Acil Tıp’tan aşı ol çağrısı

Güncelleme Tarihi:

Acil Tıp’tan aşı ol çağrısı
Oluşturulma Tarihi: Ekim 23, 2009 22:54

Haberin Devamı

TÜRKİYE’de her geçen gün vaka sayısı artan, aşısı ile ilgili çeşitli spekülasyonlar yapılan domuz gribi konusunda kafa karışıklığı sürerken, Avrupa Acil Tıp Birliği Başkanvekili Uzm. Dr. Ülkümen Rodoplu, risk gruplarına “aşı olun” çağrısı yaptı. Kimilerine göre kasım ayından itibaren, kimilerine göre ocak, şubat aylarında beklenen kıtalararası domuz gribi salgını korkusu insanları sardı. İnsanlar aşı olup olmama, çocuklarını aşılatıp aşılatmama konusunda ikilem yaşarken, vaka sayısının her geçen gün artması, hastalık tanısı konulan çocukların okullarının tatil edilmesi endişeleri büyütüyor. Aşı konusundaki tartışmalara bir noktayı da Avrupa Acil Tıp Birliği de koydu. Birliğe bağlı yönetim kurulu üyelerinin internet ortamında virüs ve aşı konusunu tartıştığını belirten Rodoplu, şunları söyledi:“Birlik olarak risk grupları için domuz gribi aşısını öneriyoruz. Aşılanması gereken risk grupları sırasıyla hamileler, 6 aydan küçük çocuklara bakanlar ve birlikte yaşayanlar, sağlık personeli, acil hizmetlerde çalışanlar (itfaiye, ambulans, sivil savunma gibi), 6 ay ile 24 yaş arasındaki tüm bireyler, 25 yaş ile 65 yaş arasındaki bireyler arasında kronik hastalığı olanlar, yüksek tansiyon, diyabet hastası, kronik akciğer hastası, kalp damar sistemi hastaları ile 65 yaş üstündeki tüm bireyler.

Alınacak önlemler

Haberin Devamı

Ancak aşıyla korunmak kadar virüsten uzak durmak için alınacak önlemler de var. Bunlara mutlaka uyulmalı. Ayrıca her zaman acil servislerdeki görevlilerin maske ve eldivenle çalışmalarını istiyor, öneriyoruz. Böyle bir salgın sözkonusu. O nedenle en azından bu sürecin sonuna kadar acil servis çalışanları hastalara eldiven ve maske olmadan müdahale etmesinler. Hastalığın yayılması konusunda alınacak en önemli önlemlerden biri de bu.”

Öksürükle bulaşır

Öte yandan Rodoplu, grip virüslerinin insandan insana öksürük ve hapşırma yoluyla bulaştığını hatırlattı. Grip virüsü bulaşan bir yere dokunulduktan sonra, eller, ağız, burun ve gözlere götürüldüğünde de hastalığın bulaşabildiğine dikkat çeken Rodoplu, “Öksürük ve hapşırma yoluyla, hasta kişinin tükürük zerrecikleri havaya yayılarak çevredeki sandalye, masa, koltuk, divan gibi yüzeylere bulaşabilir. Kişi virüsün bulaştığı bir yere dokunduktan sonra ellerini ağzına, gözlerine veya burnuna sürerse virüs bulaşabilir. Bu yüzeylerde virüsün ne kadar süreyle canlı kalabileceğini etkileyen ısı, nem oranı, yüzey niteliği gibi pek çok faktör söz konusudur. Hasta kişinin temasının olduğu bu yüzeylere dokunulmamalı, dokunulduysa eller yıkanmalıdır” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!