Güncelleme Tarihi:
Aydın'ın Çine ilçesine bağlı Karakollar, Kahramanköy, Çaltı, Evciler, Yağcılar, Yolboyu ve Kuruköy köylüleri, yıllardır oturdukları evlerin, ekip biçtikleri tarlaların, bölgenin eskiden mera olduğu gerekçesiyle ellerinden alınmak istenmesine karşı ayaklandı. Köylüler seslerini duyurmak için Aydın İl Genel Meclisi toplantısı öncesinde İl Özel İdaresi önünde eylem yaptı. Eylemin ardından köylüler toplu halde meclis toplantısına girmek isteyince polis izin vermedi. Meclis salonuna giremeyen köylüler sloganlar atarak seslerini meclis üyelerine duyurmaya çalıştı. Bu sırada dışarı çıkan İl Genel Meclisi'nin MHP'li başkanı Hayri Güleç köylüleri dinledi.
TBMM önüne çadır kurup hakkımızı arayacağız
Çine Doğaseverler Derneği İkinci Başkanı Ahmet Uslu, köylülerin iptal edilen tapularının bulunduğu yerlerin 1952 yılında mera olarak belirlendiğini, tapuya da bu şekilde yazıldığını kaydederek, “1988-1991 yıllarında uygulanan 2981 Sayılı İmar Affı yasası ile mera olan araziler köylülere satılmış. 2009 yılında Hazine bu işlemin yanlışlıkla yapıldığını gerekçe gösterip tapu iptal davası açtı. Arazilerin artık mera vasfını yitirdiği, köy mücavir alanları içinde kaldığı yönündeki bilirkişi raporuna rağmen yargılama süreci sonunda yaklaşık 800 tapunun iptaline karar verildi. Bu nedenle 7 köyde yaklaşık 4 bin köylü mağdur oldu. Köylülere mahkeme gideri olarak da her gün icra bildirimleri geliyor. Bu sorunun çözülmesi için haftalardır köylülerle toplantılar yapıyoruz. Tapu mağduru köylüler olarak isteğimiz yıllardır alınteri dökerek, emek vererek yaptığımız evlerimizin geri verilmesi. Devlet ‘yanlışlık yaptık’ diyemez. Devlet vatandaşını aldatamaz. Devlet halkın mutluluğu için vardır. Tapuların geçerli sayılması için yapılması gereken ne varsa devletten talep ediyoruz. Bu sorunun çözümü için gerekirse Ankara'ya gidip TBMM önünde çadır kurup hakkımızı arayacağız” dedi.
Mera değil imarlı arazi olması için çalışacağız
Köylülerin mağdur olduğunu daha önceden bilmediğini belirten İl Genel Meclisi Başkanı Hayri Güleç, sıkıntının giderilmesi için çalışma yapacakları sözü verdi. Güleç, “Bu olay dava konusu olmuş. Milli Emlak davayı kazandıktan sonra sizlere ecrimisil göndermiş. Yani, “Arazimde siz rızam dışında işgalci olarak bulunuyorsunuz’ demiş. Oysaki bu binaların ve gayrimenkullerin hepsi köylünün. Tapunla gidip kredi çekmişsin, teminat göstermişsin. Dolayısıyla bir mağduriyet ortaya çıkmış. Devletin devlet olma özelliği vatandaşın derdine çare bulmaktır. Bu andan itibaren İl Özel İdaresi olarak bizim yapabileceğimiz ne varsa yapmaya hazırız. Bizler Ankara'da sizlerde burada mücadelemizi sürdürerek bu yerlerin mera vasfından çıkarılması için çalışacağız” dedi.
Güleç, mağdur köylülere tahakkuk ettirilen paraları affedip, sorunun demokrasi ve hukuk çerçevesinde kimseyi kırmadan çözülmesi için gayret göstereceklerini de ifade etti. Güleç, “Kanun Hükmünde Kararname çıkarır ilgili bakan, bu sorunun çözümünü sağlayabilir. Sizlerin birlikte oluşu ve beraber hareket etmeniz sorunun çözümünü kolaylaştırır. Sorun çözülmediği takdirde açılacak dava sonucunda bu Özel İdare sizlerin parasını şakır şakır öder. Kişiler hata yapabilir. Her şey dört dörtlük değil. Kendilerinin olmayan tapuyu size satmışlar. O gün devlet işleyişinde bir hata olmuş. Bu hatanın ekonomik anlamda düzeltilmesi noktasında öncelikle biz bu yerlerin Mera Kanunu'ndan çıkarılarak imarlı alan haline getirmeye çalışacağız. Olumsuzluk yaşanması halinde bireyler gider toplu halde davalarını açar ve hak ettiğiniz paraları da alırsınız” diye konuştu.
Başkan Güleç'ten yardım sözü alan köylüler kısa bir süre yolda sloganlar atıp yürüdükten sonra eyleme son verdi. Ellerindeki resmi tapularını gösteren köylü kadınlar, yaşadıkları sorunlar çözülünceye kadar mücadelelerine devam edeceklerini belirtti.