"Aday olunca mı aklınıza geldi"

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün Bornova Erzene mahallesinde İZSU Şişeleme Fabrikası temeli törenle atıldı. Törene CHP İzmir milletvekilleri, CHP’li ilçe belediye başkanları, CHP İl başkanı Bedri Serter’in yanısıra ilçelerden kalkan araçlarla taşınan partililer ve vatandaşlar katıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 1 Kasım Genel Seçim sürecinde ilk kez seçim, Ak Parti iktidarı ve Ak Parti milletvekili adayı eski bakan Binali Yıldırım’la ilgili konuştu. 7 Haziran seçimleriyle ilgili değerlendirmeyle konuşmasına başlayan Kocaoğlu, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını seçimde bir karar verdiğine dikkat çekti. Kocaoğlu, "Seçmen, ’Biz 13 yıllık tek parti iktidarında yorulduk farklı mahsurlar gördük. Biz ülkenin bir müddet koalisyonlar yönetilmesini bu gidişin toparlanmasını, disipline edilmesini istiyoruz’ diye karar verdi. Bu milli iradenin 78 milyon vatandaşının kararıdır. Bu karara sonuna kadar saygı duyup bu mesajı okuyup ona göre karar almak gerekmektedir. Ama süreci hep beraber yaşadık. Süreç dayatma, süreç yeniden seçime gitme. Süreç milletin devlete verdiği olanakları kullanarak tek başına yeniden iktidar olmak olarak karşımıza çıktı. 7 Haziran’dan sonra terör belası ile karşılaştık. Hepimiz huzursuzuz. Her partiye oy veren huzursuz. Hepimizin morali bozuk. Çünkü çok büyük kaostan geçiyoruz. Bugüne kadar Cumhuriyet’i kuranlar, Atatürk başta olmak üzere öyle bir yapı koydular ki, 5 sene öncesine kadar ’Yurtta sulh cihanda sulh’ ilkesine sadık kalarak bölgemizdeki tüm çekişme belaları, hesapları püskürtüldü. Ama 13 yıldır iktidarın bakış açısı ülkeyi bu kaos ortamına sokmuştur. Suriye politikasında zigzagları geliş gidişleri basında izliyorsunuz" dedi.

"GELSİN ELİNDEN TUTUP FUARİZMİR’İ GEZDİREYİM"

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İZSU Şişeleme Fabrikası temel atma töreninde eski bakan Ak Parti İzmir milletvekili adayı Binali Yıldırım’ın son haftalarda İzmir Büyükşehir Belediyesi ve kendisiyle ilgili yaptığı açıklamalara sert yanıt verdi. Polemiğe neden olmamak için bir kısmını yazılı bir kısmı da spontane olarak yaptığı konuşmada Kocaoğlu, "Sayın aday İzmir’e gelir gelmez barış ve hoşgörü mesajları vermeye başladı. Bu özlediğimiz siyasi anlayış adına hepimizi sevindiren umutlandıran güzel bir gelişme. Örneğin, ’Allah rızası için şu kentin işlerini seçim malzemesi yapmayalım’ sözlerinin altına ben de imza atarım. Ancak bunları söylerken insan ister istemez biraz sammiyet arıyor. Bir yandan ’Allah rızası için şu kentin işlerini seçim malzemesi yapmayın’ diyeceksiniz. Diğer yandan her fırsatta bu kentin yerel yönetimine vuracaksınız. Kentin son dönemdeki önemli projelerinden biri olan fuarizmir’i her fırsatta karalamaktan geri durmuyor. Cumhuriyet tarihinde hiçbir hükümet veya belediye fuarizmir bir projeyi tek başına veya birleşerek yapmamıştır. Arazinin alınmasından binanın bitirilmesine kadar 400 milyon TL harcayarak, kent ve ülke ekonomisinin gelişmesine bağışlanmıştır. Sayın aday fuarizmir açıldığında ’bu fuar ESBAŞ’ın gölgesi altında kalıyor’ açıklaması yaptı. 1 Kasım seçim çalışmalarında çevreyolundan Üçkuyular’a giderken kafasını kaldırıp bakarsa neyin gölgesinde kaldığını çok iyi görecektir. Sayın aday fuarizmiri hiç gezmemiş. Hiç gezip görmediğin tesis hakkında nasıl böyle önyargılı olabiliyorsunuz? Sayın aday gelsin elinden tutup herkesin gururla bahsettiği fuarizimiri ben gezdireyim" dedi.

