Güncelleme Tarihi:
İZMİRLİ Aytül-Cüneyt Bayar çiftinin tek çocukları, Işıkkent Eğitim Kampüsü 10. sınıf öğrencisi İdil Bayar, sekiz yaşından beri gönül verdiği yelken sporunda çıtasını her geçen gün biraz daha yükseltiyor. Optimist ve lazer alanlarında başarısını kanıtladıktan sonra, daha büyük teknelere geçen Bayar, Sadun Boro’dan sonra tekneyle dünya turu yapan ikinci Türk olan Cumhur Gökova’nın ekibine katıldı. Yıllar sonra yeniden dünya turuna çıkan ünlü denizci Cumhur Gökova, İdil’i “Gökova” teknesinin en genç tayfası olarak Atlantik geçişine katılmaya ikna etti. İdil, World Cruising Club tarafından düzenlenen Uluslararası ARC 2010 yarışı çerçevesinde Gökova teknesiyle Atlantik geçişi yaparak “World of the Yacht Ocean” belgesi alacak ve “Atlantik’i geçen en genç Türk kızı” olacak.
8-9 kişilik bir ekip
Gökova mürettebatı, Kanarya Adaları’nın Las Palmas kentinden Karayip Denizi’nin güneyindeki Santa Lucia adasına 17-18 günde varabilirse, en hızlı ekip unvanına da hak kazanacak. Zorlu yarış için hazırlıklarını tamamlayan İdil Bayar, İzmir’den ayrılırken Doğan Haber Ajansı muhabiriyle heyecanını paylaştı. Bayar, “Gökova” teknesinde aralarında iki Rus’un da bulunduğu 8-9 kişilik bir mürettebatla Atlantik geçişi yapacağını söyledi. Daha önce Yunanistan’ın Rodos Adası’nda katıldığı bir yarışta “en genç kaptan” unvanı aldığını hatırlatan İdil Bayar, “Bu kez Atlantik’i geçen en genç Türk kızı olacağım.
17-18 gün sürecek
‘World of the Yacht Ocean’ belgesi alarak bunu da kesinleştireceğim. Gökova mürettebatı olarak Atlantik’i 17-18 günde geçerek, en hızı ekip unvanı almayı da çok istiyoruz. Hayallerimi gerçekleştireceğim için çok mutluyum” dedi. 21 Kasım’da Las Palmas’tan başlayacak ve Karayip Denizi’nin güneyindeki Santa Lucia Adası’nda sona erecek yarış için bazı çalışmalar yaptığını kaydeden İdil, özellikle koşu ve yoga ile yarışa hazırladığını söyledi.
GÜZEL ANILARI ARASINDA YER ALSIN
Kızlarının heyacanını başından beri destekleyerek paylaşan Aytül-Cüneyt Bayar çifti de, İdil’in başarıyla döneceğinden emin olduklarını söyledi. Ev hanımı olan anne Aytül Bayar (40), kızına güvendiğini ve gurur duyduğunu belirterek, “İki ayrı dalda başarı istiyorlar. İstemek yolun yarısıdır. Başarılı olacaklarına inanıyorum. Bütün bunların yanı sıra, bu deneyimin ileride anlatacağı güzel anıları arasında yeralmasını istiyorum” dedi.
HEM FİZİKEN HEM RUHEN ZOR BİR İŞ
Özel bir şirkette genel koordinatör olarak çalışan baba Cüneyt Bayar (45) da, İdil’in yapacağı işin ciddiyetinin farkında olduğunu söyledi. 11-12 metre uzunluğundaki yelkenli bir teknede 8-9 kişi 20 gün vakit geçireceklerini ve mürettebat olarak çalışacaklarını kaydeden baba Bayar, “Atlantik geçişi hem fiziken hem de ruhen zor bir iş. Sıcak bir sudan hatta sıcak bir banyodan bile mahrum kalarak, bu geçiş yapılacak. Ama biz kızımıza güveniyoruz ve başarıyla döneceğinden eminiz” dedi.
Deniz ve yelken benim bir parçam
Bu başarıya imza attıktan sonra gençleri yelkene kazandırmak için çaba göstereceğini anlatan İdil, “Yelken benim hayatımda her zaman olacak. Tabii eğitimimi de bırakmayacağım. Endüstri mühendisi olmak istiyorum. Ama deniz ve yelkenden kopamam. Genç isimleri bu spora kazandırabilirsem ne mutlu bana” diye konuştu.