Güncelleme Tarihi:
DENİZLİ’de Müftü Ahmet Hulusi İlköğretim Okulu 3’ncü sınıf öğrencisi Reyhan Dilara Selek (9), Kayalık Mahallesi’ndeki evlerinde fenalaştı. Baba Ahmet ve anne Ayşegül Selek, kızları Reyhan Dilara’yı yüksek ateş ve kusma şikayetiyle Devlet Hastanesi’ne götürdü. İddiya göre, Çocuk Nörolojisi Uzmanı Doç. Dr. Akgün Ölmez, muayene ettiği küçük kıza sinüzit teşhisi koydu ve ilaç yazıp eve gönderdi.
Ancak, talihsiz kız, beş gün sonra tekrar fenalaştı. Bu defa Reyhan Dilara’ya sünizite bağlı viral enfasilit (Beyin iltihabı) ve status epileptukus (Hastanın bilincine kavuşmasına fırsat tanımadan birbiri ardına zincirleme epilepsi (sara) nöbetlerinin ortaya çıkması) tanısı konularak hastaneye yatırıldı. Yoğun bakımda 3 gün tedavi edilen küçük kızın, durumu doktorların müdahalelerine rağmen ağırlaştı. Doktorlar, kızlarının yaşama şansının az olduğunu ailesine bildirdi.
Tek çocuğunun ölümle pençeleştiğinin öğrenen baba Ahmet Selek, bunalıma girip hastane bahçesinde başına dayadığı tabancayla canına kıymak istedi. İl Emniyet Müdürü Atilla Çınar, 1.5 saat süren çaba sonucunda Selek’i ikna ederek, elindeki tabancayı bırakmasını sağladı. Aynı saatlerde doktorlar Dilara’nın İzmir Ege Üniversitesi’ne sevkine karar verdi. Ancak, ambulansla yola çıkan küçük kız, Aydın-İzmir Otobanı girişine gelindiğinde, son nefesini verdi. İki saat sonra, gözünden bile sakındığı tek evladının ölüm haberini alan Ahmet Selek, kahroldu. Acılı baba, doktorlar kızının öleceğini söylediğinde dünyanın başına yıkıldığını belirtti.
Selek, “Kızım için uyumadan hastanede bekledim. AKP’li Belediye Başkanı Nihat Zeybekci görüştüm. Kendisi, Sağlık Bakanlığı’yla görüşüp ambulans helikopter istedi. Ancak, ambulans helikopter gelmeden biricik kızım Reyhan Dilara’nın durumu daha da kötüleşti. Doktorlar, yaşamı umudunun az olduğunu söyleyince, deliye döndüm. Hastane bahçesine çıkıp, tabancamı şakağıma dayadım. Bir kaç kez içimden tetiğe dokunmak geçti. Eşim yanıma geldi. Çok üzgündü” dedi.
Başına silah dayayıp ölmek istedi
Baba Ahmet Selek, bunalıma girip hastane bahçesinde başına dayadığı tabancayla canına kıymak istemişti. Selek, kızının tabutuna sarılarak,”Sana sahip çıkamadım kızım. Şaka yapıyorum de ne olur gel” diye ağladı.
Doktor ihmali iddiası
? Doktormarın kızının sinüzite bağlı ender rastlanan bir virüs nedeniyle öldüğünün kendilerini tatmin etmediğini de belirten baba Selek, “Eğer kızımı ilk hastaneye götürdüğümde doğru dürüst teşhis konulsaydı, belki şimdi yaşıyor olacaktı. O’nun ölümünde doktor ihmali olduğunu düşünüyorum. Böyle kader olamaz. Gözüne toz kaçmasından korktuğum kızımın öleceği aklımın ucundan bile geçmezdi. Doğduğu 3 Temmuz 2001 tarihi bayramımızdı, ölümüne ise lanet ediyoruz” dedi.
Çok sempatik ve güler yüzlüydü
Geçen Perşembe günü Denizli Asri Mezarlığı’ndan son yolculuğuna uğurladığı kızının en büyük hayalinin doktor olmak olduğunuda anlatan Selek, şunları söyledi: “Reyhan Dilara, sempatik, sosyal yönü güçlü olduğu için çevresinde çok sevilen bir çocuktu. Okumayı çok severdi. Sürekli benden kendisine kitap almamı isterdi. Derslerinde de başarılı bir öğrenciydi. Üçüncü sınıfa geçmişti. Tek hayali doktor olmaktı. Bu isteğine ulaşması için kendisini en iyi şekilde yetiştirmek için elimizden ne geliyorsa yaptık.”