YILLAR önce Ege’nin çeşitli kentlerinde, bazı fırınlar ilginç bir yardım türü başlattı. Fırına gelenlerden dileyenler, aldıkları ekmeklerin karşılığından fazla para bırakıyordu. Artan para karşılğı ekmek, "Askıda" denilen yöntemle bir kenara bırakılıyor, ihtiyacı olanlar gelip oradan, sorgusuz sualsiz, alıyordu. Böylelikle yardım edenle, ihtiyacı olanların karşılaşmaması sağlanıyordu.
Konak Mecidiye Mahallesi Muhtarı, İl Genel Meclisi’nin CHP’li üyesi Yelda Atilla da Ramazan nedeniyle aynı yönteme başvurdu. Atilla her gün 25 pide ücretini fırına bırakıyor. Pideler, "Askıya alınıyor" ihtiyacı olanlar da gelip alıyor.
Her yerde uygulanmalı
Atilla, bu kampanya ile ilgili olarak, "
Komşusu açken, tok yatan bizden değildir anlayışını benimseyerek böyle bir kampanya başlattık. İnsanların sıkılmadan ve rahatsız olmadan bu yardımdan istifade edebilmesi için bu yolu seçtik. Bu yardım türünde en önemli nokta yardım edenle alanın karşılaşmaması" dedi.
Atilla, bu kampanyanın ramazan ayında ve sonrasında tüm İzmir’e yaygınlaştırılabileceğini de belirterek, "Böylelikle maddi durumu iyi olmayanların çeşitli ihtiyaçları karşılanabilir. Bu ekmek olabilir,
yemek olabilir, yada başka ihtiyaç maddeleri düşünülebilir" diye konuştu.
Hayırsever alıyor belediye pişiriyorAhmet BAYRAK / MUĞLA, (DHA)
MUĞLA Belediyesi Eski Garaj içinde kurduğu çadırda, 30 bin kişiye iftar yemeği veriyor. Yedi yıldır iftar çadırı kurduklarını belirten CHP’li Belediye Başkanı Osman Gürün, "Buraya belediye bütçesinden önemli para gitmiyor. Bir günlük maliyet 1500 YTL tutarında. Hayırseverler malzeme alıyor. Biz de pişirerek dağıtıyoruz" dedi. Gürün, "Muğla, sosyal ve dini değerlerine sahip bir il. Hayırseverler aylar öncesinden başvurarak çadırın günlük maliyetini karşılamak istediklerini belirtti. Çok sayıda hayırsever başvurduğu için aralarından 30 kişi belirledik. Diğerleri adına yardım paketi hazırlıyoruz. Yardım paketleri de ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyor" diye konuştu. Yaşlı ve hasta vatandaşları da unutmadıklarını vurgulayan Gürün, onların yemeklerini zabıta eşliğinde evlerine kadar teslim ettiklerini söyledi.
Oruç tutarak kilo vermek çok yanlışRamazan ÇETİN, (DHA)
DENİZLİ Devlet Hastanesi Beslenme ve
Diyet Uzmanı Dr. Zeliha Gökçe, kilo problemleri olanların oruç tutarak kilo vermeyi amaçlamalarının doğru olmadığını söyledi. Gökçe, oruç tutarken kilo kaybetmek yerine mevcut kiloyu korumanın daha doğru olduğunu belirtti.
Ramazan ayında oruç tutmak için vücut sağlığının buna elverişli olması gerektiğini kaydeden Dr. Zeliha Gökçe, uzun bir açlıktan sonra gelen hatalı besin seçimi, yetersiz sıvı alımı, sahur öğününün atlanmasının vücutta yorgunluk, halsizlik, mide ve bağırsak problemlerine yol açtığını ifade etti. Gökçe, özellikle kronik hastalığı olan kişilerin doktor kontrolü ve önerisine göre hareket etmeleri gerektiğini söyleyerek, "Kilo problemleri olanların oruç tutarak kilo kaybetmeyi amaçlamaları doğru ve başarılı bir tutum değildir. Gün boyu süren açlık ve günlük hareketlerin kısıtlanması metabolizma hızını yavaşlatacağından iftarda ve sonrasında tüketilen besinler ki bunlar genelde hazmı zor ve yüksek kalorili besinler olup, vücut tarafından daha hızlı depolama sürecinde olurlar. Bu nedenle Ramazan ayında kilo vermek yerine mevcut kiloyu korumak amaç edinilmelidir. Temel beslenme kurallarına uyarak besin seçiminde tercihler doğru besinlerden yana kullanılarak bu amaca çok rahat ulaşılabilir" dedi.
