Besteler Eczacıbaşı’nı anlatır

Güncelleme Tarihi:

Besteler Eczacıbaşı’nı anlatır
Oluşturulma Tarihi: Aralık 16, 2006 20:39

İzmir’in yetiştirdiği ulusal bir değer olan rahmetli Dr.Nejat Eczacıbaşı, sanayiden kültüre, spordan sanata topluma hizmet vermek için didinen bir anıt adamdı. İKSEV’in anısına düzenlediği ulusal beste yarışması, toplumsal vefa duygumuzu simgeler.

Besteler Eczacıbaşı’nı anlatır
SABANCI Kültür Merkezi, ülkemize büyük hizmetler gerçekleştirmiş bir cumhuriyet işadamı ve aydını anısına sunulmuş vefa örneğine şahit oldu. "İzmir Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı"nın (İKSEV) düzenlediği ve seçici kurulu İlhan Usmanbaş, Yalçın Tura, Gürer Aykal, Rengim Gökmen, Turgay Erdener’den soluşan, "6. Dr. Nejat Eczacıbaşı Ulusal Beste Yarışması" konserini zevkle izledim. Barış Perker, Fazlı Orhun Orhon ile yarışan Berkant Gençkal, "Suite Trakia" isimli eseriyle seçici kurul, sanatçılar ve izleyicilerin oyuyla birinci seçildi.Şef Gürer Aykal yönetimindeki İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın icra ettiği yarışma eserlerini dinlerken, sevgili Nejat Bey’in yaşamı gözlerimden akıp gitti, salondaki varlığını hisseder gibi oldum.İKSEV’nin 1996’dan beri inançla sürdürdüğü bu yarışmalara 105 beste katıldı, bu senfonik kültürümüz için umut vericidir. Bu seneki yarışmaya katılan 21 besteciyi kutlarım. İKSEV’e, başkanları Filiz Eczacıbaşı Sarper’e, çalışmalarımızda bize daima yardımcı olan basın sorumlusu Sirel Ekşi’ye şükranlarımızı sunmak için kelime bulamıyorum. ANIT ADAMNejat Bey, benim için bir "anıt adamdı"!.. İzmirli, soylu, seçkin, babacan, aydın ve aydınlıkçı, girişken, Atatürk devrimlerini özümsemiş, sanatsever, kültürlü, sporsever ve hayırsever bir simgeydi."Eczacıbaşı" demek, öncülük ve kalite demekti. Ekonomide ve kültürde öncü olan Nejat Bey, daima kaliteli hizmet üreterek, ulusal ekonomimize ve kültürümüze inanılmaz katkılarda bulundu. O, Türkiye Cumhuriyeti’nin yaratmak istediği değerlerin bir bileşkesiydi, o yüzden anıt hizmetler, üretimlerle tarihe geçti. İzmir’de doğdu (1913) ve dünyaya açıldı. Sanayiden sanata yükselen rüzgardı, fabrika bacalarından basketbol potalarına, voleybol ağlarına uzanan köprüydü. Festival şarkılarından sinema günlerine atlayan şiirdi. 1993’te Amerika’da vefat ettiği zaman gözyaşlarımı tutamamıştım. Evvelki gece yarışma bestelerini dinlerken aynı duyguları yaşadım.ESKİ GÜNLEROna müthiş saygı duyardım. İstanbul’a gittiğim zaman Eczacıbaşı İlaç Fabrikası’na uğrayıp hatırını sormak, o çatı altında kardeşi sevgili Şakir Eczacıbaşı ve Ali Gevgilili ile buluşmak, İzmir Festivali’nin Efes Antik Tiyatrosu açılışlarında sahneye inip, konser öncesi konuşmasını yapmak için kravatını düzeltirken, onun öpülesi elini sıkıp, "İzmir’e hoş geldiniz efendim" demek, benim için ayin gibi bir şeydi. Eczacıbaşı takımlarının spordaki başarılarında, yeni piyasaya sürülen bir Eczacıbaşı ilacında, kordelası cumhurbaşkanı tarafından kesilerek açılan yeni bir Eczacıbaşı fabrikasında, Eczacıbaşı damgası taşıyan sanat ve kültür etkinliklerinde, sanki kendimden parça bulur, bu büyük imajdan kendime de pay çıkarırdım.Çünkü ben, bu büyük İzmirli Türk ailesinin kitabını yazmıştım. 