Güncelleme Tarihi:
Modern dansın büyüsü
Ekip, Atatürk Stadı'ndaki Hakemler Lokali ve koridorlarda prova yapıyor. İzmir, Ankara, Aydın, Burdur, Almanya ve Yunanistan'ın Sakız Adası'nda da gösteri sunan dans grubu, geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyor.
İzmirli Zeynep Tokat'ın oluşturduğu Şimal Modern Dans Grubu, bedensel engelli dansçıların öncüsü. Ve grup üyeleri, bedensel özrün dans etmeye engel olmadığını kanıtlıyor.
İzmirli Zeynep Tokat'ın oluşturduğu Şimal Modern Dans Grubu, bedensel engelli dansçıların öncüsü. Ve grup üyeleri, bedensel özrün dans etmeye engel olmadığını kanıtlıyor.
KULAĞA gelen ufak bir ezgi bile yeter insanı dansla buluşturmaya. Amatör ya da profesyonel, genç ya da yaşlı herkes adımlarını müziğin ritmine uydurmuş, ayaklarını, ellerini bir o yana bir bu yana sallayıp dans etmiştir mutlaka. Ama bu dans başka dans.
ARTIK tekerlekli sandalyeler süzülüyor sahnede ve eller alıyor ayakların yerini. İzmirli Zeynep Tokat'ın oluşturduğu Şimal Modern Dans Grubu, bedensel engelli dansçıların öncüsü. Ve grup üyeleri, bedensel özrün dansetmeye engel olmadığını kanıtlıyor.
HİKAYE, Tokat'ın 12 yaşında geçirdiği trafik kazasında sol bacağını kaybetmesiyle başlıyor. Tokat, bir anda protez bacakla tanışıyor ve engellilerin gözüyle sorgulamaya başlıyor hayatı. Almanya'da aldığı modern dans eğitimini 19 yaşında kurduğu Şimal Dans Grubu üyeleriyle paylaşıyor. Zeynep şimdi 25 yaşında ve Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü öğrencisi. O, Türkiye'nin tek, dünyanın ise en genç engelli modern dans grubunu yönetiyor.
Önemli olan hissetmek
DOĞAÇLAMAYI ön plana çıkaran grup üyeleri, danslarını yaşamla bütünleştiriyor. ‘‘Dansımızda belki hepimiz hareketlerin aynısını yapamıyoruz. Ama yaşam da böyle değil mi? Yaşamda da herkes aynı değil. Biz de yaşamı yansıtıyoruz dansımızda. Dansçının fiziksel normlarının olması gerektiğine inanmıyoruz. Dans ederken mekan, beden ve zamanın dışında bütün duyarlılıkların insanı beslediği yerde oluyoruz. Dış dünyadan bütünüyle kopuyor, kendi kendimizle kalıyoruz. Dans bitince ise hayata yeniden merhaba diyoruz’’ sözleriyle sanatlarını tanımlayan Şimal Dans Grubu, dansın sınır tanımadığını yansıtmak istediklerinin altını çiziyor. Temelde hissetmek yatıyor.
ÇALIŞMALARA meditasyon ve kontakt dans adını verdikleri yöntemle küçük parmaklarıyla başlıyor ekip. Çalışmalar ilerledikçe eller, kollar, beden ve bacaklar devreye giriyor. Tüm vücudu kullanmak ise yaklaşık bir yıllık emek gerektiriyor. Zeynep Tokat, yöntemi şöyle açıklıyor: ‘‘Bazı engelliler sadece ellerini kullanabiliyor. Ancak, uyguladığımız yöntemle sadece ellerini kullanarak da dans edebileceklerini görüyor, gösteri sırasında da bunu izleyiciye yansıtabiliyorlar.’’
Hedef üniversite gençliği
İZMİR'de kendi imkanlarıyla varolma mücadelesi veren ekip, Atatürk Stadı'ndaki Hakemler Lokali ve koridorlarda prova yapıyor. Şimdiye kadar İzmir, Ankara, Aydın ve Burdur'un yanı sıra Almanya ve Yunanistan'ın Sakız Adası'nda da gösteri sunan dans grubu geniş kitlelere ulaşmayı hedefliyor.
ZEYNEP Tokat, ‘‘Engelli olmak hayatın gerçeği. Artık insanlar kadercilikten kurtulup engelleriyle ve engellilerle normal yaşam sürmeyi öğrenmeli. Gençlik bunu en çabuk kabullenebilecek kesim. Bu nedenle özellikle üneversitelerde gösteri sunmak istiyoruz. Mesajımızı dans dilini kullanarak veriyoruz. Ancak, gençlerde engelli veya engelliyle olmak bilinci sadece bizim çabamızla oluşturulamaz. Üniversitede bu bilinci oluşturacak dersler verilmeli’’ diyerek eğitimin önemini de vurguluyor.
GÖSTERİLERİNDE en çok bürokratların bulunmasına seviniyorlar. Çünkü, şimdiye kadar görmezden gelinen engelli sorununu sanatları aracılığıyla yansıtma fırsatı buluyorlar. Bundan sonraki amaçları ise deprem bölgesinde gösteri sunmak, felaketin ardından 20 bin kişilik bir engelli kitlesinin oluştuğu bölge insanına dans diliyle ulaşmak.
Yarın: Gözlerim ellerimdir