Ege mutfağı için Avrupa’dan geliyorlar

Güncelleme Tarihi:

Ege mutfağı için Avrupa’dan geliyorlar
Oluşturulma Tarihi: Şubat 05, 2013 00:00

Avrupalı turist, Girit yemeklerini öğrenmek için kilometrelerce uzağındaki Çeşme’ye geliyor, İzmirli girişimci Selin Solmazer’in yemek kurslarına katılıyor.

Haberin Devamı

İZMİRLİ Selin Solmazer, girişimcilikte sınır tanımıyor. Sigortacılık sektöründe çalıştığı dönemde kendi işini kurmak için yola çıkan ve şaraplık üzüme yönelen Solmazer, girişimcilik öyküsüne yeni bir halka ekledi. Solmazer, Çeşme Ovacık’taki evinde kurslar düzenliyor, Girit yemeklerini öğretiyor. Eğitimlerine hem Türkiye’den hem de Avrupa’dan katılımcılar büyük ilgi gösteriyor.

Çocukluğu Cunda Adası’nda zeytin ağaçlarının altında koşarak, yazın en taze balıklarını, Ege’nin bereketli ve birbirinden şifalı otlarını değişik usullerde pişirip yiyerek büyüyen Solmazer, öyküsünü şöyle anlattı: “Babamın rahatsızlanması üzerine, hayatı ve hayatımı sorgulamaya başladım. Aslında hayalini kurduğum hayatın 08.00-18.00 arasında hiç durmadan çalışarak, insanlara faydalı olmak adına kendimi yıpratarak ve aileme daha az kaliteli zaman ayırarak olamayacağını fark ettim. Babamın durumu beni şehirden, kargaşadan, insan kirliliğinden ve iş hayatının stresinden uzaklaşmaya, kendime yeni bir geçim kaynağı yaratmaya ve bunu zeytine, zeytinyağına ve sonrasında globalleşmenin neticesi ile şaraplık üzüm bağına yöneltti. Öyküme yeni halka ekledim. Girit yemekleri kursu vermeye başladım.”

Haberin Devamı

Restoran yerine kurs
Babasının Giritli, annesinin Boşnak olması nedeniyle mutfak konusunda oldukça şanslı ve meraklı bir karışım olduğunu ifade eden Solmazer, gittiği seyahatler, internet ve değişik kitaplardan faydalanarak aile yeteneğini geliştirerek bir üst sıraya taşıdığını söyledi. Yemek yapmanın kendisi için bir aşk olduğunu kaydeden Solmazer, “Çevremde birçok insan restoran açmamı söylerken, ben şimdilik yemek kursları düzenlemeyi seçtim. Alura Butik Otel’in sahibi yakın arkadaşım İpek Kalaycıoğlu, Alaçatı’ya gelen yabancı konuklarına yönelik Ege lezzetlerini öğretmem konusunda ricada bulundu. Ben de bundan yola çıkarak yemek kursu vermeye başladım. Çeşme Ovacık’taki bağ evimde, kendi yetiştirdiğim veya çevremdeki köylü komşularımın ürettiği taze sebzeleri, tarladan sofraya mantığıyla lezzet şölenine çeviriyorum. Çok da ilgi görüyoruz. Ayrıca, bu yaz Fransa’da çok önemli bir turizm dergisinde röportajımızın çıkması ve övgüyle bahsedilmesi tanıtım açısından gururumuzu okşadı” diye konuştu.

Haberin Devamı

Ege mutfağı için Avrupa’dan geliyorlar

MODA YERİNE DÜNYA MUTFAKLARI

Günümüzde birçok kadının parasını önce modaya, sonra da mücevhere ayırdığını söyleyen Selin Solmazer, sözlerine şöyle devam etti: “Ben ise paramı kendimi geliştirmeye, yurtdışı seyahatlerine harcıyorum. Dünyadaki kültür çeşitliliğinin aslında ne kadar benzer olduğunu ve yalnızca coğrafi özelliklerin yemek kültüründe kullanılan malzemeleri farklılaştırdığını görüyorum. Bize kalansa bunları keşfedip öğrenmek. Bu bir puzzle’ı tamamlamak kadar keyifli uğraş. Tayland’da da tavuk yapılıyor ama içine esmer toz şeker, zencefil rendesi ve biraz fıstık ezmeli sos koyunca bambaşka lezzete dönüşebiliyor. Veya tapas İspanya mutfağında çok çeşitli, lezzetli ve uygun fiyatlı bir atıştırmalık. Ama Çin’de de çok yaygın. Sadece Çin’de ismi Dim Sum, yani ‘kalbe değen’, ‘kalbine göre ısmarla’ anlamına geliyor.”

Haberin Devamı

KUZU ETLİ ŞEVKET-İ BOSTAN

Kursların 5-6 saatlik süreyi kapsadığını anlatan Selin Solmazer, “Bu sürede yemek yapmanın yanı sıra ayıklama ve servis konusunda da bilgiler veriyorum. Sonrada birlikte bu yemekleri keyifli sohbetler eşliğinde tüketiyoruz. Şu ana kadar yaptığımız yemekler arasında kuzu etli şevket-i bostan, peynirli Girit kabağı, otlu ve peynirli börek, kuzu etli enginar, enginarlı pilav, turp otu salatası ve fırında kuzu tandır yer alıyor. Konuklarımızın en çok sevdiği ve değişik gelen ise kuzu etli şevket-i bostan oldu” dedi.


Ege mutfağı için Avrupa’dan geliyorlar

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!