1885’te İzmir’in İkiçeşmelik semtinin Tuzcu Mescidi Sokağı’ndaki 27 numaralı iki katlı büyük bir evde güneş gibi doğan "Süleyman Ferit Eczacıbaşı"dan başlayıp, günümüze kadar bu ailenin hizmetlerini araştırarak gözler önüne sermiştim. "Eczacıbaşı Vakfı" tarafından basılan 1986 tarihli "Bir Kent Bir İnsan" isimli kitabımda, İzmir’in hayırseverlik sembolü Süleyman Ferit Eczacıbaşı ve 6 evladı, Nejat, Kemal, Melih, Vedat, Haluk ve Şakir’in mücadele ve hizmet dolu hayatlarını anlatmak ve yazılı tarihe emanet etmek, yazarlık hayatımın onurlu görevlerinden biri olmuştu. Bu görevi bana, rahmetli Nejat Bey, armağan etmişti."Eczacıbaşı" kavramının içinde benim de hücrelerimden biraz parça vardı sanki. İşte bu yüzden 6. Dr. Nejat Eczacıbaşı Ulusal Beste Yarışması’nda gözlerim ıslanmadı değil!..Filiz Eczacıbaşı Sarper amcasını hiç aratmadıİzmİr’in sembol hayırseverlerinden Şifa Eczanesi sahibi "Süleyman Ferit Eczacıbaşı’nın 6 oğlundan biri olan rahmetli Kemal Eczacıbaşı’nın kızı Filiz Hanım, İzmir’de doğdu ve İzmir Amerikan Kız Koleji’ni bitirdikten sonra koreoloji eğitimi için İngiltere’ye gitti.1975 yılında Londra Collage of Choreology Yüksek Bölümü’nü bitiren Sarper, yurda döndükten sonra İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nde sahnelenen Sait Sökmen’in Kurban isimli balesini Benesh Dans Notasyonuna geçirerek, Londra’daki Uluslararası Koreoloji Kütüphanesi’ne kaydettirdi. Eser, koreoloji kütüphanesindeki ilk Türk eseri olup, Sarper’e "A.I.Chor" unvanını kazandırdı.Bale sanatIna katkI1977 yılından başlayarak üç kez Dünya Koreolojistler Toplantısı’nda ülkemizi temsil eden Sarper, çalışmalarını 1980 yılına kadar İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nde sürdürdü. Valpurgis Gecesi, Mezuniyet Balosu, Oluşum, Harika Mandrarin, Anılar, Kavak Yeli, Balanchine Armağan isimli yapıtları yazdı. Patenciler ve Geselle balelerini Benesh Dans Notasyonu’nda sahneye uyarladı. 1985’te kurulan "İzmir Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı’nın (İKSEV) kurucuları arasında yer alarak Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Eczacıbaşı’nın vekilliğini yaptı. 1993 yılında Nejat Eczacıbaşı’nın vefatı üzerine İKSEV Başkanlığına seçildi, halen bu görevi sürdürmektedir.Beste yarIŞmasIAmcasının vefatından sonra onun anısına ulusal beste yarışmaları düzenleyeren Filiz Eczacıbaşı Sarper, Ege’nin en önemli sanat festivalini yaşama geçiren İKSEV’i bilinçle ve titizlikle yöneterek haklı saygınlık kazandı. Amcasının izinden giderek, hizmetlerinin en önemli aşamalarını yaşayan Filiz Hanım’ın kentimize ve bölgemize daha nice üstün hizmetler gerçekleştireceğine inanıyoruz.Filiz Sarper’e şükran duymalıyız4.İzmir Festivali tanıtım toplantısında Vakıf Başkanı Dr.Nejat Eczacıbaşı ile yardımcısı Filiz Eczacıbaşı Sarper’i, Bülent Akkurt ve Tuncer Olcay ile birlikte görüyoruz. Nejat Bey, örnek insandıEczacıbaşı Holding kurucusu Dr. Nejat Eczacıbaşı (1913-1993), ülkesinin ekonomisinden kültürüne nice hizmetler gerçekleştirmiş bir anıt insandı.İKSEV’i yürekten alkışlıyoruzKültürpark’taki Park Restoran’da düzenlenen "İzmir Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı’nın (İKSEV), 16.12.1985 günü gerçekleşen vakıf senedi imza töreninde, kurucu heyet kentin kültürel geleceğini alkışlıyor. Soldan itibaren, rahmetli Dündar Soyer, rahmetli Dr. Nejat Eczacıbaşı, rahmetli Turan Muşkara, Hanri Benazus, İzmir Valisi Vecdi Gönül (şimdi Milli Savunma Bakanı), Güman Kızıltan, Reha Tanör ve eşi.
Haberin Devamı

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!