Göçmen kaçakçılarına kefaletle tahliye

İzmir Emniyeti Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti Büro Amirliği ekipleri, bir süre önce Buca, Balçova, Menemen, Çeşme, Aliağa ilçeleri ile Muğla’nın Bodrum İlçesi’nde 6 ayrı operasyon düzenledi. Operasyon kapsamında, 192 yabancı uyruklu kaçak ile organizatör olduğu ileri sürülen 22 şüpheli gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden 14’ü tutuklandı, diğerleri ise serbest bırakıldı. İlk operasyonda çökertilen şebeke ile bağlantılı bazı kişilerin izine ulaşan polis, savcının talimatıyla soruşturmayı derinleştirdi. Şüphelilerin adreslerini belirleyen polis, geçen yıl nisan ayında ikinci operasyon için harekete geçti. Bu operasyonda ise Suriye uyruklu 13, Türk vatandaşı 5 kişi gözaltına alındı. Zanlıların yakalandıkları adreslerde yapılan aramalarda 7 bin 55 TL, 270 Euro, 538 Dolar, mültecilerin kullandığı malzemeler üzerinde Arapça kişi adları ve para miktarı yazılı olan 19 fiş koçanı, yine benzer bilgilerin bulunduğu bir ajanda ele geçirildi. İnsan tacirleri ile bağlantıya geçip umuda yolculuk yapmak isteyenlerin, ’Emanet kasa’ diye bilinen kişilere yönlendirildikleri, tüm paralarını bu kişilere teslim ettikten sonra aldıkları şifreleri insan tacirlerine verdikleri, ardından da yasa dışı yollarla yurt dışına çıkmak için girişimlerde bulundukları bildirildi. Adliyeye sevk edilen 18 kişiden 5’i serbest bırakılırken, 13 kişi tutuklandı. Dava aşamasında 6 kişi tahliye oldu.

İzmir 38’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde ’Göçmen kaçakçılığı’ suçundan 18 ile 48’er yıl hapis cezası istemiyle açılan davada tutuklu yargılanan şebekenin lideri Suriye uyruklu Ahmad A., Muhammet Al M., Fahhed W., Abdurrahman A., Abdullah H., Muhammed A., ile tutuksuz sanıklar Ekrem Y., Murat İ., Bekir İ ve İsmail Y., ile avukatlar Atilla Akın, Tolga Turgut, Kurtuluş Kanata, Ayşe Ayaz, Özgül Öztürk, Songül Ertaş, Hüsnü Yıldırım, Tuğçe Paközlü, Seda Güler ve Filiz Tuğçe Ayrancı katıldı. Arapça bilen tercüman eşliğinde ifade veren sanık Ahmad A., "Affınıza ve adaletinize sığınıyorum, savaştan kaçtık ama daha kötü duruma düştük" dedi.

Muhammed A., ise "Suriye’de kalsam bir bombayla ölürdüm. Burada her gün ölüyorum. Dil bilmiyorum. Ziyaretçim yok. Ailemle ilgili hiçbir bilgim yok. Tahliyeme karar verilsin" dedi. Diğer sanıklar da aynı yönde ifade verdi. Sanık Ahmad A.’nın, avukatı Atilla Akın, "Polisin yaptığı bir operasyonda bu insanlar toplanmıştır. Bu aşamada tutukluluktan beklenen fayda sağlanmıştır. Ailesi zor durumdadır. Tahliye olsalar bile daha kötü koşullardaki misafirhaneye gönderilecekler. Tahliye ile sadece aileleri ile görüşme imkanı doğacaktır. Tahliyesini talep ediyorum" dedi.

Şebekenin lideri Ahmad A.’nın, yeğeni Abdurrahman A.’nın, avukatı Kurtuluş Kanat ise "Müvekkilin bu dosyada farklı durumu vardır. Samimi ikrarı ile dosyanın aydınlanmasını sağlamıştır. Sadece amcasının talimatı ile bazı kişileri götürüp getirmiştir. Beraat etme ihtimali vardır. Uzun zamandır tutukludur, tahliyesini istiyorum" dedi.

Diğer tutuklu sanıkların avukatları tahliye talebinde bulundu. Hakim Atilla Özemre, tutuklu 7 sanıktan Ahmed A.’yı, 200 bin, Fahhed W.’yi, 100 bin, diğer 4 sanığın da 50’şer bin kefaletle tahliyelerine karar verip yurt dışına çıkış yasağı koydu. Hakim Özemre, yeniden cezaevine gönderilen sanıkların tahliye işlemi için 30 gün içinde paraları yatırmaları gerektiğine karar verip, duruşmayı şubat ayına erteledi.