En heyecanlı seçim İzmir’de yaşanacak

Metropoll Araştırma Şirketi’nin kurucusu Prof. Dr. Özer Sencar ile siyaset bilimci ve Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tanju Tosun, Hürriyet EGE için partilerin aday tercihi analizini yaptı.

Ekonomi çarpışacak
Prof. Sencar, İzmir’in seçimin en önemli noktalarından biri haline geldiğini söyledi, “Hem AK Parti, hem CHP, hem de HDP açısından böyle” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önseçime girip üyelerinden çok yüksek oranda oy aldığını hatırlatan Prof. Özer Sencar, “Bu çok önemli bir olay. Kılıçdaroğlu için de liderlik yolunda çok önemli bir adım. CHP ayrıca ekonomi bürokrasisinin en önemli ismini, Selin Sayek Böke’yi İzmir’e taşıyor. Buna bir de Maliye eski Bakanı Zekeriya Temizel’i ekleyebiliriz. AK Parti açısından bakarsak, yine ekonomi açısından çok önemli bir isim, Ali Babacan’ın yerine hazırlanan halefi Borsa İstanbul’un eski Başkanı İbrahim Turhan ve Bakan Veysel Eroğlu’nun adaylıkları söz konusu. Turhan, AK Parti’nin ekonominin başına gelecek en önemli kişisi. AK Parti önemli bir ismini İzmir’e aday gösterdi. Bence İzmir’de seçim genel AK Parti-CHP karşıtlığından farklı olarak, ekonomi bürokratlarının karşılaşacağı platforma dönüşecek. Bir önemli olay da HDP, Kürt olmayan, Türk bir solcuyu (Ertuğrul Kürkçü) aday gösterdi. Çok akıllıca bir tercih. Sol ve Türk kökenli adaylara hitap etmesi bakımından önemli. MHP açısından ise çok önemli bir şey görünmüyor. Her zaman gördüğümüz aktörlerle seçime girecek. AK Parti, CHP ve HDP’nin karşısına sürpriz bir isimle çıkmadıklarını görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

AK PARTİ ULUSAL, CHP SOSYAL, HDP SOL, MHP İDDİASIZ DÜŞÜNMÜŞ

“AK Parti bir yandan vizyoner adayları öne çıkarmış, ulusal ölçekli bakmış” diyen Prof. Tosun ise, şunları kaydetti: “AK Parti, 2002’den 2011’e kadar ulusal gitmeye çalıştı. Sonrasında teşkilata ağırlık verdi. Şimdi de tekrar ulusal ölçekli ve teknokrat kimlikli adaylara döndü. Stratejik belirlemeler ve nokta atışlar yaptığını görüyoruz. Son hamleyle listeye giren ve göçmen oylarda etkili olabilecek Buca eski Belediye Başkanı Cemil Şeboy’un adaylığı gibi... CHP’nin adaylarını iyi takip edip, gard alıp, strateji belirlemiş. ‘Ne kaparsak kar’ diye düşünüp oyu güçlendirecek isimler saptamış.

CHP eski PM Üyesi Savcı Sayan örneği gibi... CHP ise ciddi anlamda yaptığı önseçimle yereli karşılıyor. Bu kez, ‘Merkezden dilediğimizi aday olarak koyabiliriz’ diye düşünülmüş. Selin Sayek Böke dışında AK Parti’nin gösterdiği gibi aday yok. CHP hep sosyali düşünmüş. Fizik, kimyayla pek derdi yok. Etnik kimliklerle denge kurmaya çalışmış. Adaylara saygı gösteriyoruz ama teknokrat kimliği öne çıkan kadınlar olsaydı seçim açısından daha itibarlı olabilirdi. Sınıfsal temeli dayalı adaylar yok. İş dünyası temsilcisi olmaması gibi... CHP önseçim yapmasının rahatlığıyla İzmir adaylarını belirlerken biraz rehavete kapılmış gibi görünüyor. Önseçim tabanın taleplerini yansıtıyor ama genel merkez rahat düşünmüş. CHP, eski Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır’la göçmen oyları dengeleyecek ancak Roman aday Özcan Purçu’nun yanına bir Balkan göçmeni ve teknokrat koyarak daha güçlü etki yaratabilirdi. HDP’nin de özgürlükçü sol seçmenle bir şekilde uzlaşmaya çalıştığını Ertuğrul Kürkçü’yü aday göstermesiyle görüyoruz. Adaylar açısından ‘Türkiye Partisi olmaya çalışıyor’ diyebiliriz. MHP’ye baktığımızda, listeyi yenilerken İzmir’de iddiasını biraz kaybediyor gibi. İkinci sıradaki adayları bile çok fazla zorlamıyor. Sanki burayı çok fazla dert etmemiş.”