Gediz için son tango

Güncelleme Tarihi:

Gediz için son tango
Oluşturulma Tarihi: Kasım 14, 2008 00:00

Manisa’da Gediz Havzası Eylem Planı’nın tartışıldığı toplantıda, sanayiciler de kirlilik konusunda uyarıldı. 11 arıtma tesisinin 60 milyon YTL maliyetinin üçte birini bakanlık karşılayacak, sanayicilerin de önlem almaları sağlanacak.

KÜTAHYA, Uşak, Manisa ve İzmir illeri sınırları içindeki 17 ilçe, 32 belde ve 74 köyden geçen Gediz Nehri’nin evsel ve sanayi atıkları ile kirletilmesine çözüm bulmak amacıyla Manisa Belediyesi Lale Salonu’nda Gediz Havzası Eylem Planı Değerlendirme Toplantısı yapıldı. Manisa Valiliği’nin evsahipliğindeki toplantıya Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Yönetim Genel Müdürü Lütfü Akçay da katıldı. Akçay, Gediz Havzası Eylem Planı çerçevesinde belediyelerin yapması gereken 11 atık su arıtma tesisinin acilen hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti. Akçay, "Gediz Havzası Eylem Planı kapsamında önceki aylarda yapılan toplantılar sonrası acil olarak yapılması gereken atık su arıtma tesislerinin yerleri belirlendi. Halen iki atık su arıtma tesisinin yapımı sürüyor. Manisa merkezdeki 9 atık su arıtma tesisi için toplam maliyet yaklaşık 60 milyon YTL. Bu maliyetin yaklaşık üçte biri bakanlık tarafından karşılanacak. Atık su arıtma tesisi kurulması düşünülen kentlerin idarecileri, sürenin 13 Mayıs 2009’da sona ereceğini unutmamalı. Belediye başkanları bakanlıktaki ilgili birimle temasa geçtikleri takdirde izleyecekleri eylem planı anlatılacak" dedi.

Sanayiciye görev

Sanayicilerin Gediz’i kirletmemek için artık önlem alması gerektiğini savunan Akçay, "Sanayiciler, bindiği dalı kesmemeli. Bu çevre hepimizin. Atık su arıtma tesisi artık yatırım olarak değil, zaruri olarak görülmeli. Bir çevrenin korunması tek faktör değildir, bir bütün olarak ele almalı ve çözüme gitmeliyiz. Bilinç, eğitim, projelendirme, akılcı yatırım, enerjinin optimum kullanılması ve arıtmanın sürekli çalışmasını sağlamak gerekiyor. Belediyelerde olduğu gibi sanayide de arıtma tesisi fabrikanın bir parçası olarak algılanmalıdır. Fabrika yapayım arıtmayı sonra yaparım anlayışının bir mazereti olamaz. Sanayide gelişirken çevreye karşı yükümlülüklerimizi de yerine getirmemiz lazım. Bu noktada bize düşen görev denetim, içinde bulunduğumuz şartlarda denetimin en iyisini yapmalıyız, toplumu bu konuda aydınlatmalıyız. Tarımsal kirlenmeyi de göz ardı etmemeliyiz. Tarımsal çalışmalarda mevzuat yetersiz kalıyor" diye konuştu.

Elektrik çalışması

Dünya da kirlilik konusunda, "Kirliliği kirletene temizleteceksin" diye bir kural olduğuna dikkati çeken Akçay, bunun 2009 yılından itibaren Türkiye’de de uygulanacağını da vurguladı. Akçay, önümüzdeki yıl, arıtma tesislerinin kullandığı elektrik faturasının yarısının bakanlıkça karşılanmasını sağlayacak bir proje üzerinde çalışıldığını da ifade etti.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!