının, yurtdışı siparişlerindeki büyüme oranını bir nebze de olsa azaltması beklenebilir."
TÜKETİCİNİN SEKTÖRLE SORUNLARI
Türkiye e-ticaret piyasası ile ilgili, olumlu pek çok rakama rağmen sektörle ilgili bazı dikkat çekici sorunlar da bulunduğunu vurgulayan akademisyenler şöyle devam etti:
"TÜİK verilerine göre, 2014 yılı Nisan ayı ile 2015 yılı Mart ayını kapsayan dönemde siparişlerin yüzde 23.2’sinde sorun yaşandığı ortaya konmakta. Sorunlu siparişlerle ilgili şikayetlerin ise yüzde 47’si teslimatının belirtilen süreden daha yavaş olması, yüzde 45.4’lük bölümü ise ürünün veya hizmetin hasarlı ya da hatalı bir şekilde teslim edilmesi ile ilgili. Firmaların fiyat rekabetinin bir adım ötesine geçerek müşterilerine yaşattıkları deneyimi, web sayfasına erişimden siparişin teslimine kadar olan tüm safhalarıyla en üst düzeye çıkartması ve standart bir alışverişten çıkararak bir deneyim haline getirmesi gerekli. Türkiye’de faaliyet gösteren e-ticaret firmaları içerisinde işletmeler ve üreticiler arasında bağ kurabilecek önemli ve bir adım öne çıkabilmiş bir platform hala bulunmuyor. Böyle bir platformun, hem ülke ekonomisine hem de yerel işletmelerin yurtiçi ve yurtdışı pazarlarına açılabilmesine fırsat tanıması açısından faydası, Çin ekonomisinin lokomotifi olan Alibaba örneği ile her zaman önümüzde duruyor."