Anneler, kızlar... Vatanı kurtarın

Güncelleme Tarihi:

Anneler, kızlar... Vatanı kurtarın
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 12, 2007 19:57

Şehit Gazeteci Hasan Tahsin, tıpkı Mustafa Kemal Paşa gibi Selanikliydi.. Aynı sokaklarda yetiştiler, hatta aynı okullarda okudular. İngiliz ajanları Buxton Kardeşleri Bükreş'te vurduktan sonra hapse düşen Hasan Tahsin'in hapisten kızkardeşlerine gönderdiği mektuplar, ibret verici vatan destanları gibidir!

Anneler, kızlar... Vatanı kurtarın
13 MAYIS.. Düşman savaş gemileri, inanılmaz bir vahşet ve istila arzusu ile İzmir'e doğru yönelmektedir.. 5-12 Mayıs'ta Paris'te toplanan Amerika Başkanı Vilson, İngiltere Başbakanı Lloyd George, Fransa Başbakanı Clemenso ve İtalya Başbakanı Orlando, (tıpkı günümüzde Irak'a çullandıkları gibi), Türkiye'yi tarih sahnesinden silme kararı almışlardı. İzmir ve çevresini Yunanlılara veren Emperyalizm'in temsilcileri, savaş gemileri desteğinde Yunan Ordusunu İzmir'e taşıyan katiller donanmasına kumanda etmekteydiler.. İki gün sonra 15 Mayıs sabahı, İzmir sahillerinde askeri işgal başlayacaktı..Bu yüzde emperyalist donanmanın denizde ilerlemekte olduğu bu 13 Mayıs tarihini, tam 88 yıl sonra ibretle hatırlıyoruz.. Bu dehşet verici savaş makinesine, işgalin başladığı saatlerde Konak Meydanı'nda ilk kurşunu atarak şehit olan Gazeteci Hasan Tahsin'i, bir kez daha bağrımıza basıyoruz.. Onun öncelikle "Vatan ve Namus" deyişini gözyaşlarıyla kutluyoruz..EMPERYALİZM'E DİRENİŞEmperyalizm, Türk halkını tarihten silmek için elinden geleni yapmıştır.. İzmir'in Yunanlılara verilişi, Anadolu'nun dört köşesinin işgali, doğuda Ermenistan ve Kürdistan kurma girişimleri, Sevr haritalarıyla Türk'ü Anadolu bozkırlarında boğma niyetleri, padişahı ve irtica cephesini kukla gibi kullanarak, elde ettiği satılmış politikacı, paşa, molla, aydın, gazeteci, yazar ve işadamlarıyla vatanı parselleme eylemleri; Emperyalizm'in Türk halkını yok etmek için sahneye koyduğu senaryolardı.Ama halkımız, bu hesapları yerle bir etti!"Mustafa Kemal Paşa" öncülüğünde dillere destan bir kurtuluş savaşı gerçekleştiren Türk halkı, başta ilk kurşunu atan "Hasan Tahsin", kuvayı milliyesi ile efesi, kızanı, seymeni, Mehmetçiği ve milyonlarca vatansever bağımsızlık savaşçılarıyla, ama en önemlisi, savaşın en önünde erkeği ile birlikte savaşan "Kara Fatma" örneği kadınlarıyla, bu aşağılık Emperyalizm haydutunu, 9 Eylül 1922'de İzmir'den denize döktü.. Süpürdü sildi!Bizim kurduğumuz "cumhuriyetin" ve yaptığımız "devrimlerin", en birincil özelliği bir şanlı kurtuluş savaşının doğal sonucu olmalarıdır. Satılmışlar, bunu nasıl anlasın?İBRET VERİCİ MEKTUPVatanımızı bölmek isteyen İngiliz ajanları "Buxton Kardeşler"i, 12 Ekim 1914 günü Bükreş'te vuran ve kalebentliğe mahkum olan Hasan Tahsin'in hapishanesindeki hücreden kızkardeşlerine gönderdiği mektuplar arasından seçtiğim 16 Şubat 1915 tarihli bir mektup, gönlü daima vatanı için çarpan bir vatanseverin duygularını pek güzel ifade etmektedir: (Bu 13 Mayıs günü, şehit edilmesinin 88. yıldönümünden iki gün önce, Hasan Tahsin'e rahmet diliyor ve onun peşinden gidecek olan tüm vatanseverlerin alınlarından, öncelikle analarımızın, kızlarımızın, hanımlarımızın mübarek ellerinden öpüyorum.)"- Kızkardeşlerim, hanımlar!.. Muhterem bir kardeşimden Kızılay merkezine devam ve elişlerinde çalıştığınızı öğrendim. Hizmetinizi tebrik ederim. Memleketimizin en hassas ve yüksek tabakasına mensup hanımlarımızın; insaniyet, merhamet ve şefkat ocağı Kızılay'a gösterdikleri ilgi ve gayrete sizlerin katılması büyük takdir gerektirir.Anneler, kızlar, vatanı koruyun, kurtarın!. Var gücünüzle çalışınız.. Büyük bir vatan sevgisi uğruna savaş alanlarında yaralanan mücahitlerin sargılarını hazırlayınız. Çamaşırlar dikiniz. Öksüzlerin, dulların ihtiyaçlarına lazım olan eşyayı tedarik ediniz ki, ateş, ölüm önünde duran erkeklerinize, istirahat ve kalp huzuru ile itimat telkin edilebilsin. Ve zaferden başka kaygıları, memleketin kurtuluş ve bağımsızlığını şan ile korumaktan başka endişeleri kalmasın. Benim burada tüm arzum, hayatımızı feda etmekten çekinmeyeceğimiz vatanımızın kurtuluşudur!.. Ailemiz efradına selamlar.."NOT: Hasan Tahsin, 1914 sonbaharı-1916 kışı arası Bükreş Hapishanesi'nde kaldı. 1. Dünya Savaşı şartlarında Bükreş'e giren Osmanlı-Alman kuvvetleri, onu kurtardılar. Böylece 15 Mayıs'ta İzmir'de şehit edilmesiyle noktalanacak olan yaşamının son ateşli üçü yılı başladı... Allah, gani gani rahmet eylesin.. Allah, Emperyalizm'e karşı direnecek Türk vatanseverlerini, yurtseverlerini, Atatürkçülerini eksik kılmasın!Kızkardeşi Melek Hanım, Karşıyaka’da yaşadıGazeteci Hasan Tahsin, resimde kızkardeşi Melek Hanım ile birlikte görülüyor. Melek Hanım yaşlılığında Karşıyaka'da yaşadı ve orada öldü. Sağlığında tarafımıza hala yayınlanmamış çok önemli gizli belgeler veren Melek Hanım'a rahmet diliyoruz.Zamanı geldiği için:YENİDEN ATATÜRKzamanı geldi,yeniden kuvayı milliye*yeniden maşatlık, sultanahmetve reddi ilhak..yeniden amasya, erzurum, sivasve milletin meclisi..birinci, ikinci inönü ve sakaryadumlupınar ve büyük taarruz..devrimler, fabrikalar, bilim, uygarlıkve ulusal birlik.*ve yeniden vatanve yeniden istiklal marşıve bayrak,türkiye, türkiye..*zamanı geldidurma haykır"yeniden atatürk" diye..bak, şehitler bile ayaklandıkavuş artık, barış ve bağımsızlığa..türkiye.. türkiye..YAŞAR AKSOY(Varlık Dergisi, Kasım 1980)
Haberin Devamı

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!