Güncelleme Tarihi:
İZMİR’de korku dolu günler yaşanmasına neden olan seri cinayetlerin zanlısı Hamdi Ayri’nin yaşamı ve kurbanlarının hikayeleri, konuşulmaya devam ederken, ilginç ayrıntılara yenileri eklendi. Katil zanlısı Hamdi Ayri’nin cezaevine girmesiyle ve üç günde yaşanılanlarla insanının kanını donduran süreç, her saniye ortaya çıkan yeni bilgilerle sıcaklığını koruyor. Zanlı Hamdi Ayri’nin her cinayeti işledikten sonra bir şekilde olay yerlerine gidip polislerin çalışmalarını uzaktan izlediği öğrenildi. Ayri son cinayeti Mustafa Has’ı öldürdükten sonra ise, Kemeraltı Çarşısı’na girdi, ancak tarihi çarşının dar ve karanlık sokaklarını karıştırınca tekrar olay yerine geldi ve soğukkanlılığını koruyup izini kaybettirdi. Ayri’nin, kimliğinin tespitinin ardından her yerde aranmaya başladığı, gece saat 24.00’e kadar nerede olduğu tespit edilemediği, kurbanlarından üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla’dan gasp ettiği cep telefonundan kardeşini arayınca yakayı ele verdiği ortaya çıktı. Şu an Buca Kapalı Cezaevi’nde tek kişilik hücrede tecrit altında tutulan Hamdi Ayri’nin evinden ele geçirilen, iki yıl önce çekilen vesikalık fotoğrafı ise çöküşünü gözler önüne serdi. Kendisini uyuşturucuya alıştırıp, terketmekle suçladığı eski sevgilisinden önce oldukça sağlıklı görünen Hamdi Ayri’nin daha sonra saçları döküldü, zayıfladı.
ESRA’NIN ACI KADERi
Kurbanlardan bankacı Esra Yaşar da telefon kurbanı oldu. Yaşar’ın ziyaret ettiği teyzesinin evinde kalmak için izin almak amacıyla babası İsmet Yaşar’a telefonla aradığı ancak telefonun açılmadığı öğrenildi. Esra Yaşar, babasına ulaşıp teyzesinde kalacağını söyleyemeyince evine doğru giderken kurşunun hedefi oldu. Esra Yaşar, seri katilin ilk kurbanı olmuştu.
Tabancayı 10 liraya temizletti
Ayri’nin, ayrıca, cinayetleri işlemeden önce Balçova’daki bir silah tamircisine gidip tabancasını temizlettiği, karşılığında da 10 TL para verdiği saptandı.
Tabanca 100 yıllık
Katil zanlısına ulaşılmaya çalışılırken, her ayrıntıyı dikkate alan polis, ikinci cinayetin ardından 7.65 milimetre çapında olduğunu belirlediği tabancanın peşine düştü. İzmir’de, bu çapta kayıtlı ruhsatlı bin 475 tabanca tespit edildi. Uzmanların incelemelerinde, tabancadan çıkan mermi çekirdeğinin, 1910-1920 model bir tabancadan çıkmış olabileceği belirlendi. Bu yıllara ait iki tabanca bulundu, sahipleriyle görüşüldü, ancak onların olmadığı saptandı. Zanlı Hayri Ayri’den ele geçirilen tabanca ise, polislerin düşündüğü gibi 1910 yılına ait Belçika Browning marka olduğu ortaya çıktı. Emniyet yetkilileri, kamuyounda merak uyandıran, suç aleti tabancanın çalınmasından yola çıkılarak zanlıya ulaşılmasının, daha zor ve zaman alacak bir durum olduğunu dile getirdi.