ELİMİZİ TUTMAK ADAY OLUNCA MI AKMINA GELDİ

Başkan Kocaoğlu, Binali Yıldırım’ın "İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Körfez ÇED raporu yeterli değil. TCDD ile Büyükşehir’in kapsamlı bir çalışma yapmazı lazım" sözlerini büyük bir şaşkınlıkla okuduğunu gözlerine inanamadığını söyledi. ÇED başvurusunu 15 Mayıs 2013’de, 29 ay önce yaptıklarını belirten Kocaoğlu, "Raporun yetersiz olduğu, sayın adayın şimdi mi aklına geliyor? Niye iki yıldır elimizi tutup ilgili bakanlıklarda sorunun çözüm için çaba göstermedi? Elimizi tutmak aday olunca mı aklına geldi? Sayın adayın İzmir’in projelerin takip etmesi için illa ki yeniden aday olması mı gerekiyor? Neden daha önce bunu yapmadı? Ya da Cumhurbaşkanı ve hükümet üzerinde gerekli ağırlığı varken şu anda neden yapmıyor? Neden 1 Kasım sonrasını bekliyor? Sayın aday İzmir’deki toplantılarında tüm imkanlarını kullanacağını söylüyor. Bu cümlenin açılımı ’bugüne kadar bütün imkanlarımı kullanmadım’ demektir. Ardından da ’bundan sonra Ankara’da sorunları çözümü benim. Bu sefer ben varım’ diyor. 2002’den 2014’de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı adayı oluncaya kadar ve en uzun süreli Ulaştırma Bakanı iken ve bu hükümetin en yatırımcı bakanı ikin siz bunları neden yapmadınız?" dedi.

2011 yılından bu yana Ankara’da çaldığı her devlet kurumu kapısında, her bakanlıkta, genel müdürlüklerde hep Binali Yıldırım’ın adının kendisine verildiğine dikkat çeken Kocaoğlu Yıldırım’a seslendi. Kocaoğlu "İzmir’deki projelerin onayı için sizi adres gösteriyorlardı. Ben de size ’herkes böyle diyor, artık projeler için Ankara’ya gitmeye gerek yok. Yetkili siz olduğunuza göre siz takip edeceksiniz’ dedim. Güldünüz. Ama bugünkü cümlelerinizden anlıyorum ki İzmir’in sorunları ile yeni ilgilenmeye başlamışsınız. Bu ciddi bir çelişki değil mi?" dedi.

BUNU BÜROKRATA YAPTIRAN KİMDİR? HANGİ ZİHNİYETTİR?

Binali Yıldırım’ın kendisi için söylediği "Başkan’ın elinden tutup dolaştıracağım" cümlesini öncelikle şık bulmadığını belirten Kocaoğlu, "Keşke onun yerine ’başkanla İzmir için elele vereceğiz’ deseydi. Daha şık olurdu. İzmir’in kimliğine, güzel insanlarına, İzmir’in iklimine böylesi bir söylem çok daha yakışırdı" dedi. Yıldırım’ın İzmir’in yenen haklarını, bekletilen, onaylanmayan projelerini görmezden gelip, mazaret üretildiğini söylerine tepki gösteren Kocaoğlu, "İskelelerle ilgili taleplerine yıllardır muhatap bulamadık, mezarlık ve itfaiye için istediği tahsislerle ilgili yanıt alamazken, mezarlık yapmak için arazi kamulaştırırken, İzmir’in raylı sistem projelerinin yatırım programına alınmazken, yeni fuar alanı kavşağına yıllarca amaçlı olarak izin verilmezken gerekçe üretmek çok kolay. Körfez ÇED’inde 2-3 yıldır bazı evrakları da tekrar isteyerek top yuvarlamak Ankara için çok kolay. Ankara’nın bir haftada çıkardığı kentsel dönüşüm onayları İzmir sözkonusu olunca yıllarca sürüncemede bırakılıyor. Cennetçeşme ve Limontepe’de 47 hektarda 5 sene çalışma yaptık, müracatımızı reddettiler. Kendileri kentsel dönüşüm alanı ilan ettiler. Bugüne kadar çivi de çakmadılar, plan da yapmadılar. Söylemleri ’Kamu arazilerini size mi vereceğiz’ oldu. Sanki biz nerden geldiysek! Tüm feryadımıza karşın Özel İdare mallarından bir araç, bir tapu, bir paslı çivi vermediler. Bunun müsebbibi kimdir ? Bunu bürokrata yaptıran kimdir? Hangi zihniyettir? Bunu İzmirli hemşerilerimiz çok iyi sorgulamalıdır. Araçları iktidar partisi belediye başkalarına bol bol verdiler. Karayolları’na verdiler. Mahkeme kararı ile alıyoruz. Belediye başkanları çalışamayacaklarını söylüyor. 22 CHP’li belediye başkanı nasıl çalışıyor? Tamam biz araçları almayalım. Araç ve gereçinde değiliz. 180 temizlik aracını tüm beledilere ayrım yapmadan dağıttık" dedi.

