Ulaş SAĞ
Oluşturulma Tarihi: Ocak 16, 2007 00:13
Alioum Boukar gibi bir ustadan eldivenleri kapıp 8 hafta siyah-beyazlı ekibin kalesini koruyan Atilla Özmen, ’’Kendime ’kaleci' diyemem. Hala kaleci adayıyım. Henüz 18 yaşındayım. Bu yaşın bir kaleci için, yeni doğmuş bebekle eşit olduğunu düşünüyorum’’ dedi.
Sezon başında transfer yaparken zirve iddiasıyla yola çıkan Altaylı yöneticiler kaleyi futbolseverlerin Samsunspor’dan tanıdığı Kamerun Milli Takımı'nın eski file bekçisi Allioum Boukar'a emanet etti. Ancak tribünlerle yıldızı bir türlü barışmayan usta kaleci bir anda kendisini kulübede bulurken, pek çok Altaylının bile adını ilk kez duyduğu Atilla Özmen isminde 18 yaşındaki bir genç eldivenleri giydi. Tam sekiz maç aralıksız kaleyi koruyan ve performansı ile U 19 Milli Takımı'na çağırılan bu genç adam, öyküsünü ve hedeflerini DHA'ya anlattı:
Genetik bir olay’’Pek çok kalecinin yetiştiği bir memleketten geldim. Geçmişte Altay ve
Galatasaray'da oynayan Hayrettin Demirbaş gibi Ayvalık'ın beldesi Küçükköy'denim. Dayım İsmail Varol da kaleciydi. Altay'da profesyonel olduktan sonra 17 sene kalecilik yaptı. Onlar gibi ben de Küçükköy Belediyespor'da futbola başladım. Kalecilik bizde genetik bir olay. Çünkü minik takıma girdiğim günden beri başka hiçbir mevkide oynamadım.
İnegöl’de yapamadımKüçükköy Belediyespor'un (B) Genç Takımı ile 2002-2003 sezonunda Türkiye altıncısı olduğumuz dönemde göze batmıştım. O sezon İnegölspor beni istedi. Henüz 15 yaşında olmama rağmen kabul ettim. İnegölspor'un (A) Takımı'nda forma giyecektim. Ancak yaşım çok küçük olduğu için zorlandım. Profesyonel sözleşme imzalamadan geri döndüm. Daha sonra Altay'a geldim. Geçen sezon devre arasında profesyonel mukavele yaptım.Altay'da olaylar benim için çok çabuk gelişti. Geçen sezon sadece (A) Takım'la antrenmanlara çıkıyordum. Bu sezon başında ise üçüncü kaleci olup olmayacağım tartışılıyordu. Çünkü Alioum'la birlikte bir file bekçisi daha alınması söz konusuydu. Böyle bir ortamda, ligin en kritik döneminde kendimi kalede buldum. Üst üste sekiz maç Türk Telekom Lig A'da forma giydim. Bu kadar kısa sürede bunların olacağını hayal bile edemezdim.
Önümde uzun yol varŞu ana kadar gösterdiğim performansı iyi buluyorum. Takıma güven verdiğimi düşünüyorum. Ancak henüz kendime ’kaleci' diyemem. Hala kaleci adayıyım. Henüz 18 yaşındayım. Bu yaşın bir kaleci için yeni doğmuş bebekle eşit olduğunu düşünüyorum. Belki emekleme dönemini geçtim, yürüyebiliyorum. Ancak koşuyorum dersem yanlış olur. Önümde kendimi geliştirmem için uzun bir yol var. Sürekli oynayarak her geçen gün üzerine koyacağım.
Hayalim milli formaYaptığım çıkışın insanların dikkatini çektiğini biliyorum. Kendime göre hedeflerim var. Öncelikle Ümit Milli Takım formasını giymeyi çok istediğimi belirtmek isterim. U 19 Milli Takımı'na çağrılarak bu yolda ilk adımı attım. Altay'la 2011'e kadar mukavelem var. Bu dönemde hakkımda çıkan transfer dedikoduları bir kulağımdan girip ötekinden çıkıyor. En az üç yıl daha Altay forması giyip, maksimum seviyede transfer yapmak isterim.
Casillas değil BuffonGenç yaşta kaleye geçmemden dolayı herkes bana Casillas benzetmesi yapıyor. Ancak benim favorim İtalya Milli Takımı ve Juventus'un kalecisi Buffon. Türkiye'de en beğendiğim kaleci ise Rüştü. Alioum ağabey de çocukluğumdan beri beğendiğim bir kaleciydi. Onunla yan yana oynamanın heyecanını yaşarken, onun yerine kaleye geçtim. Kendisinin de bana bu konuda büyük desteği oldu. O inanılmaz bir takım arkadaşı.
Yeni bir sayfa açıyoruzTakımımızda arkadaşlık süper. Bence ikinci yarıda yeni bir sayfa açacağız. Gerçek hedefimiz olan ilk altıya girmek için elimizden geleni yapıp, rakiplerimizin alacağı sonuçlara göre zirve yarışını yoklayacağız. İlk yarıda taraftarlar tarafından tribünlere çağırılmak benim için çok büyük gurur oldu. Ben de elimden gelenin en iyisini yaparak bana verilen bu olumlu desteğin aynı şevkle sürmesini sağlayacağım.’’