Güncelleme Tarihi:
AYDIN Kuşadası Belediyesi, 6 yıl önce, AK Partili Başkan Fuat Akdoğan döneminde Tusan Otel arkasında yer alan ve mülkiyeti belediyeye ait olan Ada Göl’de çevre düzenlemesi yaptı. Hafriyat yapılarak göl derinleştirildi, etrafına ağaçlar dikildi, mesire yeri ve rahvan at yarışları sahası yapıldı.
İşadamı Kadir Turgut, çalışmalar sırasında, kendine ait, imar planlarına rekreasyon alanı olarak görünen araziden toprak alındığını ileri sürüp, konuyu mahkemeye taşıdı. Turgut, bilirkişinin, 4 bin 200 kamyon toprak alındığını belirten raporu üzerine belediye aleyhine dava açtı.
DSP’li üye önerdi
Kuşadası Sulh Hukuk Mahkemesi’ndeki dava Ocak 2006’da sonuçlandı. Mahkeme, belediyenin işadamına 4 milyon 434 bin lira ödemesine karar verdi. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi de bu kararı onadı. İşadamı Turgut’un avukatları, Kuşadası Belediyesi’ne icra takibi başlattı. Belediyenin icra sürecinde yatırdığı ve bloke edilen miktar dahil, yasal faizleriyle 21 milyon 641 bin liraya ulaşan alacaklarının tahsili için harekete geçti.
Bu gelişmeler üzerine Kuşadası Belediye Meclis Üyesi DSP’li Yusuf Güneş, Kadir Turgut’un arazisinin imarında değişiklik talebinde bulunup, konuyu geçen aralıktaki olağan toplantıda gündeme getirdi. Güneş, imar değişikliğiyle açılan davaların ortadan kalkacağını belirtti. Talep, Yusuf Güneş ile 14 CHP’li üyenin oylarıyla kabul edildi. Değişiklikle Turgut’un rekreasyon alanı olarak görünen Ada Göl Mevkisi’ndeki 17 dönümlük arazinin imarı turistik tesise dönüştürüldü.
İşte gerekçeler
Bu gelişme üzerine Mimarlar Odası Kuşadası Temsilciliği, belediyeye dilekçeyle başvurarak, itiraz etti. ‘Haksız rant sağlama amacı taşıdığı’ gerekçe gösterildi. İmar verilen alanın kongre merkezi alanında olduğu için geçmiş yıllarda özel planlama alanı olarak düzenlendiğine dikkat çekildi, “Ayrıca, bölgenin 1. derece jeolojik açıdan sakıncalı olduğu bilinmektedir. Bu imar planı tadilatı kararıyla kamu yararı adına yıllarca yapılan çalışma ve düzenlemelerle elde edilen kazanımlar bir kalemde heba edilmektedir. Bu bölgede yapılacak büyük bir kütle bölgenin tüm cazibesine, siluetine ve dolayısıyla turizme zarar verecektir. Sivil toplum örgütlerinin fikri alınmayarak yasalara ters düşülmüştür” denildi.