NERDE GÖRÜLMÜŞ?

Kocaoğlu, modern katı atık bertaraf tesisi projesindeki engellemeleri, Körfez kıyısındaki dolgu alanlarına yönelik taleplerinin kulak arkası edilmesini, Örnekköy’de stadyum ve spor kompleksi yapma girişimine Bakanlık’dan geri dönüş olmamasını herkesin bildiğini söyledi. Agora, Foça, Kadifekale gibi arkeolojik kazı alanlarını kamulaştırdıklarını belirten Kocaoğlu "Tarihi bölgede ne kadar kazma vurulacak yer varsa belediye kamulaştırdı. Agora, Roma antik tiyatrosunda Belediye’nin tapulu malına kazı izni vermesi gerekmektedir. Biz yıllardır her ay 85 bin TL Agora, Foça kazılarına bakanlıkla protokol yaparak para veriyoruz. 1 ocak 2015’de bakanlık aynı klasik protokolü gönderdik. Daha gelmedi. 9 ay bitti. Kazı çalışları durdu. Sadece para vereceğiz. Hiçbir talebimiz yok. Kazı alanlarına giremeyeceğimizi, onlardan izin almamızı istiyorlar. Buralarda açıklama yapamayacağımızı söylüyorlar. Nerde görülmüş? Sen tapulu tarlana giremezsin, sen mülküne, sen evine giremezsin diye bir kural mı var?" dedi.

BUCA’YA TRAMVAY YAPMADILAR BİZ METRO YAPACAĞIZ

Binali Yıldırım’ın bakanlığı döneminde Buca tramvayını kendilerinin yapacağını söylediği için belediyenin Karşıyaka ve Konak tramvayı ile başlayacak Buca projesini devre dışı bıraktığını belirten Kocaoğlu, buna karşın tramvayın yapılmadığını söyledi. Belediye olarak Üçyol’dan Buca Tınaztepe’ye metro götürmek için proje ihalesine çıktıklarını dile getiren Kocaoğlu, "Ak Parti iktidarı ile esas problemimiz şu. Biz yeşil alanlarımızı korumak taraftarıyız. Her gördüğümüz boş alana AVM yapmak, birisine satmak taraftarı değiliz. Onlara afette de ihtiyacım var. Burada anlaşamıyoruz. Burada hukuki mücadele veriyoruz. Kentin geleceğini korumak, yaşanılacak İzmir için yapıyoruz. Mevcut iktidar tamamen özelleştirme ve satmak üzerin politika uygulamaktadır" dedi.

İZBAN TCDD’YE 32,5 MİLYON TL RAY HAKKI ÖDÜYOR

Başkan Kocaoğlu, açtıkları dava sonucu engelledikleri Alsancak Limanı’na 100 metrekare AVM yapılmasını öngören planla ilgili olarak da çarpıcı açıklamalar yaptı. AVM’nin hem Alsancak hem Kemeraltı esnafını öldüreceğini, Alsancak Gar kavşagında trafiği kilitleyeceğini belirten Kocaoğlu, "Bunu yapan kim? Limanlar kime bağlı? İZBAN’ı birlikte yaptık. Evet şimdiki Cumhurbaşkanı izin verdi, Yıldırım da imzaladı. Her zaman teşekkür ediyorum. Ama işin maliyetine gelince Büyükşehir Belediyesi projeye 700 milyon TL harcadı. TCDD ise Bülent Ecevit ve önceki Hükümetler bir yana bırakıldığında 50-100 milyon lira harcandı. Bu proje için sözleşme yaptık. İZBAN’ın 2015 yılında yıllır cirosu 70-75 milyon TL’dir. Ray hakkı parası olarak TCDD’ye İZBAN 32,5 milyon TL ödüyor. Ama ben bunların hiçbirinden pişman değilim. Özveride bulunduk, bu proje gerçekleşti. Büyükşehir Torbalı hattı imalatlarını bitirdi. TCDD sinyalizasyonu bitirdiğinde açacağız. Selçuk hattı ihalelerini yaptık. Bergama hattını çıkardılar. Çandarlı limanına kadar hattı yapacaklar. Ama Bergama’nın mutlaka banliyo hattına alınması gerekir" dedi. Kocaoğlu, Efem Çukuru’nda kendilerinin baraj yapmak istediğin, onların altını tercih ettiğini, Et Entegre Tesisi’nin kendilerine alındıktan sonra fahiş fiyatla 27,5 milyon TL geri satılmak istendiğini, kimse almayınca çürümeye terketildiğine de dikkat çekti.

