CHP İzmir'de yüksek tansiyon

Ellerinde pankartları ve üzerlerinde sloganların yer aldığı tişörtler giyerek parti binası önüne gelen, yaşlıların da bulunduğu Balıklıova Mahallesi sakinleri, önce basın açıklaması yaptı. Mahalleli adına konuşan Yusuf Altun, 30 yıl önce muhtarlıktan sözleşmeyle kiraladıkları arazide yaptıkları evlerinden Kıyı Kanunu gerekçesiyle Urla Belediyesi Encümeni’nin aldığı yıkım kararıyla tahliye edilmek istendiklerini belirterek, yıkım kararıyla yıllardır burada yaşayan halkın sokakta kalacağını söyledi. Vatandaşlar, üzerinde ’Evini yıktırma, yuvanı terk etme’ yazılı tişörtler giydi.

KILIÇDAROĞLU’NUN EVİNİN ÖNÜNE GİDERİZ

Belediyenin kararına itiraz ettiklerini ve yasal sürecin devam ettiğini anlatan Altun, şunları söyledi:

"CHP’li Belediye Başkanı Sayın Sibel Uyar, bu insanları evlerinden yuvalarından adeta sürgün edercesine ’evlerinizi yıkın ve toprağımı terk edin’ demiştir. Alman faşisti Hitler’e taş çıkartırcasına elektrikleri ve suları kestirmiştir. Bizler 30 yıldır kiraladığımız topraklar üzerinde yaptığımız sözleşmelerle evler yapıp, geleceğimizi burada inşa ettik. Gidecek başka yerimiz yok. Urla’da 7 binden fazla kaçak yapı, denizde villalar varken, bizim 74 hanemizle ilgili acele yıkım kararı verildi. Belediye evlerimizi yıkmamızı istiyor. Biz CHP’nin gerçek örgütüyüz ve halkız. CHP İzmir İl Başkanı Bedri Serter bu soruna çözüm bulmalıdır. Yastık ve battaniyelerimizle birlikte geldik, sorun çözülene kadar parti il binasını işgal edeceğiz. Sorun çözülmezse de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun evinin önüne gidip çadır kuracağız."

SU VE ÇAY İKRAM EDİLDİ

Eylemlerinden sorun çözülene kadar vazgeçmeyeceklerini belirten vatandaşlar, açıklamanın ardından parti binasına çıkarak odaları işgal etti. Parti görevlileri vatandaşları ağırlayarak kendileri için toplantı salonunu tahsis ederken, su ve çay ikramında da bulundu. Yaşlılar toplantı odasında dinlendirilirken, diğer vatandaşlar da parti binasının salonunda, odalarında oturdu ve işgali sürdürdü. Eylemciler, İl Başkanı Bedri Serter ve birçok il yöneticisi ile Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztırak’ın kayınpederinin cenazesi için Çeşme’ye gitmeleri nedeniyle görüşemedi. Mahalleliler adına Yusuf Altun, İl Başkanı Bedri Serter ile de telefonla görüşerek eylemi devam ettirmede kararlı olduklarını söyledi. İl Başkanı Serter de işlerinin bitmesi halinde kendileriyle mutlaka görüşeceğini telefonda söyledi. İl yöneticilerinin de partiye gelerek vatandaşlarla görüşeceği belirtildi.

