Güncelleme Tarihi:
Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Osman Seçkin Can, 2012 ve 2014 yılları arasında, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Ergenekon adıyla bilinen soruşturma kapsamında dinleme ve teknik takibe alındı. Türkiye Gençlik Birliği’nin hukuk sorumluluğu görevini de yürüten gencin, mahkeme kararıyla; 13 Aralık 2012 tarihinden 6 Mart 2014 tarihine kadar 12 kez uzatılarak telefonları dinlendi. 12 Aralık 2012 tarihinden 25 Şubat 2014 tarihine kadar 54 dört kez uzatılarak teknik araçlarla takip edildi ve görüntülendi. Soruşturma sonunda Osman Seçkin Can hakkında takipsizlik kararı verildi.
SAVCILIĞIN YAZISIYLA ÖĞRENDİ
Osman Seçkin Can, telefonlarının dinlenerek teknik takibe alındığını İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nın takipsizlik kararının kendisine ulaşmasıyla öğrendi. Osman Seçkin Can, Denizli 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde, anayasadan doğan kişilik haklarının ihlal edildiğini sürerek 20 bin lira manevi tazminat istemiyle dava açtı. Davada, Osman Seçkin Can’ın avukatlığını babası Rüstem Can ve ikiz kardeşi Mehmet Barış Can üstlendi. Mahkeme, Maliye Hazinesi aleyhine açılan davanın sonunda tazminat talebini kısmen kabul ederek, Osman Seçkin Can’a 5 bin lira manevi tazminatın, 2012 yılından bu yana yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmetti.
Kararının gerekçesinde; belirtilen tarihlerde iletişimin dinlenmesi ve teknik takip tedbirine hükmedildiği, tedbirlerin uygulandığı, yapılan soruşturma sonunda davacı hakkında İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nca ’kovuşturmaya gerek olmadığına’ ilişkin karar verildiği belirtilerek, "Yapılan işlemler nedeniyle Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 141 ve devam maddelerinde düzenlenen koruma tedbirleri nedeniyle tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır" denildi.
’YASADIŞI DİNLEMELERİN ÜZERİNE RAHATÇA GİDİLEBİLECEK’
Telefonlarının dinlendiğini savcılığın takipsizlik kararıyla öğrendiğini belirten Can şunları söyledi:
"Telefonlarımın dinlendiği ve bunun 12 kez uzatılarak 15 ay bir süre dinlendiğini bana gelen tebligatla öğrendim. Tebligatın gelmesiyle birlikte bu dinlemelerin hukuksuz olduğunu düşünerek tazminat davası açtım. Sonucunda da Denizli 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla 5 bin lira tazminat kazanmış oldum. Ergenekon, Balyoz ve benzeri davalarda yaşanan hukuksuzlar bir bir ortaya çıkarken; şimdi Balyoz’da verilen tazminatları görüyoruz. Artık bu kumpasların çökmesiyle birlikte Ergenekon’a dair bu tip yasadışı dinlemelerin üzerine rahatça gidilebilecektir."