Güncelleme Tarihi:
EV HANIMI Çiğdem Albayrak ile polis memuru eşi Yüksel Albayrak, evliliklerinin 17'nci yılında ‘‘dondurulmuş embriyo’’ yöntemiyle bebek sahibi olmanın mutluluğunu yaşıyor. Sevincini anlatacak kelimeler bulamadığını belirten çiçeği burnunda anne Albayrak, yaşadıklarını şöyle anlattı:
‘‘4 yıllık evliydik, çocuk sahibi olmamıştık. Yakınlarımızdan, çevremizden baskılar geliyordu. 1987'de doktor kapılarını aşındırmaya başladık. Özel, devlet başvurmadığımız doktor kalmadı. 1993 yılında Ege Üniversitesi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi'ne başvurduk. Altı kez aşılama yapıldı. Bu tedaviler ve umutlar dört yıl sürdü. Ancak çocuk sahibi olma arzumuz o kadar büyüktü ki, hiç yılmadık. Bu kez 1998'de mikroenjeksiyon yöntemi denendi, yine sonuç olumsuz oldu. Çok hırslıydım, çocuğum olmayacağı umutsuzluğuna hiç kapılmadım. Baskılara eşimle göğüs gerdik, evlilğimiz etkilenmedi. Embriyolar dondurulmuştu. Hiç tereddütsüz kabul ettim.’’
17 yıl boyunca gördüğü her bebeğe, her hamileye imrenerek, özlemle baktığını, çocuklarından şikayet edenlere şiddetle tepki gösterdiğini, anlatılmaz duygular yaşadığını sözlerine ekleyen Çiğdem Hanım, ‘‘Dondurulmuş embriyolar tranfer edildikten sonra müthiş bir heyecanla sonucu bekledik. 24 Kasım'da doktorumun (Hamilesin) müjdesinde eşimle birlikte şok yaşadık. 24 Kasım hayatımızı değiştiren tarih. Eşim 9 ay, kızını kucağına alıncaya kadar sakin olamadı. Kanama geçirince kaybedeceğim korkusu beni kahretti, doğuma kadar bu korkuyu yaşadım. Şimdi dünyanın belki de en mutlu kadınıyım. İyi bir kız evlat yetiştirmeye çalışacağım. Bana anne diyeceği günü sabırsızlıkla bekliyorum. Eşim de havalarda uçuyor’’ dedi.
Prof. Dr. Tavmergen:
Çocuk için şans
EGE Üniversitesi Aile Planlaması, Kısırlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Tavmergen, ‘‘Tüp bebek ve Mikroenjeksiyon yöntemlerinde döllenme dışarıda oluyor. Yumurtalar döllendikten 24 saat sonra bölünmeye başlıyorlar. Bu bölünmüş yumurtalara embriyo adı veriliyor. Hastanın yaşı, embriyoların durumu gözönüne alınarak rahime üç dört embriyo transfer ediyoruz. Daha fazla sayıda embriyo varsa bunlar eksi 196 derecede sıvı azot içinde kontrollü bir dondurucudan geçirildikten sonra saklıyoruz. Dondurulmuş embriyolar transferden bir gün önce laboratuvar ortamında ısıtılıyor. Çözünen embriyoların canlılığı saptanıp transfer ediliyor’’ dedi. Tavmergen, bugüne kadar 15 hastaya dondurulmuş embriyo transferi yaptıklarını kaydederek, ‘‘Bunlardan ikisi anne oldu. Üçü erken düşük yapan vakamız var. Diğerlerinde sonuç bekleniyor’’ diye konuştu.
Zahmetsiz bebek
İREM'in merkezlerinde dünyaya gelen ikinci dondurma bebek olduğunu, çalışmaları bilmedikleri için Türkiye genelinde sayı veremeyeceğini belirten Tavmergen, ‘‘Dondurulmuş embriyo transferi sayesinde çiftler maddi manevi büyük yükten kurtuluyor’’ diyerek şöyle konuştu:
‘‘GEBELİK gerçekleşmediği taktirde çiftler tekrar deniyor. Ancak her deneme öncesinde rutin tetkikler, cerrahi müdahaleler yeniden yapılmak zorunda. Bu yöntemin en önemli avantajı, kadın yumurta alımı için gereken hormon ilaçlarını almaktan kurtuluyor. Yumurtlatma ön tedavisinde gereken kan, ultrason tetkiki, yeniden cerrahi müdahale ile yumurta alımı gerekmiyor. Erkekten bazı durumlarda cerrahi yöntemle sperm alınıyor, bu ortadan kalkıyor. Laboratuvarda yumurta alımından dönlenmeye kadar geçen sürecin yeniden beklenmesi diye bir şey olmuyor. Hastaya transfer edeceğimizden daha fazla embriyo elde edildiğinde bunlar çöpe gitmek yerine hastaya bir şans daha yaratılıyor. Embriyo tranferi yapılacağı gün adayın bir sorunu çıkabilir, ateşlenebilir, işi çıkabilir. Erteleme halinde başa dönmeye gerek kalmıyor. Embriyo dondurularak uygun zamanda verilebiliyor. İkinci denemede aynı masraflar yapılmıyor. Taze embriyo ile elde edilen gebelik oranı yüksek. Bu yöntemde oran yüzde 10. Ama yine de bir şans demek.’’
Çiftin rızası şart
BU tür merkezleri disipline eden ve çalışacak hekimden hizmetliye kadar çeşitli kriterlerin şart koşulduğu yönetmeliğe göre; adaylardan fazla embriyo alınması durumunda, eşlerin ikisinin de rızası alınarak embriyolar dondurulup, saklanabiliyor. Embriyolar üç yılı geçmemek şartıyla, aynı adayda kullanılabiliyor. Bu süre sonunda veya eşlerden birinin ölümü veya eşlerin birlikte talebi veya boşanma halinde, bu süreden önce saklanan embriyolar hemen imha ediliyor. Saklama, kullanma ve imha bilgileri belirlenen sürelerde Sağlık Bakanlığı'na bildiriliyor.