Cüretkâr başkan

Güncelleme Tarihi:

Cüretkâr başkan
Oluşturulma Tarihi: Haziran 22, 2000 00:00

Haberin Devamı

TÜRKİYE'de inanılmaz garip şeyler oluyor; Kamu görevlileri, siyasetçiler ve belediye başkanları artık hiçbir şeyden korkmuyorlar, cüretkár oluyorlar.

Ne müfettiş, ne yargı, ne de kanun onlar için bir şey ifade etmiyor.

Ülke soyuluyormuş, çevre yağma ediliyormuş, plansız işler yapılıyormuş, hiç umurlarında değil.

Suç duyuruları bile onlar için birşey ifade etmiyor.

Peki bunlara kim dur diyecek?

Sözünü edeceğimiz olay İzmir Menemen'in DYP'li belediyesiyle ilgili... ‘‘Yağmala başkan, babanın malı gibiymiş gibi sat, kazan!’’ (13.6.2000) diye yazdık da ne oldu sanki?

Seyrek sınırları içinde Ege-Koop çağdaş bir kent meydana getirmek için 3-4 bin konutluk ‘‘Villakent’’ projesi yürütüyor. Seyrek'in geçen dönemki Belediye Başkanı Nurgül Uçar da bu bölgeyi konut alanı ilan etmişti. Ancak DYP'li Belediye Başkanı Bayram Düz, göreve gelince imar planlarını değiştiriyor; 2000 dönümlük konut alanını Organize Sanayi Bölgesi'ne (OSB) dünüştürüyor. Bu karar alınırken, imarla ilgili olan başta Çevre Müdürlüğü olmak üzere TEDAŞ, DSİ, Köy Hizmetleri ve Koruma Kurulu gibi hiçbir resmi makama sorulmuyor.

DPT HAYIR DERSE

DPT'nin bile OSB ile ilgili yapılan bu girişimlerden haberi olmuyor. Peki DPT ‘‘Hayır olmaz’’ derse ne yapılacak?

Yoksa Seyrek'te de bir tane olsa ne zararı var denilmesi mi bekleniyor.

Bu tür yağmacı zihniyetin, Türkiye'nin son yıllarda adeta OSB mezarlığına dönüştürüldüğünden haberi yok. Sanayi adı altında kazanan rantçılar oluyor. Belediye Başkanı Düz, 2000 dönüm araziden plan gereği imar zaiyatları çıktıktan sonra net 1200 dönüm sanayi arsası yaratıyor. Bunun 600 dönümü ihale yapılmaksızın protokolle Yavuz Nedim Yokaş'a veriliyor. Yokaş, bilinen bir kooperatifçi; Bor-Koop'un Yönetim Kurulu Başkanı... Hakkında çeşitli usulsüzlük ve yolsuzluk iddialarından yargılandığı biliniyor. (Bornova Belediye Başkanı Cengiz Bulut bu kooperatiflerin yaptığı kaçak katlara neden iskan izni vermediğini bir anlatsa...)

Yokaş, şimdilerde Seyrek'e sıçradı ve Sey-Koop'u kurdu. Ortakları arasında kardeşi ile yine bir kooperatifçi olan İz-Kent'in eski yöneticilerinden Sinan Avşaroğlu var.

Başkanla aralarındaki ballı protokole göre, Bor-Koop altyapıyı yaptıktan sonra kalan diğer 600 dönümün tapusuna sahip olacak. Genelde 1200 dönüm arsanın toplam değeri 12 trilyon lira olarak hesaplanıyor. Ne güzel bir alışveriş; Seyrek-Koop'a 6 trilyonluk iş karşılığında 600 dönümlük iş ikramı nerede görülmüş?

Menemen'de inşaatla ilgili çevreler, ‘‘Böyle verdim, aldımla yasadışı iş olmaz. Böyle işler ihaleyle yapılır, rekabeti olur, kırımı olur. Böylece birilerine rant yaratılmaz, kamunun malı peşkeş çekilmez’’ diye konuşuyorlar.

Bitişikteki konut alanının sanayi alanına dönüştürülmesi karşısında Ege-Koop ne yapıyor? Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan, ‘‘Biz burada 3-4 bin konutluk çağdaş bir kent oluşturuyoruz. Yanımızda sanayi sitesi olamaz, rant için vurgun yapılıyor’’ diyor. Peki 800 kooperatif üyesinin haklarını korumak için Arslan yargı yoluna gitmeyi düşünmüyor mu?

BEN YAPTIM OLDU

Maalesef. belediyelerde ‘‘rant’’ kapıları böyle açılıyor Türkiye'de...

‘‘Ben yaptım oldu’’ kamu mallarının bedelleri birilerinin cebine böyle giriyor.

Seyrek Beldesi'nin yolsuzluk ve usulsüzlükleri sadece bununla sınırlı değil tabii... Geçenlerde 25 dönüm bir arsa daha satıldı; Hem de başkanın partidaşı, eski DYP İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Milletvekili adayı Rana Even'e... Metre karesi 2 milyon liradan 18 ay vade ile verildi kendisine bu arsa. Even de şimdi bu yerlerin metre karesini 5 milyon liradan satıyor.

Oh ne álá... Belediye'den 2 milyona al, 5 milyona sat. Köyün futbol sahasının bulunduğu 41 dönümlük alan ise yılbaşında İzmir'deki YESA yemek şirketine verilmişti. Belediye, yeri metrekaresi 350 bin liradan ilan etti; 369 bin liraya gitti! Artış oranını görüyor musunuz? Menemen taktir komisyonu ise 1 milyon 120 bin lira olarak değer biçmişti. Ne yazık ki, komisyonun kararından yarım saat sonra satış gerçekleşiverdi.

Vatandaşlar Menemen Kaymakamlığı ile Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuyor da ne oluuyor? Kaymakamlık 4 ay önce yapılan ilk suç duyurusunu ciddiye alsaydı, belediye gayrimenkullerinin çarçur edilmesi gerçekleşmeyecekti. Hiç olmazsa cesaret edilemeyecekti bu oyunlara.

İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü, kendisine intikal eden Seyrek'le ilgili belgeleri gördüğünde hayret etmiş olmalıdır. Ama yargı süreci beklenirse, oradaki yapılaşma çoktan bitecek.

Müfettiş gönderilmesi için hálá ne bekleniyor?

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliğine getirilen İzmir Valisi Kemal Nehrozoğlu bütün bu gelişmeleri bilmiyor muydu?

Seyrek Belediye Başkanı Bayram Düz ile Menemen Kaymakamı Nurettin Yücel ile geçen hafta Karşıyaka Altın Balık Restoran'da neler konuştular acaba? Duyarsız ve sorumsuzluk herkese egemen oldu.

Beyler, lütfen bir gidin bakın Seyrek'e neler oluyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!