Güncelleme Tarihi:
Aliağa'da oturan 38 yaşındaki kimya mühendisi Başak Tuncer ile inşaat mühendisi 39 yaşındaki Kayhan Tuncer, 5 yaşındaki oğulları Efe'nin de çok istemesi üzerine ikinci bebeğe karar verdi. 7 yıllık evli çift ikinci bebeklerini kız olacağını öğrenirken, anne Tuncer hamileliğinde sorunlar yaşamaya başladı. Başak Tuncer'e yüksek tansiyon tanısı konulurken, kordon bağında kan akışının zayıf olması yüzünden bebeğinin yeterli beslenemediği, gebeliğin 29'uncu haftasında gelişiminin 26 haftalık olduğu belirlendi. Nitekim Başak Tuncer, yüksek tansiyon nedeniyle kaldırıldığı Ege Üniversitesi Hastanesi'nde hamilelik süresi 29 hafta 5 günlükken sezaryenle doğum yaptı. Defne adını verdiği minik kızı 940 gram ağırlığında, 33.5 santimetre boyunda doğdu. Erken doğan Defne bebek, İzmir Kent Hastanesi'ne sevk edildi, Yenidoğan Yoğun Bakım Servisi'nde kuvöze konuldu. Düşük kilosunun yanında solunum sorunları da olan Defne bebek cihaza bağlanırken, beslenme sorunları yaşadı, ince bağırsağında delik tespit edildi. Daha 5 günlükken ameliyata alınan minik Defne, yaşam mücadelesinden kopmadı. Üç haftanın sonunda solunum cihazından ayırılan Defne, 137 gün kuvözde kaldı. Yenidoğan Yoğun Bakım Sorumlusu Uzm. Dr. Cengiz Öztürk, Defne bebeği, kilosu 3 bin 300 gram, boyu 51 santimetreye ulaştığı 4.5 ayın sonunda, geçen 31 Aralık'ta Tuncer çiftine teslim etti. Ameliyattan sonra bağırsağı dışarıya torbaya bağlanan, bir ameliyat daha geçirecek bebeklerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Tuncer çifti, yaşadıkları zor süreci, duygularını, kontrol için geldikleri hastanede doktorlarıyla paylaştı.
"YOĞUN BAKIMDA SONLARA DOĞRU İYİ ŞEYLER DUYDUK"
İki çocuk annesi Başak Tuncer, 4.5 ay boyunca her gün Aliağa'dan sütünü sağıp bebeğine getirdiğini belirtirken, "Yoğun bakım sürecinin büyük bölümü çok parlak değildi, sonlara doğru doktorumuz Cengiz Bey'den güzel şeyler duymaya başladık. Çok stresli, sıkıntılı günler geçirdik, ama çok şükür kucağımıza aldık. Nasıl bakacağımızı bilemiyoruz. 5 yaşında oğlumuz var, buna karşın her şeyinden korkuyoruz, kendimizi rahatlatmaya çalışıyoruz, iyi olacağını düşünmek istiyoruz" dedi. Baba Kayhan Tuncer, ameliyatla ilgili doktorların olumlu konuşmadığını vurgularken, "O süreç çok zordu. Hayatımızın en zor 2 saatini yaşadık, ameliyat sürecinde. O geceyi de geçirdik, bugünlere geldik, kilo alıyor ufak ufak biraz daha güçlenirse anesteziyle ameliyat olacak, ilk ameliyatı, kaldıramaz diye anestezi olmadan yapılmıştı. Şimdi çok iyi, biz de çok mutluyuz. Kuvözde kaldığı için yatağında uyumayı biliyor ama galiba kucağa alıştırdık" diye konuştu.
3 HAFTA SOLUNUM CİHAZINA BAĞLI KALDI
Yenidoğan Yoğun Bakım Sorumlusu Dr. Cengiz Öztürk, Defne bebek ile ilgili süreci şöyle anlattı:
"3 hafta solunum cihazına bağlıydı, beslemeye çalıştık ama kilo almıyordu, bunun bağırsak probleminden kaynaklandığını fark ettik, ameliyat oldu. Sonrasında bizim verdiğimiz desteğe çok iyi cevap verdi. Prematüre bebeklerde Türkiye için uyguladığımız standart 22 haftalık 500 gram. Bunun altındaki bebekleri doğmuş kabul etmiyoruz. Sorunlar 22- 25 arasında, 26-28 arasında daha farklı oluyor. Defne'nin 29 haftada doğması büyük şans. Problemleri halletmek de daha rahat oldu. Ancak küçük olması bazı sorunlara yol açtı, bağırsak problemi daha büyük sorundu. Operasyona da iyi yanıt verdi sonrasında da. Büyük bir risk atlatmış oldu, bu hafta bu kilo için büyük bir ameliyattı aslında, iyi geçirdi. Bu bebeklerimizin sağlıklarına kavuşmaları bizleri de mutlu ediyor."
"KAYBETME RİSKİ YÜZDE 90'DI"
Defne bebeğin bağırsak ameliyatını gerçekleştiren Çocuk Cerrahı Opr. Dr. Şamil Kuday da "Bağırsak delinmesi tespit edince acilen bebeği ameliyata aldık, karın içindeki dışkı temizlendi, bağırsağın bir bölümü çıkarıldı, bir bölümü dışarı alındı. Hasta iyi gitti, bağırsakları çalıştı. Şu anda iyi beslenebiliyor, büyük şansı ince barsağın en son bölümünde deliğin olması. O nedenle çocuk rahat beslenebiliyor. 6 kiloyu geçtiği zaman müsait bir zamanda bu bağırsağı birleştireceğiz, yine de halen tehlikesi var. Çünkü bağırsağın ne durumda olduğunu bilemiyoruz ama bağırsak çalışıyor. Kaybetme riski yüzde 90'nın üzerindeydi, çünkü kilosu çok düşük, dışkı karın içine düştüğü zaman çok tehlikeli, yeni doğanda süratle temizlik yapabilirseniz kurtarabiliyorsunuz. Yeni doğan bebeklerin dirençleri bizden fazla olduğu için ona güveniyoruz" dedi.