Serkan ÖZDEMİR/SOMA
Oluşturulma Tarihi: Mart 08, 2015 01:06
MANİSA'nın Soma İlçesi'nde, 301 madencinin yaşamını yitirdiği facia ardından işten çıkartılan madenciler tarafından, tazminatlarının ödenmediği gerekçesiyle başlatılan oturma eyleminin 3'üncü gününde CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, işçileri ziyaret ederek destek verdi.
Milletvekili Özel, Türkiye'nin en büyük maden faciası ardından işten çıkarılan 2 bin 832 maden işçisi, aradan geçen 3 aya rağmen tazminatlarını alamayan maden işçileri ziyaret ederek TKİ Kurumu Ege Linyitleri İşletmesi (ELİ) önünde başlattıkları oturma eylemine bir süre katıldı. İşçilerden Hidayet Merdim, 13 Mayıs'ta yaşadıkları faciadaki o günleri hatırlamak istemediğini anlatırken şöyle dedi:
"Geçen süreden sonra, madenlerimiz, işyerlerimiz kapandı. Ekmek teknemiz kapanmasına rağmen bizlere 6 ay boyunca çift aylık verildi. İşçiler örgütlenmesin, birlik olmasın gibi nedenlerden bizleri aldattılar. 30 Kasım gece saat 01.00'de telefonuma gelen mesajda 'İş hakkınız feshedilmiştir. Şimdiden mutluluk ve sağlıklar dileriz' yazıldı. Bu mesajla bir insan, nasıl sağlıklı, nasıl mutlu olabilir bilemiyorum. Ben evime ve çocuğuma ekmek götüremezsem, işsizken nasıl mutlu olabilirim. Çok üzüldük. Şimdi bizler işsiz kaldık, kış ortasında sokağa atıldık. Biz sadaka değil alın terimiz olan hakkımızı istiyoruz. Sözde hiçbir işçi çıkarılmayacaktı ama bizi 6 ay sonra çıkardılar. Madenciye verilen sözler nerede?"
CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, Soma'da hükümetin ilgili bakanlarından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'nın ve madencilere verilen devlet sözünün tutulmamasından dolayı burada olduğunu söyledi. Özel, şöyle dedi:
"Devletin madencilere verildiği 15 sözü vardı. Bunlar üçe ayrılıyordu. Birincisi geride kalan maden şehitlerine sahip çıkmak. Bu sözlerin bir kısmı tutuldu bir kısmı da tutulmadığ. Çalışan madencilere sahip çıkmak ikinci sözdü, bu sözlerin çok azı tutuldu. Üçüncü kısım ise, işçi sağlığı ve iş güvenliğini sağlamaktı. Bu konuda arpa boyu bir yol alınmadı. Kimsenin işsiz kalmayacağı kimsenin ortada bırakılmayacağı sözü vardı. Madencilere verilen sözler bir yerde dururken, 2 bin 800 madenci kapı önüne konulduğunda hükümet sözcüsü, Bülent Arınç çıkıp işçilerimizi, 'Karda kışta, aç açıkta bırakacak değiliz. Devletimiz güçlüdür, vicdan sahibidir' demişti. Bugün gelinen noktada devletin gücünü tartışmadı. Hükümetin ve Bülent Arınç'ın bahsettiği, vicdanlı tutumu göstermediğini hep beraber görüyoruz. Soma A.Ş'nin gelirleri üzerinden, bir kamu mahkemenin aldığı karardan dolayı, zaten bir güvence var. Soma A.Ş.'nin mal ve gelirlerine, bir sabitleme getirilmiş bir durumda. Onu kendileri de harcayamazlar. Bu buradaki işçilerin ve şehit ailelerinin güvencesidir. Bu konuda mahkeme kararıyla konmuş olan bu kararın üzerine bir maddelik kanuna ihtiyaç var. O kanunda şudur: Soma A.Ş'de ve geçmişte, Uyar Madencilik şirketi de katılmak üzere alacakları olan toplam 3 bin 600 işçinin firmalardan alacakları kamu tarafından ödenir. Kamu tarafından ödendikten sonra firmalardan devlet, kamu alacağı olarak tahsil eder. Bu bir maddelik kanun yazıldığı taktirde buradaki arkadaşlarımızın çoluğunun çocuğunun nafakası ile bu arkadaşlarımızın mağdurluğu ortadan kalkabilir."
Milletvekili Özel, işçilerden bir bölümünün bi kaç yıllık, kiminin 6-7, bir bölümünün 25 bin TL alacağı olduğunu, bakanlar için küçük olarak görülebilecek bu paraların işçiler için çok önemli olduğunu söyledi. Özel, Soma'da TKİ tarafından uygulama maden ocağı açılmasını, Uluslararası Çalışma Standartları'na uygun mevcut mevzuatımızın da ilerisinde güvenli bir maden ocağı açılarak, bu maden ocağında diğer madenlere de örnek bir maden ocağı açılıp işletilmesini önerdi.