Güncelleme Tarihi:
21 Aralık 2015’te yapılan kongrede rakibi Mehmet Kavalar’dan 12 oy farkla oturduğu koltukta yaklaşık 8 ay kalan Yüksel, istifasına gerekçe olarak yönetimsel ve fikirsel ayrılıkları gösterdi, şöyle dedi: “CHP İzmir İl Başkanlığı görevimden istifa ettim. Bunun sebebi Genel Başkanımızla yapılan bir tartışma değildir. Böyle bir tartışma olmamıştır, hayal ürünüdür. Türkiye böylesine olağanüstü bir dönemden geçerken, her dönemde olduğu gibi bu dönemde de parti içi tartışmalardan uzak durmaya özen göstermiş ve buna asla fırsat vermemişimdir. İstifa kararını kişisel olarak 9 Ağustos Salı günü almama rağmen, CHP İzmir örgütlerimizin ilçe başkanları ile birlikte Çanakkale’de Anafartalar Zaferi törenlerinde olmaları sebebiyle, onlarla paylaşmadan açıklamamak için duyurmadım. Aynı zamanda Genel Başkanımızın İzmir’e gerçekleştireceği ziyaretinde gündemine uygun bir şekilde geçmesi, kamuoyunda yeni söylentilere mahal verilmemesi için istifa kararımı açıklamadım. Kaldı ki, resmi olarak da istifa dilekçemi, örgütümle henüz istişarede bulunmadığım için genel merkezimize yollamamıştım.
VAZGEÇİRMEYE ÇALIŞTI
İstifa kararı almamın ardından, bu karardan bir şekilde haberi olan Genel Başkanımız beni arayarak bu kararımdan vazgeçirmeye çalışmıştır ve sadece bu sebeple aramızda bir telefon görüşmesi geçmiştir. Bu kararın sebebi ne bir tartışma, ne de bir gerginliktir. Bu kararı tamamen yönetimsel düşünce farklılıkları, çalışma şekillerinin uyuşmaması ve bu ortamda partime daha fazla faydalı olamayacağımı düşünmemden dolayı vermiş bulunmaktayım.” İstifasının genç ve idealist kadroların önünü açmasını dileyen Alaattin Yüksel, açıklamasında, “Bir kez daha ifade etmek isterim ki, neredeyse bir ömür boyudur hizmet ettiğim, önemli görevlerde bulunduğum partime olan bağlılığım, Türkiye’nin gelişmesi ve partimin yükselmesi için göstereceğim gayrette hiçbir değişiklik yoktur. Bu istifa belki de daha genç ve idealist kadroların önünü açmak için de bir başlangıç olacaktır” ifadelerine yer verdi.