Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2007 20:30
Gümüşhaneli mühendis Yüksel Odabaşı, Gökova’ya Doğu Karadeniz’in yayla evleri mimarisini taşıdı. Akyaka’ya üç yayla evi yaptıran ve "Gökova yıllardır tek tip ev modeliyle tanışmış. Artık tek tip demode oldu. Yapıda Bolşevik dönem kapandı" diyen Odabaşı ile söyleştik.
Gökova’ya Karadeniz yapılarını taşımak nereden aklınıza geldi?- Elbette Gökova’yı Türkiye’ye ve dünyaya tanıtan Ağahan ödüllü Nail Çakırhan’a saygımız var. Kendisi mimar olmamasına karşın Gökova’ya uygun ev modeli yaratmış. Ancak dünya hızlı bir değişimde. Yaşam biçimi, yaşamsal etkiler değişiyor. Tıpkı insan yaşamı gibi ev modeli de değişiyor. Artık inşaatta Bolşevik anlayış tarihe karıştı. Tek tip ev modeli demode oldu. Yenileşmek ve değişmek gerek. Hayatın her alanında olduğu gibi. Gökova Körfezi’ne ben ve ekibim yeni bir mimari taşıdık. Gümüşhane ve Rize’nin yayla evlerini Gökova ile tanıştırdık. Üç yayla evi yaptırdım. Bütün özellikleri Türk insanının evinde daha rahat yaşamasını, mutlu olmasını sağlayacak model oldu. Doğa ve çevreyle barışık, zarar vermeyen adeta Gökova Körfezi’yle bütünleşen bir mimari oldu. İnsanlar gibi, artık konutlar da değişmek zorunda. Çarpık kentleşme ve yoğun iş yaşamının ardında evinde rahat etmek isteyen bir insan tipi gelişiyor. Lüks otellerin şatafatlı yaşamlarından yorulan bir nesil geliyor. Ailenin bütün bireylerini barındıracak, gelinleri ve damatları ile torunlarının birlikte yaşamalarını sağlayacak, Türk aile yapısıyla barışık ekonomik bir modeli oluyor.
Makine mühendisiá 1960’da Gümüşhane’de dünyaya gelen Yüksel Odabaşı, ilk, orta ve lise eğitimini babasının görevleri nedeniyle Aydın’da tamamladı. Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Fakültesi’ni bitirdi. Odabaşı, evli ve iki çocuk babası.
YAŞAMI KOLAYLAŞTIRMAK GEREKİnşaat sektörünü nasıl görüyorsunuz?- Türkiye’de ekonomi, banka ve borsa arasına sıkıştı. Konut, adeta sadece devlet eliyle yapılabilir bir konuma geldi. Türkiye’de parası olan yatırım yapmıyor, banka ve borsa arasında tur atıyor. Türkiye yabancı yatırımcının cenneti haline geldi. Ancak silkinmek ve hareketlenmek gerekiyor. Artık bundan böyle bireysel ve toplu konut üretme dönemi geliyor. Türk aile yapısının geleneksel düzenine uygun örf ve adetlerimizi yansıtan konutlar üretmeliyiz. Biz bir aile olarak geleneksel Doğu Karadeniz yayla evlerini Gökova’ya taşıdık. Elbette bu biraz zor oldu. Çünkü Gökova yıllardan bu yana aynı tip konutlarla örtüşmüş. Ama tek tip ev modelinden uzaklaşmak lazım. Daha doğrusu ev içinde aile bireylerinin daha kolay ve ekonomik yaşamalarını sağlamak gerek. Karadeniz’in yayla evleri tamamen ailenin bütünleşmesini, birleşmesini ve ekonomik giderlerini ortak paylaşmaktan geçer. Biz bu yeni ama geleneksel evleri şimdi Muğla sahillerine taşıdık.