Hayvan Dünyası: O zehir yine sahnede

KARŞIYAKALI Tulga ailesinin sevimli köpekleri Daisy'in zehirlenerek ölümü korkunç gerçeği ortaya çıkardı. Daisy isimli köpeğin ölümüne hayvanseverlerin büyük tepkisi nedeniyle bir yıldır kullanımı yasaklanan strikninin neden olduğu raporla belgelendi.

PSİKOLOG Nilgün Tulga ve işadamı eşi Kamil Tulga, Daisy'ı geçen hafta Girne Caddesi'nin denizle buluştuğu Yunuslar'ın yanında gezmeye çıkardı. Ancak eve döndüklerinde Daisy kasılıp kaldı. İlk akıllarına gelen zehirlenmenin etkisini gidermek için acılar içinde kıvranan zavallı köpek kusturulmaya çalışıldı. Daha sonra veterinere götürüldüğünde yapacak birşey kalmamıştı.

NİLGÜN Tulga eve döndüğünde Daisy kusturulunca çıkan et parçasını alıp Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Veteriner Kontrol ve Araştırma Ensitütüsü Müdürlüğü'ne tahlile götürdü. Devlet kurumunun verdiği rapor korkunç gerçeği ortaya çıkardı. Ette kullanımı bir yıldır yasak olan striknin adlı zehir vardı.

DAHA önce de köpeklerinin zehirlenerek öldürüldüğünü belirten Tulga rapor doğrultusunda yasal yollara başvuracaklarını belirtti. Tulga, ‘‘Bu zehiri geçmişte belediyeler kullanıyordu. Vatandaşın edinmesi mümkün değil. Savcılığa şuç duyurusunda bulunacağız. Bunları kim temin edip parklara atıyorsa bulunup cezalandırılmasını sağlayacağız'' dedi.

EVET... Hayvanlara korkunç acılar çektirerek ölümüne neden olan bu zehir nereden bulundu, ortaya çıktı bilmiyoruz. Elde bir kanıt olmadan kurumları suçlamak elbette doğru değil. Ancak itlaf deyince akla önce hangi kurumun geldiğini hepimiz biliyoruz. Gerçek yakında ortaya çıkacak.

Striknin nedir?

BİTKİSEL kökenli bir zehir. Genelde Sğlık Bkanlığı izniyle belediyelere dağıtılıyordu. Ağızdan alınabilen zehir vücutta çok çabuk etki gösteriyor. En belirgin özelliği kasların aşırı kasılması, solunumun durması. Ancak zehirlenmenin başlangıcında hayvanın şuuru yerinde olduğundan acıyı hisseder. Yapılacak ilk şey kusturmaya çalışmak ve veterinere başvurmaktır.

Veterineriniz diyorki...

Küçük tatlı su dostları

BU minik dostlara yabancılar terrapin diyorlar. Bizde ise Singapur kaplumbağası olarak tanınıyor. Ortalama ömürleri 30-40 yıl belkide daha uzun. Bulundukları ortamın sıcaklığı geceleri 15 dereceden daha soğuk olmamalıdır. Gündüzleri ise 21-27 derece normal 28- 32 derece ideal sıcaklıktır. Eğer ev ortamı daha soğuksa akvaryum ısıtıcı yada ampül ile ısıtılmalıdır. Yaşamaları için uygun sıcaklık ortamı sağlanmaz ise Nisan ayı ortasına kadar kış uykusuna yatarlar. Kaplumbağaların içinde yaşadığı bahçenin suyununun iki üç günde bir değiştirilmesi gerekmektedir. Su değiştirildikten sonra üç beş damla akvaryum dezenfektanı damlatılmalıdır. Beslenmeleri Sebze meyve ve hayvansal gıdaların uygun oranda karışımları ile olabildiğince dengeli beslenmeleri halinde uzun ve sağlıklı yaşamlarına devam ettirirler. Yem verilme zamanı onların daha hareketli olduğu sabahın erken saatleri ve öğleden sonraları olmalıdır. Ispanak, brokoli, havuç, patates, domates, çilek,portakal, muz, üzüm, şeftali, böğürtlen, kıyma, karaciğer, salam, sosis, gibi gıdaların bir kaçı karıştıralarak küçük miktarlarda verilmeledir. Her gün aynı saatlerde beslenirken isimleri söylenirse kolaylıkla size alışabilir isimlerini öğrenirler. Ev ortamında üreme şansları olmadığı için kaplumbağalar tek olarak alınmalıdır. Ancak yanlız kalmasın diyorsanız çift olarak da düşünülebilir. Veteriner Hekim Hakan Boyar, Tel: 2241803 Güzelyalı

Tuzak yeme dikkat

FARE zehiri olarak hazırlanan tuzak yemlerin veya bunların karıştığı mamaların evcil hayvanlar için tehlike oluşturduğu belirtildi. Üzücü sonuçlar doğuran bu tür kazalara karşı veterineriniz şöyle diyor;

‘‘AĞIZDAN alınan zehir, sindirim kanalından hızla emilir ve kısa sürede zehirlenme başlar. Ölüm birkaç saat ile 4 gün gibi geniş bir periyot arasında görülse de, 12 saat yaşayan hayvanlar kurtulabilirler.

ZEHİRLENEN hayvanlarda şiddetli akciğer ödemi görülür ve bronşlar sıvı ile dolar. Dolayısıyla canlı, bir yandan bronş salgısı ile boğuşurken, bir yandan da yeterli oksijeni alamaz. Ayrıca zehir, damar endotel hücrelerini de etkileyerek kanın damar dışına çıkmasına neden olur. Böylece hayvanda iç kanama başlar.

ZEHİRLENEN hayvanlarda şiddetli kusma, solunum güçlüğü ve siyanoz görülebilir. Yeterli oksijeni alamayan hayvan güçsüzleşir, ayağa kalkmak istemez. Nabız hızlanır ve zayıflar. Vücut ısısı giderek düşmeye başlar. Hayvan komaya girer. Konvülsiyonların başlaması ile birlikte ölüm kaçınılmaz olur.''

KYBELE Veterinerlik Fatih-Eray 336 08 58