Güncelleme Tarihi:
Ege Sanayici ve İşadamları Derneği (ESİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı, İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) Kalkınma Kurulu Başkanı Kemal Çolakoğlu, geçtiğimiz hafta ağırladıkları Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın ardından bir sonraki toplantının konuğunun 2001 krizinin ardından Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı yapan ve şu anda Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Kemal Derviş olacağını açıkladı. Çolakoğlu, Derviş ile Türkiye’ye “dışarıdan” bakacaklarını söyledi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın katıldığı toplantıda çarpıcı açıklamalarıyla güne damgasını vuran Kemal Çolakoğlu, toplantının ardından Hürriyet’e özel değerlendirmeler yaptı. Çolakoğlu, “Artıları söylemeden eksileri kabul ettirmek mümkün değil. Sürekli pozitif şeyleri konuşan insanlar da, sürekli negatif söyleyen insanlar da ciddiye alınmıyor. Biz Türkiye ekonomisinin geldiği noktanın ne kadar olumlu olduğunu anlattık. Kamu maliyesi konusunda atılan önemli adımları takdir ettik. Bu cari açık varken, ara üretim yerine bu kadar ithalat varken bizim bundan sonra hızla gelişip büyümemizin yeni yapısal reformlarla olabileceğini anlattık” diye konuştu.
Yapısal reform şart
Çolakoğlu, iç piyasanın durgun olduğunu, KOBİ ve esnafların sıkıntıda olduğunu, Türkiye’de her sene 700 bin kişi iş gücü piyasasına katılırken yüzde 3’lük büyümenin kabul edilebilir olmadığını belirterek 10 bin doların üzerine geçebilmek ve en az yüzde 7 büyüyebilmenin yanı sıra işsizliğin önlenebilmesi için yeni yapısal reformların şart olduğunu kaydetti. Toplantıda İzmir’e yapılan bir haksızlığı da çok net bir şekilde vurguladıklarını kaydeden Çolakoğlu, “İzmir’deki organize sanayi bölgeleri boş dururken, yatırımcı o bölgelere aynı mesafede olan komşu illere yöneliyor. Biz bu yanlışın düzeltilmesini istedik. Bunu İzmir için değil, İzmir’deki organize sanayi bölgeleri için istediğimizi söyledik. Sayın Babacan bu konuda notlarını aldı. Bu yanlışın düzeltileceğini umuyoruz” dedi.
GELECEK KONUK
Ali Babacan bizim takdir ettiğimiz bir siyasetçi. İşini ciddi bir şekilde yapan, siyaset uğruna taviz vermeyen, popülist olmayan bir kişiliği var. Kamu maliyesine kazandırdığı önemli artı gözümüzün önünde. Mesajlarımızı çok takdir ederek vermeye çalıştık. Bizim en önemli prensibimiz, konuğumuz her kim olursa olsun mesajlarımızı kırmadan incitmeden vermeye çalıştık” dedi. Şimdiye kadar YİK toplantılarında Türkiye’ye “içeriden” baktıklarını, Başbakan, ana muhalefet partisi lideri gibi pek çok ismi ağırladıklarını anlatan Çolakoğlu, “Şimdi de Türkiye’ye dışardan bakmamız lazım. Bundan sonraki toplantımızın konuğu Kemal Derviş olur. Tüm Türkiye kabul ediyor ki Kemal Derviş 2001 krizinde güçlü ekonomiye geçiş programında doğru yön vermiş bir devlet adamı” değerlendirmesini yaptı.
VİCDANİ ÖZGÜRLÜK
İş dünyasının genellikle sessiz kalmayı tercih ettiği İmralı görüşmelerine de konuşmasında değindiğinin hatırlatılması üzerine konuşan Çolakoğlu, “Sessizliğimizin asla durumu kabul ettiğimiz manasına gelmediği, ülke güvenliği ve birlikteliği için acımızı içimize atıyoruz, susuyoruz, bizim adımıza görüşmeler yapanların elini güçlendirmek istiyoruz dedik. Bu mesajımı önemsiyorum. Öncelikle güven ortamı oluşmalı. Herkes barıştan yana” dedi. Yeni Anayasa çalışmaları konusunda mesajlar ilettiğini de hatırlatan Çolakoğlu, “Azınlık hakları korunurken çoğunluğun mağdur edilmemesini istedik. Tabii burada kasıt matematiksel değil vicdani çoğunluk” diye konuştu.