Güncelleme Tarihi:
BALIKESİRLİ Argun Yıldıran, ilköğretim okulundaykin müziğe ilgi duydu, kamyon şoförü ve galerici babasından gitar istedi. Babasının desteği ile Argun, gitarla atıldığı müzik yaşamına Balıkesir Kadriye-Kemal Gürel Anadolu Güzel Sanat Lisesi’nde devam etti. Hazırlık sınıfındayken gözü müzik dünyasının zirvesinde olan Argun, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Yaylı Çalgılar Ana Sanat Dalı Viyolonsel Bölümü sınavına girdi ve Prof. Reşit Erzin’in sınıfına “pekiyi” derece ile kabul edildi, bu yıl mezun oldu.
Aileye teşekkür
Argun Yıldıran (22) 2005 yılında İtalya Percine Spettacalo Aperto Festivali İtalya’da konserlere katıldı. Argun Yıldıran, mezun olduğu okulda master yapmak için çalıştığını vurgularken, “Balıkesir gibi bir kentte öğrenim görürken İstanbul’da bir konservatuara girmek ve mezun olmak hiç de kolay değil. Ailem her anne babanın kabullenemeyeceği fedakarlıklara katlandı. Ben ve benim gibi sanatçı olan kardeşim onların emeklerine karşılık vermek için çok çalıştık” diye konuştu.
Orçun Yıldıran (15) da müziğe gönül verdi ve piyanoyu seçti. İlköğretime Balıkesir’de başlayan Orçun, ailesi ağabeyinin eğitimi için İstanbul’a göç edince, orada sürdürdü. Orçun, 2005’te ağabeyinin eğitim gördüğü konservatuvarın piyano bölümüne girdi, Sabri Tuluğ ve Birsen Ulucan ile çalıştı. Orçun, 2008’de Trakya Üniversitesi Uluslararası Piyano Yarışması’nda ikinci, bu yıl Bulgaristan’daki Genç Müzisyenler Yarışması ile Mersin Üniversitesi Ulusal Kamuran Gündemir Piyano yarışmalarında üçüncü oldu. İstanbul Pera Müzik Festivali Uluslararası Piyano Yarışması’nda birinci olan Orçun, ağabeyi ile her gün 11 saat çalıştığını, Fazıl Say’ı örnek aldığını söyledi.
Balıkesir’de konser
Argun Yıldıran mezun olduktan sonra en büyük isteğini gerçekleştirdi. kardeşiyle Balıkesir Salih Tozan Kültür ve Sanat Merkezi’nde, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin organizasyonunda konser verdi. Balıkesirliler’in “muhteşem kardeşler” diye nitelendirdiği Argun ve Orçun Yıldıran, Brahms, Beethoven, Bach, Schumann, Choopin ve Cemal Reşit Rey’in eserlerini seslendirdi.
Baba çok gururlu
Kamyon şoförlüğü yaparken yolda mutlmaka müzik dinlediğini belirten baba Ömer Yıldıran ise şunları söyledi: “İşimin olmadığı pazar günleri TRT 2’de yayınlanan klasik müzik konserlerini kaçırmıyordum. Sanırım oğullarım bu alışkanlığımdan etkilendi. İkisi de müziği seçti. Klasik müziğe sevgimden dolayı çocuklarıma itiraz etmedim. Onların geleceği için doğup, büyüdüğüm Balıkesir’i terkedip İstanbul’a yerleştim. Evlatlarımın iyi bir sanatçı olması için elimden geleni yapıyorum. Ama devletin desteği yok. Eskiden, ‘Harika Çocuklar Yasası’ vardı. Dünya çapında pek çok ünlü sanatçımız bu sayede yetişmiş. Ama şimdi bu yasadan eser kalmamış. Çocuklarım yurtdışına yarışmalara gidiyor destek yok. Bu yalnız benim evlatlarım için değil, Türkiye’deki pek çok genç sanatçı için geçerli.”