BUNLAR MAZARET DEĞİL ANKARA SİYASETİNİN ACI GERÇEKLERİ

Kocaoğlu, devlet bütçesinden İzmir’iin aldığı payın yüzde 4,5-5 oranınından13 yıl sonunda yüzde 2’lere gerilediğini söyledi. Saydığı konuların mazaret olmadığını belirten Kocaoğlu "Sayın Bakan bizim mazaret üretmek gibi amacımız yok. Bu Ankara siyasetinin acı gerçekleridir. Bunun böyle bilinmesinde büyük fayda vardır. CHP’nin İzmir’i geri bıraktığı söylemi var. İzmir Büyükşehir Belediyesi hangi belediye, hangi devlet kurumuyla bütçesine göre kıyaslanırsa kıyaslansan en çok yatırım yapan kurumdur. Finansanını, para gücü, kredi alabilirliği en yüksek kurumudur. Bunu tüm dünya tescil etmiştir. Yatırımlar hızla ilerlemektedir" dedi.

YANIT VERMEK ZORUNDAYDIM BURASI KÖTEKSİZ KÖY DEĞİL

Başkan Kocaoğlu, polemiğe girmenin gerekli olmadığını, herkesin yapacağını söyleyebileceğini belirtti. Merkezi iktidarın ne yapacağını milletvekili adaylarının, siyasilerin söyleyeceğine dikkat çeken Kocaoğlu, "Şu gerçeği unutmayın. İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir’e Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin 11 yılda yaptığı yatırımdan daha fazla yatırım yapmıştır. Bunu hiçbir zaman unutmayın. Bu konuşmayla 15 gündür sayın adayın konuşmalarına cevaben vermek zorunda kaldım Yoksa biz burada önemli bir işin temelini attık. Belki burada konuşmamız bile doğru değil. Ancak bu cevabı vermek zorundayız. Burası köteksiz köy değil. 13 senedir siyaset yap, 11 yıl bakanlık yap. Büyükşehir Belediye Başkanı adayı ol. Sonra ’efsanenin geri dönüşü’ diye gel. Tamam hoş geldin, hiçbir derdimiz yok ama.. İzmir’e farklı gözle bakmasalardı, İzmir’le barışmak isteselerdi, İzmirli gözüyle baksalardı bu ’elinden tutarım lafını’ da etmezdi. Partili gibi ’Ankara’ya götüreceğim’ diye değil doğal olarak söylerdi, herkes inanırdı. Bu konuşmam Yıldırım’a 15 günün sonunda toptan cevabımdır" dedi.

SAATTE 1500 DAMACANA KAYNAK SUYU

Aziz Kocaoğlu, temeli atılacak tesiste İzmir’in kurulduğu Antik Smyrna kentinde içilen Bornova çayı suyunun artık tüm İzmirliler için şişeleneceğini söyledi. Kocaoğlu "Bornova çayı Smyrna kentine hizmet etmiş, su ihtiyacını karşılamış. Kadın askerler, Amazonlar tarafından bu çay korunmuş. Kaynak suyu olarak geçmişte zaman zaman Bornova’da evlere belli saatlerde verilmiş. Daha sonra Büyükşehir olarak belli istasyonlar açıldı. Vatandaşlar damacanaları buradan doldurdu. Ben de damacanayı doldurup eve götürdüm. Ödemiş Bademli’de şişeleme tesisimizden sonra bu ikinci tesisimiz olacak. Su damacanalarla satılacak. Su ticareti yapan hemşehrilerimizle derdimiz yok. Biz ekmekte olduğu gibi fiyatın dengelenmesini sağlayacağız. Bu tesiste saatte 1500 damacana dolacak. Tesisin toplam maliyeti 7 milyon 600 bin TL olacak" dedi.

Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila da yaptığı konuşmada, yatırımlardan dolayı Kocaoğlu’na teşekkür etti. Törene katılan CHP İzmir milletvekilleri, CHP İl Başkanı Bedri Serter, ilçebelediye başkanları ve Başkan Kocaoğlu, uzaktan kumanda butonlarına birlikte basarak temeli attı.