Biraz kül biraz duman o DP işte...

Güncelleme Tarihi:

Biraz kül biraz duman o DP işte...
Oluşturulma Tarihi: Şubat 20, 2008 00:00

DP yaraları sarmaya çalışıyor. Yeniden derlenip toparlanma. Hatta mümkünse yeniden umut olma...

Zor, ama...

Yeni yönetim zorluğu aşmaya çalışacak.

Şu sıralar gözlerden ve gönüllerden ırak olan, yerel yönetim seçimlerine bir yıl kala bile gücünü toplamakta zorlanan Demokrat Parti’ye uzanalım birlikte.

Gözlerden kaçtı, ama DP 4. olağanüstü kongresinde parti üst yönetimine İzmir Teşkilatı’ndan 8 kişi girmeyi başardı.

Bu önemli bir oran.

Hatta Ege’den de 9 kişi var.

Normal aslında...

Ege, İzmir kalesi değil miydi Demokratlar’ın?

DP’nin en üst karar organı olan Genel İdare Kurulu’na (GİK) Cevat Kırkpınar ve Recep Taşyanar’ı sokmayı başaran İzmir Teşkilatı, Merkez Karar Kurulu’na da (MKK) 5 temsilci gönderdi:

"Serdar Yılmaz, Aytül Kabancı, Ahmet Kocaağa, Ertap Mülayim ve Cemil Çelikcan".

Eski milletvekillerinden Mehmet Özkan da Yüksek Haysiyet Divanı Üyesi oldu.

Ege temsilcileri de; Yılmaz Menderes, Melike Elitaş, Erman Kaya, İlhami Özatağ, Ali Aygören, Fatma Yelken, Muzaffer Çürük, Rüştü Akçakın, Yusuf Kayacık.

İzmir İl Başkanı Turan Arınç’ın da hakkını teslim etmek gerek.

Eski vekil, şu andaki İl Başkanı, Divan Başkanı olarak da tarihe geçti hiç kuşkusuz.

DP’nin Divan Başkanlığı.

Onurlu bir görev. Ve deneyimli siyasetçi Arınç’tan umut dolu sözler:

"DP tabanı hala yerinde. Canlı. Tabi biraz küllenmiş vaziyette. Ancak, sevgiyle üflersek yeniden alevlenecek. Türkiye’nin buna ihtiyacı var" .

Gözler DP’de. Diller de eski bir şarkı:

"Biraz kül, biraz duman / o benim işte...".

Baykal vefası

CHP’de çok gürültü koparılan İl Kongresi Kemal Karataş’ın zaferi ile sonuçlandı.

Aslında bir başka yoruma göre de; sonuç Baykal’ın vefası.

Öyle ya, zor dönemde görev alan Kemal Karataş kurda kuşa yem yapılmadı! Baykal Karataş’ı korudu kolladı.

Malum geçmiş dönemde "sinkaf"lı konuşmalar CHP’ye çok zarar verdi.

Bu yüzden de şimdi "yaraları sarma zamanı".

Partililerin ve vatandaşın isteği bu. Öyle sanıyorum ki; CHP bu mesajı aldı.

İzmir İl Kongresi’ne CHP Lideri Deniz Baykal damgasını vurdu.

Beklendiği gibi.

Bu arada "vefa" konusunda bir başka örnek de "kurultay delegeliği" listesinde yer almayan belediye başkanlarını Deniz Bey’in özel olarak listeye yerleştirtmesiydi.

Aziz Kocaoğlu, Muzaffer Tunçağ, Cevat Durak ve Ensari Bulut Baykal’ın isteği ile delege oldu. Aslında Deniz Bey’in İzmir kamuoyuna verdiği bir başka mesajda çok önemliydi:

"İzmir’in patronu benim".

Bu aslında AKP’nin çok istediği İzmir Belediye Başkanlığı seçiminde de Baykal’ın "akıl ve mantık" çerçevesinde bir seçim yapacağının göstergesi.

Yani, net tavır... Yani, halkın isteği... Yani, "Senin benim adayım" değil... Yani, "Temiz, güvenilir isim".

Bu mesajlar elbette önemli. CHP’de karışıklıklar biter mi? Bitmez.

Ama sular biraz duruldu mu? Evet; duruldu. Bir başka fırtınaya kadar.

Koltuk gitti kavga...

CHP Kongresi’nden bir başka not. Deniz Baykal konuşuyor. O sıra Aziz Kocaoğlu’na telefon geliyor ve dışarı çıkıyor.

Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, Aziz Bey’in yerinde. Gözlerinin içine baka baka Genel Başkanı’nı dinliyor.

Derken konuşması biten Kocaoğlu salona dönüyor.

Yerinde Abdül Batur. Salonda buz gibi bir hava. Batur yerine dönüyor. Dönüyor, ama...

Batur’un arkasından Başkan Kocaoğlu’nun bir bakışı var ki...

Bütün salon o bakışlara tanık oldu. Ne çok şey anlattı o bakış!

Ve ne yorumlar yapıldı sonrasında...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!