Güncelleme Tarihi:
Prof. Dr. Ali Bardakoğlu'nun 'Dini Bilgi ve Günümüzde İslam Algısı'nı tartıştığı konferansını; Rektör Galip Akhan, Rektör Yardımcısı İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. İbrahim Kocabaş, Prof. Dr. Turan Gökçe, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Demir, Rektör Danışmanı Taha Aksoy, Çiğli İlçe Müftüsü Ahmet Hamdi Başpınar, Genel Sekreter Gülten Gültekin, akademik ve idari personel, müftülüklerden gelen din görevlileri ile çok sayıda öğrenci takip etti.
DİNİN DEVREYE GİRMESİ
Dini ilgilendiren konulara değinen Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, konu ve içeriği sonuç açısından örneklerle aktararak açıklık getirdi. Prof. Dr. Bardakoğlu, "Yolunda giden bir alışveriş dini hiç ilgilendirmez. Ama bir alışveriş artık sömürüye dönüştüyse, zulüm aracı olduysa, kandırma, aldatma varsa, zengin olan diğerini eziyorsa işte o dini ilgilendirir. İnsanların nasıl alışveriş yapacağı değil, alışverişin hakkaniyeti, vicdana uygun olması dini ilgilendirir. Bir insanın nasıl evlendiği, kimle evlendiği, genç mi yaşlı mı olduğu dini ilgilendirmez. Ama aile hayatı çekilmez bir hayata dönüşmüş, kadın zulüm görüyor, çocuklar mağdur oluyorsa, o dini ilgilendirir. Din sadece metafizik açıdan düzeltme yapar" dedi.
"KURAN'IN ŞİFRELERİNİ ÇÖZEN ARA OTORİTERLER ÇIKTI"
Hayattan kopuk bir dini ilimin düşünülemeyeceğini söyleyen Prof. Dr. Bardakoğlu, bu bilgiyi de toplumdan bağımsız, masa başından üretmenin mümkün olmadığını belirtti. Günümüzde dini ilimlerin dilinin değiştiğine işaret eden Prof. Dr. Bardakoğlu, Kuran'ın artık bir şifre kitabıymış gibi bir algı yaratıldığını aktardı. Prof. Dr. Bardakoğlu, "Bu yüzyılda öfkeli bir dini ilim ürettik. Kurân-ı Kerim'i artık ilahi hitap, ilahi muradın toplumla diyalektik ilişkisi gibi görmenin yerine gizemli bir kitap, her şey hakkında ipuçları içeren kitap gibi algıladık. Fizik, kozmoloji, astronomi ne varsa Kurân-ı Kerim'in harfleri içinde aradık. Öyle olunca da bu gizemli algısı birçok insanın bu yolda araya girip, ara otorite olmasına yol açtı. Bu Kurân'ın şifrelerini çözen, harflerinden binlerce anlam üretme iddiasını taşıyan anlayışı kendiliğinden besledi. Allah'ın kelamında olmayanları ona yükledik" diye konuştu.
"GÜNÜMÜZDEKİ DİNİ CEMAAT BİÇİMLERİ İSLAM ALGISINI TAHRİP EDİYOR"
İslam'ın geleneğindeki Sufi düşünce, tasavvuf zenginliği ile günümüzdeki tarikat, dini cemaat örgütlenmesinin neredeyse hiç münasebeti olmadığını kaydeden Prof. Dr. Bardakoğlu, bu yapıların belli argümanları kendi örgütlenme ve kendi yolları için yapı taşı olarak kullandığını vurguladı. Prof. Dr. Bardakoğlu, "Günümüzdeki tarikat örgütlenmeleri ve dini cemaat biçimlerinin İslam algısını da tahrip edecek tarzda sorunlu bir bilgi üretim metotlarına sahip olduğunu ve bu yüzyılda hep sorunlu geldiklerini söylemek durumundayım. Sufi düşünce mümkün olduğu kadar deruni, bireysel dindarlığı besleyen bir kaynak iken; günümüzdeki tarikat örgütlenmeleri ve dini cemaat biçimleri daha dünyevi ve ekonomik örgütlenmeler şeklinde ortaya çıkıyor. Bunlar akidevi açıdan, dinin usulleri açısından, dinin bilgi kaynakları açısından ciddi sorunlar içeriyor. Bu sorunlar, işin içinde dindarlık olduğu için, şekli görüntüler insanlarda bir etki meydana getirdiği için, zaman zaman da siyasi olarak her İslam ülkesinde bunlar himaye gördüğü için konuşulamaz oluyor. Dini bilgi bu kanalla yıpratılıyor" diye konuştu.
GÜNÜMÜZ İLAHİYATÇILARINA ELEŞTİRİ
Günümüzde ilahiyatçıların dini bilgiyi aktarırken ki söylemlerine eleştiride bulunan Prof. Dr. Bardakoğlu, eski bilginlerin bu konuda hassas olduklarını söyledi. Prof. Dr. Bardakoğlu, "Eski bilginler, kendi görüşlerini söz, tercih, görüş diye sunarlardı. Şimdi dikkat ederseniz günümüz ilahiyatçı, din adamları Allah'ın görüşleri ile kendi görüşlerini ayırma zahmetinde bile bulunmuyor. Biraz dikkatsizseniz hepsini Allah söylemiş zannediyorsunuz. Ehli rey geleneğini koruyamadık. Bireysel inisiyatif ve ilahi bilgi, Kurân bilgisini ayırma özeni giderek zayıfladı" dedi.
FETVA ENFLASYONU
Dini bilgiyi kavrama açısından ne yapıldığı sorusunun sorulması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Bardakoğlu, İslam alimlerine çok büyük görevler düştüğünü belirtti. Prof. Dr. Bardakoğlu, "Her kafadan fetvanın çıktığı, uluslararası ilişkilerin fetvalarla belirlendiği bir İslam dünyası olamaz. Katline fetva, küfrüne fetva, ölümüne fetva, ortada bir fetva enflasyonu var. Bu kadar düzensiz bilginin ortalıkta dolaştığı, serbest pazar anlayışıyla dini bilgi üretilemez. Dini bilginin kendine göre usülü, haysiyeti vardır. Ama sabah kim erken kalkarsa din adına bir şeyler söyleme ihtiyacı duyuyor. Allah dedi ki, İslam dedi ki, İslam'da... diye başlayan cümleler kullanıyorlar. Böyle başlayan cümlelerin her kelamında Allah'ın bir beyanının olması lazım. Kendi düşüncelerimize de İslam'da diye kullanarak bir gaflet içinde olabiliyoruz" dedi.
Konferansın sonunda Rektör Prof. Dr. Galip Akhan, Prof. Dr. Bardakoğlu'na teşekkür plaketi takdim etti.