Top patladı duymadın mıÇiftçinin biri bağındaki üzümlerin yenildiğini görmüş. Bakmış ki, tilki ve çakallar bağa dadanmışlar. Bağ sahibi de ahırdan bir koyun kesip içine bomba yerleştirmiş bağdaki ağaca asmış. Tilki üzüm yemeye geldiğinde asılı koyunu görmüş, incelemiş ve içindeki bombayı fark etmiş. Karşıdaki ağacın gölgesine yatmış. Az sonra çakal gelmiş "Ooo, tilki kardeş koyun asılı sen burda yatıyorsun neden yemiyorsun" demiş. Tilki, cevap verir "ben oruçluyum"der. Çakal koyunu yemeğe başlamış ki, bomba birden patlamış. Çakal 10 metre uzağa yaralı düşmüş. Bu sefer tilki başlamış koyunu yemeye. Bunu gören çakal ağır yaralı gözlerini açıp tilkiye sormuş "hani sen oruçluydun neden bozuyorsun?" Tilki cevap verir "Az önce top patladı ya duymadın mı?"
Birlikte mutlu olmak (4)
Mutluluk ve huzurun 10 ilacına devam ediyoruz.
6Haya suyunu üzerine dök. Ahlaki bir kavram olan haya, utanma, kınanma endişesi ile kurallara aykırı davranmaktan kaçınma anlamına gelir. Peygamberimiz, "Haya, imandadır, insana ancak mutluluk kazandırır" buyurmuşlardır.
"Utanmıyorsan dilediğini yap" hadis-i şerif’i de hayanın kötülüklerden alıkoymada ne denli güçlü bir duygu olduğunu ortaya koymaktadır. Yüce yaratıcı, her organımız için bir haya perdesi yaratmıştır. Dil yalana alışmışsa doğruyu söylemez. Mide harama alışmışsa helali istemez. Böyle olan bir kişi de mutlu olamaz.
7Sevgi ateşinde kaynat Sevgi ilacı, birlikte mutlu olmak için olmazsa olmazlardandır. Sevgi bir ateştir, sürekli yakılması ve beslenmesi gerekir. Kainat nasıl boşluk kabul etmezse, gönül de kabul etmez. Eğer sen yüreğine sevgiyi doldurmazsan, onun yerine kin, nefret, haset, fesat dolar. Böyle kötü duygularla dolu bir kalbi taşımak insan için yüklerin en zorudur. Acımak sevgi değil, üstünlüğün ifadesidir. Hoşgörü ve bağlılık da sevgi değildir. Sevgi, değer vermektir. Peygamberimiz, "İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de gerçekte iman etmiş olmazsınız" buyuruyorlar.
8Şükür kadehine koy Şükür nimeti vereni düşünüp, nimeti itiraf ve ikrar etmektir. Allah’a lutfündan dolayı teşekkür etmektir. Şükretmek kişiye ulaşan bir iyiliğin, bir nimetin karşılığıdır. Kur’an-ı Kerim’e göre insanla Allah arasındaki ilişki O’na imanla başlar, sevgiyla gelişir, nimetlerine şükürle güzelleşir. Zenginliğe şükür infakla, sıhhate şükür hastayı ziyaretle, ilme şükür de onu başkasına öğretmekle gerçekleşir.
9Umut yelpazesiyle soğut
Bizim inancımızda ümitsizlik yoktur. Zümer süresinin 53. ayetinde "Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok affedici ve merhamet sahibidir" der. Allah ümit dağıtır, ümitsizlik değil. Allah’ın kapısı iyimserlik ve umut kapısıdır, kötümserlik ve umutsuzluk kapısı değil. Biz de bu yüzden hem umudumuzu kaybetmeyeceğiz, hem de umut dağıtacak ve Allah’ın kapısının adının umut olduğunu her zaman hatırlayacağız.
10Hamd kaşığı ile iç Hamd, sözlükte iyilik, güzellik, üstünlük ve erdemllikle övme manasına gelir. Terim olarak, bütün medih türlerini içerip sevgi ve tazimle Allah’a yönelen övgü ve şükrü ifade eder. Ne Türkçe, ne başka bir dilde "hamd" kelimesinin tam karşığı yoktur. Hamd Kur’an’a özgü bir kavramdır. Hamd, Allah’a aittir. Hamd’dır bizi iyimser yapan, herşeyin güzelliğini gösteren. Bizden daha fakir, daha zayıf kimselerle kendimizi kıyaslamak, bizi hamdetmeye sevk eder. Dinimizi hamdettiği gibi, yüzümüz de her an hamdetmeli. Yüzün hamdi tebessümdür, mutluluk ve huzurun gönülden yüze yansımasıdır. "İşte bu on ilacı eksiksiz kullanırsan hem bu, hem öbür dünyada mutluluğa erenlerden olursun" der doktorumuz.
İzmir Müftüsü
İbrahim ACAR