Güncelleme Tarihi:
Ancak eşinin boşanmasına rağmen V.A., Serpil Erfındık’ı rahatsız etmeye devam etti. Bunun üzerine eski kocasına karşı koruma kararı aldıran Erfındık, evinin bulunduğu bölgede jandarma, Tınaztepe yerleşkesindeki okulunda ise polis ya da özel güvenlik görevlilerince korundu.
Korumanın bittiği gün
Eşini sürekli rahatsız eden V.A., koruma kararının bittiği gün, 2 yaşındaki oğlu E.B.A.’yı görmek için Serpil Erfındık’ın evine gitti. Erfındık da annesi Tülay Aksakal’ı arayıp, eski eşinin oğlunu görmeye geldiğini ve ne yapması gerektiğini sordu. Aksakal, oğlunu görmesine izin vermesini söyleyince Erfındık eski kocasını eve aldı. V.A., Erfındık’la tekrar tartışmaya başladı, sonra da oğlunun gözleri önünde, 6 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Koca V.A. daha sonra yanına oğlunu alarak kayıplara karıştı. Aradan bir süre geçtikten sonra, kızının telefonlarına cevap vermemesi üzerine yakınlarıyla eve giden anne Tülay Aksakal, korkunç manzarayla karşılaştı.
Para için dövüyordu
Erfındık’ın, tekrar koruma kararı aldırmak ve eşinden kalan yüklü miktardaki borçları ödememek için geçen cuma günü, İzmir Barosu Kadın Hakları Danışma Merkezi’ne başvurduğu öğrenildi. Anne Talay Aksakal, “Kızımın peşini bırakmadı. Onun parasını yemek istedi. Vermeyince de sürekli dövdü. Şimdi de onu öldürdü. Kızıma bırak mesleğini, yanıma gel dedim ama yapmadı” dedi.
Oğlunu babasının evine bıraktığı belirlenen katil zalısı V.A.’nın yakalanması için soruşturmanın devam ettiği bildirildi.
‘Savcılıktan kovuldu’ iddiası
Banu ŞEN / HÜRRİYET
CİNAYETİN ardından korkunç bir iddia ortaya çıktı. Serpil Erfındık’ın bitmek üzere olan koruma kararını uzatmak için geçen cuma günü İzmir Barosu Kadın Hakları Danışma Merkezi’ne başvurduğu öğrenildi. Burada gerekli tüm dilekçeleri hazırlanan Erfındık’ın savcılığa gittiğinde kovulduğu öne sürüldü. İzmir Barosu Kadın Hakları Danışma ve Hukuk Araştırmaları Merkezi Koordinatörü Ayşegül Altınbaş, Serpil Erfındık’ın ailesine bu durumu bildirdiğini anlattı. Altınbaş, bugün konuyla ilgili kolluk güçleri, hakim ve savcı hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi, şöyle dedi: “Yasa çıkarıldı ancak bu kararlar defi bela der gibi... ‘Bir karar verelim de vermedi denmesin’ diye düşünülüyor. Aile mahkemeleri çok yoğun. Kadınlar gittiklerinde başlarından savılıyor. Serpil Hanım da buradan evraklarını alıp savcılığa gitmiş. Ve ailesine, savcının kendisini ilgilenmeden iş yoğunluğu nedeniyle azarlayarak gönderdiğini söylemiş. Kısa koruma kararları da koruma kararı değil aslında. 15 hatta 8 günlük verilen koruma kararla
rı var. Zaten evrak tebliğleri 1.5 ay sürüyor. Kadın korunamadan karar ortadan kalkıyor. Zaten koruma denilen şey de söylendiği gibi değil. Sadece acil durumda arayacağı bir cep telefonu numarası veriliyor, bu da koruma zannediliyor. Koca İzmir’de sadece 6 personel var. Tüm Türkiye’de böyle. Bunu defalarca anlatmaya çalıştık, bakanlığa gittik. ‘Felaket geliyor’ dedik. Çok korkunç bir durum. Neresinden tutsak elimizde kalıyor.”
Üniversiteden tepki
Acı olayın ardından Dokuz Eylül Üniversitesi’nden, kadına yönelik şiddetin son bulması için yasal düzenlemelerin yapılmasını isteyen açıklama geldi. Rektör Prof. Dr. Mehmet Füzün, acının kendi evlerine de düştüğünü belirterek, şiddete karşı tedbirlerin alınması çağrısı yaptı.
Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abbas Türnüklü de, “Şiddet, iki dil bilen, akademik araştırmalar yapan bir kadını da buluyor. Biz arkadaşımızı kaybettik. Bu şiddet sarmalının son bulması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz” dedi.
Şiddet bu kez bizi buldu
Dokuz Eylül Üniversitesi Kadın Hakları ve Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (DEKAUM) Müdürü Prof. Dr. Tülay Özüerman ise, şuhları söyledi:
“Toplumun dikkatini çekmek için gösterdiğimiz çabaların yeterli olmadığını, konunun sosyal, ekonomik, hukuki ve özellikle de kültürel boyutu olduğunu vurguluyorduk. Bu kez şiddet bizi de vurdu. Devletten koruma isteyip korunamamış olduğunu, korunma talebinde bulunduğunda korunmayı gerektirecek durum istendiğini öğrendik. Bu vahim hata daha kaç Serpil’i aramızdan alıp götürecek. Adeta bir cinsiyet kıyımı yaşanıyor. Toplumsal duyarlılığın, biran önce devletin tüm katmanlarında ciddiyetle ele alınmasını, tüm kurumların işbirliği ile kadınla erkek arasında giderek derinleşen eşitsizliğin kapatılması için siyasal görüşü ne olursa olsun, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini acilen talep ediyoruz.”
Gidip tehdit etmiş
Katil zanlısı V.A.’nın, birkaç kez üniversiteye de gidip Serpil Erfındık’ı tendit ettiği, bu nedenle yakın koruma kararı aldırmak istediği, ancak bunun kabul edilmeyip, çağırmalı koruma verildiği öğrenildi. İzmir 16’ıncı Aile Mahkemesi’nin, Serpil Erfındık için verdiği koruma kararının, 15 Aralık’ta sona erdiği öğrenildi. Bu arada, İzmir Barosu Kadın hakları Danışma Merkezi’nin, savcılığa yeniden suç duyurusunda bulunduğu, tekrar koruma alınması yönündeki işlemlerin de bugün başlayacağı ortaya çıktı.