İL BAŞKANI İLE KALABALIK ARASINDA TARTIŞMA

CHP İl Başkanı Bedri Serter, parti yöneticileriyle toplantı yaptıktan sonra, parti binasında bulunan kalabalığı toplantı salonuna davet edip konuyla ilgili açıklama yaptı. İl Teşkilatı’na gelenlerin başının üstünde yeri olduğunu dile getiren Serter, "Bizi ziyaret etmekle şeref verdiniz. Mağduriyetlerimizi hukuksal yollarla ve karşılıklı diyaloglarla karşılamak zorundayız. Hepiniz büyüğümsünüz. Bir yeri işgal ederek, baskın yaparak bir şey elde edemeyiz. Hepiniz aklıselimsiniz. Bir dava süreci yürüyor. Türkiye Cumhuriyeti Mahkemeleri’nde görülüyor değil mi? Bu davanın oralarda görülmesi gerekiyor. Ben İl Başkanı olarak savcı, avukat değilim burası da adliye değil. Burası karar merci değil. Burada biz CHP’nin siyasal işlerini görürüz. Sizin davanız kaymakamlık, belediye ve İçişleri Bakanlığı’nda görülmekte. Bu davanın çözüm odak noktası burası değil. Belediye başkanıyla görüştüm, bu dava sonuçlanıncaya kadar yerlerinizi ellemeyecekler" dedi.

KARARIN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ İSTENDİ

Mahalle sakinlerinin avukatı CHP Urla İlçe eski Başkanı Yusuf Baratalı, kararın tekrar gözden geçirilmesini istediklerini söyledi. Grubun sözcüsü Yusuf Altun da davayı çekebileceklerini belirtip, "Dava sürecini bekleyip Sibel hanımın ipini boynumuza geçirmesine gerek yok. Biz davamızı geri çekeriz, Sibel hanım encümen kararını değiştirir. Bu çok kısa süre çözülebilecek bir sorun. Avukatımızın söylediği gibi bizi kiracı kabul eder bütün sorun biter. ’Mahkeme kararını bekleyelim’ demek aleyhimizde çıkacak kararda evlerimizin yıkılmasını beklemek demektir. Mahkeme kararından sonra Sibel hanım haklı bir şekilde evlerimizi yıkacak. Sibel hanımı bizim karşımıza çıkartan bu örgüttür. Biz Sibel hanımın velisine siyaseten oraya oturtana geldik. Herkes ’sizin hakkınız var’ dedi ama kimse bir şey yapmadı" diye konuştu.

"URLA 7 BİN 600 YIKIM KARARI"

Grubun sözcüsü Altun, Urla’da Kıyı Kanunu kapsamında kaçak olduğu gerekçesiyle 7 bin 600 yıkım kararı olduğunu hatırlatıp, "Binlerce yıkım kararı olmasına rağmen bizim orası için adeta yarışa girmiş. 7 Haziran’dan 2 gün önce yıkım kararı gönderiyor. Buraya gelmemizin sebebi arkadaşlarımız yormak il yönetimini sıkıntıya sokmak değil. Ama sonumuz hızla yaklaşıyor. İnsanların bir kanun maddesiyle sokağa atılması insani değil. Kıyı yasasını gerekçe gösterirseniz binlerce villa yıkılır. Belediye başkanından yasaları lehimize yorumlamasını istiyoruz. Buralarla ilgili farklı şeylerin olduğunu biliyoruz. Siyasi tercihin bizden yana değil başkalarından yana kullanıldığını düşünüyoruz. ’Buralar yıkıldıktan sonra şunu yapacağım’ demiyor. Biz iyi niyet aramıyoruz. Bu işin sorumlusu olan örgüttür. Sorunun çözümü çok basittir. 15 dakikayı alır" dedi.

KALABALIĞI ÖFKELENDİREN ÖNERİ

Gruptakilerin konuşmalarını dinleyen Başkan Serter, Büyükşehir Kanunu’nun tüm karşı çıkmalarına rağmen yasalaştığını kaydedip kalabalığın aynı tepkilerini, Urla Kaymakamlığı ve AK Parti Teşkilatı’nda da göstermeleri gerektiğini savundu. Bunun üzerine öfkelenen kalabalık Başkan Serter’e tepki gösterdi. Başkan Serter, "Benim birçok belediye başkanım, kanun dışı karar verdiği gerekçesiyle yargılanıyor. Ben bu konuda, kimseye kanun dışı bir karar almasını öneremem. Kanun dışı bir durumun arkasında duramam" diye konuştu. Grubun öfkelenmesi üzerine, Başkan Serter, teşekkür edip salondan ayrıldı. Gruptakiler de eylemi sürdürme kararı aldı.