Güncelleme Tarihi:
GAZİEMİR Belediyesi'nin düzenlediği etkinlikle Balkanlar'da yaşamını yitirmiş ve asimilasyona uğramış Türkler, Sarnıç girişindeki Göç Anıtı'ndaki törenle anıldı. Etkinliğe katılanlarla birlikte anıta karanfil koyan ve göçmenlere uygulanan asimilasyonu kınayan Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol, “Göçmenler bu ülkenin harcı, çimentosudur” dedi.
Aralık 1984'te Balkanlar'da yaşayan Türklere yönelik başlayan asimilasyonda hayatını kaybedenler Gaziemir Belediyesi'nin düzenlediği etkinlikle anıldı. Sarnıç girişine Belediye tarafından yapılan Göç Anıtı'ndaki törende, çelenk ve karanfil bırakılarak, asimilasyon ve baskılarla Balkanlarda yaşamını yitiren Türkler anıldı. Anma etkinliğine CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ceyhan Kayhan, Gaziemir İlçe Başkanı Umut Tekin, Bulgaristan Hak ve Özgürlükler Partisi Milletvekili Erdinç Hayrullah, İzmir Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Hamdi Kanlıoğlu, Balkan Rumeli Göçmenleri Konfederasyonu Başkan Yardımcısı ve Ege Rumeli Dernekleri Federasyonu Başkanı Süleymen Pehlivanoğlu, Balkan Türkleri Göçmen ve Mülteci Dernekleri Federasyonu Başkanı Yüksel Özkan ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Kendi atalarının da 1912 Balkan Savaşları sonrasında anavatana göç ettiğini hatırlatan ve göçün nasıl acı bir olay olduğunu iyi bildiğini ifade eden Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol, şunları söyledi: “Biz Türklerin tarih boyunca göçlerle ilgili yaşanmış büyük acıları vardır. Balkanlardan yapılan göçler yakın tarihimizin en fazla kan ve gözyaşının döküldüğü, en büyük acıların yaşandığı göçlerdir. 1984 yılının Aralık ayında başlayan bu utanç verici asimilasyon çalışmalarını haklı gösterme çabasında olan bazı girişim, sözler ve eylemleri tasnif etmek mümkün değildir. Bulgaristan da yaşayan Türk kardeşlerimizin gerçekte Bulgar oldukları, Türk olmadıkları şeklindeki yalanlara hiç kimse inanmaz, inanamaz! Dünyada tarih bilimiyle uğraşan bütün bilim adamları, hem fikirlerdir ki Bulgaristan'da yaşayan Türk azınlığın mensupları Osmanlılar döneminde balkanlara yerleştirilen Türklerdir. Dünyanın özgürlük ve demokrasi yolunda hızla ilerlediği bir dönemde, Bulgaristan Türklerine, yapılan insanlık dışı baskı ve zulüm, zorunlu göç sırasında yaşanan insanlık dışı muamele, şüphesiz tarihe bir utanç belgesi olarak geçecektir. Asimilasyon politikalarını ve baskı girişimlerini bir defa daha şiddetle kınıyor, bu baskılar esnasında şehit düşen bütün soydaşlarımızı rahmetle anıyorum.”