200 kişi görme kuyruğundu

Yılda 100 kornea nakli yapıldığını belirterek, mevcut sıranın tükenmesi için iki kat bağış gerektiğini kaydeden Eğrilmez, şunları söyledi;"Kornea bağışı çok yetersiz. Bekleyen hasta çok olunca, ikinci gözlere sıra gelemiyor. İlk 500 kornea nakli hastamızdan yalnızca 40’ı, yani yüzde 8’i iki göze nakil olabilme şansını yakaladı. İkinci göz için ayrıcalığı başarılı öğrencilere veriyoruz. Bu uygulama, genç hastalarımızın okul başarıları için de olumlu bir motivasyon oluyor. Organ nakli sırası gelerek, mutlu sona ulaşabilenler çok az. Sağlık Bakanlığı verilerine göre kornea bekleyenler, nakil olabilenlerin 3 katı."Kanser nedeniyle ölenlerin de kornea vericisi olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Sait Eğrilmez, göze sıçramamış her türlü hastalığın verici olabileceğini anlattı. Kanserin bulaşıcı bir hastalık olmadığının altını çizen Eğrilmez, şöyle devam etti;"Morgdaki cenazelerden, ölümden 20 saat sonra dahi kornea alınabilir. Normalde ölüm sonrası 6-8 saat içinde korneaların alınması gerekirken, morgda daha serin bir ortamda bekletildikleri için 20 saat dahi geçse kornealar bozulmuyor. Toplumun biraz daha bilgili ve duyarlı olması halinde bu sorun çözülebilir."Æ KORNEA NEDİRKornea, gözün renkli kısmının önündeki saydam dokudur. Göz bir saate benzetilecek olursa, kornea da saatin camı kabul edilebilir. Yaklaşık olarak 1 santimetre çapındaki bu yuvarlak doku, 1 milimetreden daha incedir.Æ NASIL SAĞLANIRKornea, ölen bir kişinin gözünden alınır, bulaşıcı hastalıklar yönünden incelendikten sonra, kornea nakli bekleyen hastalara nakledilir. Kornealar, ölümden sonraki ilk 8 saat içinde alınabilir. Uygun solüsyonlar içinde 14 güne kadar bekletilebilir. Ellerinde hazır kornea bulunan göz bankaları dışında, hastalar uygun kornea bulunduğunda çağrılmak üzere, listeye alınır.Æ KİMLERE NAKİL YAPILIRNakil, korneadaki bulanıklıklara bağlı olarak görme keskinliği azalan kişilere yapılır. En sık kornea nakli yapılan hastalıklar keratokonus, büllöz keratopati, kornea distrofileri, geçirilmiş kornea iltihaplarına ve geçirilmiş kornea yaralanmalarına bağlı bulanıklıklardır.Öpüşme - tokalaşmagrip mikrobu kapmaEGE Üniversitesi Tıp Fakültesi İntaniye Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağrı Büke, grip olmamak için "öpüşmeyin, tokalaşmayın" uyarısı yaptı. Gribe yol açan "influenza" virüsünün en önemli özelliğinin, genetik yapısının değişmeye çok yatkın olmasından kaynaklandığını belirten Prof. Büke, bulaşma yollarının bilindiğini, alınacak basit ancak ciddi önlemlerle hastalığın yayılmasının azaltılabileceğini anlattı. Büke, şu önerilerde bulundu;Æ Ağzı açık öksüren, hapşıran hasta kişilerden uzak durmak, gerektiğinde maske ile korunmakÆ Hastalıklı kişilerle tokalaşmamak, öpüşmemek, eğer tokalaşılmışsa elleri dezenfektan sabunla yıkamak ya da alkol bazlı antiseptik solüsyon, jel ile silmek. Grip aşısının önemine de dikkati çeken Büke, 65 yaş üstünde olan herkesin, her yaşta kronik kalp, akciğer ya da böbrek hastalığı olanların, yine kronik hastalıkları nedeniyle bakım evlerinde kalan kişilerin, şeker hastalığı, bağışık sistemini baskılayan hastalığı olanların, sağlık personelinin mutlaka aşılanması gerektiğini söyledi. Aşıya karşın olguların yüzde 10-30’unun korunamadığı, hatta o yıl tamamen yeni bir virüs ile salgın olmuş ise aşının içeriğinde o virüs bulunmadığından korunmanın mümkün olamayacağının unutulmaması gerektiğinin de altını çizen Prof. Dr. Büke, "Böyle durumlarda antiviral ilaçlarla hem tedavi, hem de korunma sağlanmalıdır" diye konuştu.Çocuklara resim sevgisiBUCA Tıp Merkezi Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Gültuğ Gül, muayene ettiği çocuklardan aldığı resimleri odasında sergiliyor. Gül, "Çocuk hastalarımdan resim yapıp getirmelerini istiyorum. Amacım hastane fobisi ve beyaz önlük korkusunu yenmeleri. Çocuklar resim yapınca herşeyi unutuyorlar, hastaneye de güle oynaya geliyorlar" dedi. Dr. Gül, çocukların resimlerde çevre, doğa, hayvan sevgisini anlattıklarını belirterek, hem tedavi süreçlerinin kısaldığını, hem de sanata kültüre yakınlaştıklarını söyledi.