İnşaat rezaleti

Bayramiç'te halkın yardımıyla yapılan Devlet Hastanesi'nde inceleme yapan uzmanların verdiği raporda binanın çürük yapıldığı belirtilip yıkılması önerildi.

ÇANAKKALE'nin Bayramiç İlçesi'nde memurun, işçinin maaşından, köylünün sattığı ürünün parasından yaptığı bağışlarla 1997'de yapımına başlanan Devlet Hastanesi'nin kaba inşaatı bitince bir dizi olumsuzluk yaşandı.

300 milyar havaya

YANGIN merdiveni, çatısı çöküp, duvarları çatlayan binanın Sağlık Bakanlığı'na devri aşamasında, Bayındırlık Müdürlüğü'nden tespit istendi. İncelemde, sadece halk katkısıyla 300 milyar lira harcanan binanın çürük olduğu ortaya çıktı, 2 yıldır da kaderine terkedildi.

Bina güvenli değil

VALİLİK, Balıkesir Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi'nden de inceleme istedi. Uzmanlar 50 yataklı hastane binasının deprem yönetmeliğine uygun ve güvenli olmadığını vurguladı, iki öneri getirdi, ‘‘Ekonomik bakıldığında güçlendirerek onarılabilir’’ dedi.

Yıkılması uygundur

UZMANLAR, birinci derece deprem bölgesindeki ilçede çürük hastaneye güvenlik açısından bakıldığında yıkılmasının uygun olacağını vurguladı. Vali Ekrem Özsoy, konuyla ilgili olarak, ‘‘Söylenecek birşey yok’’ demekle yetindi.

Sorumlular hesap versin

BAYRAMİÇ Belediye Başkanı Aytimur Küçükler, ‘‘Bu inşaat ilçenin kanayan yarası. İnşaat devam ederken çökmeye başladı. Bugüne kadar soruna çözüm bulunamadı. Halkın sabrı taştı’’ dedi.

DSP İlçe Başkanı Mürteza Saygın, sorumluların yargı önüne çıkarılmasını, suçu sabit görülenlerin cezalandırılmasını isteyerek, ‘‘Halkın parası boşa gitti. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını kimse ödeyemez’’ dedi.

ANAP İlçe Başkanı Ahmet Çakıroğlu ise ‘‘Suçlu dönemin kaymakamı. Olumlu rapor beklemiyordum. Bu hastanede en fakirinden en zenginine kadar herkesin parası vardı. Yazık ettiler’’ diye konuştu.

RAPOR:

Her tarafı hatalı

BALIKESİR Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi'nden Prof. Dr. Şerif Saylan, Doç. Dr. Erdal İrtem, Yard. Doç. Dr. Mehmet Terzi ve Yard. Doç. Dr. Hasan Elçi'in raporunda eksiklikler şöyle sıralandı:

‘‘Binanın beton mukavemeti yetersiz. Kolon kiriş birleşim bölgesinde kolonlarda hiç enine donatı bulunmamaktadır. Kolon sarılma bölgelerinde yaklaşık 50 santimlik bir bölümde enine donatı bulunmamaktadır. Kiriş sarılma bölgelerinde etriye sıkıştırması yapılmamıştır. Bazı kirişlerin yüksekliği 80 santim olmasına rağmen hiçbir kirişte gövde donatısı tespit edilmemiştir. Saçaklardaki donatının hatalı yerleştirilmesi ve beton kalitesinin yetersiz olmasından dolayı saçakların kırıldığı, sonradan yapılan yangın merdiveninin çöktüğü görülmüştür. Yapının yeni deprem yönetmeliğindeki kuvvetli kolon yapım ilkesine uyulmadığı görülmüştür.’’

Bayındırlık Müdürlüğü'nün raporunda da binada kalıp hataları olduğu, sahanlıkların kiriş yapılmadan inşa edildiği, binanın bu haliyle kullanılamayacağı belirtildi.

MÜTEAHHİT:

Kaymakam istedi, yaptık

HASTANE inşaatını kalfa sıfatıyla üstlendiğini belirten Müteahhit Harun Karadeniz, ‘‘Biz o binanın müteahhitliğini yapmadık. İşçiliğini üstlendik. Kár amacı gütmedik. Temelden kirişlerine kadar çalışmalar adım adım belediye fen işleri ekipleri tarafından kamerayla kaydedildi. Dönemin Kaymakamı Halil Yavuz Kaya ne dediyse onu yaptık’’ dedi. Taşeron kullanarak inşaatı yapan komisyonun başkanlığını üstlenen dönemin kaymakamı, Çanakkale Vali Yardımcısı Halil Yavuz Kaya ise açıklama yapmadı.