Editör

Güncelleme Tarihi:

Editör
Oluşturulma Tarihi: Nisan 01, 2005 21:58

Astronomi şenliği

Yıllardır başta Ege Üniversitesi Gözlemevi'nde her yıl halka yönelik düzenlenen Astronomi Günleri üniversitelerimizde kurulan Astronomi kulüpleri ve bireysel olarak çalışan çok sayıda gökyüzü sevdalısı amatör astronominin gelişmesinde büyük rol oynadılar. İstanbul Kültür Üniversitesi, bu büyük birikimi bir araya getirmeyi daha organize bir çalışma sürecini başlatmayı hedefleyerek, 25-26 HAZİRAN 2005 tarihlerinde, AMATÖR ASTRONOMİ SEMPOZYUMU düzenledi. Bu sempozyum ülkemizin yetiştirdiği en değerli amatör astronom olan Dr. Janet Akyüz MATTEI anısına gerçekleştirilecek ve sempozyumun şeref konuğu olarak da hem Janet'in arkadaşı hem de Shoemaker-Levy kuyrukluyıldızını keşfeden ünlü amatör astronom David LEVY Türkiye’ye gelecek.

Sempozyumda sunulacak bildirilerin 200’er sözcüğü aşmayacak şekilde İngilizce ve Türkçe özetlerinin, bildirili olarak son başvuru tarihi olan 27 Mayıs 2005'e kadar (a.teker@iku.edu.tr) adresine iletilmesi gerekmekte. Katılım koşulları için: http://fen-edebiyat.iku.edu.tr/aas2005/

Teknoloji ve Tasarım Yarışması

Arçelik A.Ş., 50. kuruluş yılında TÜBİTAK işbirliği ile üniversite öğrencileri arasında "Yeni Bir Fikrim Var!" adıyla Yenilikçi Teknoloji ve Endüstriyel Tasarım Proje Yarışması düzenliyor. Proje yarışması ile üniversite öğrencilerinin yaratıcı yönlerinin ortaya çıkartılarak, bilimsel araştırma yapmak için özendirilmeleri hedefleniyor. Türk sanayiinin araştırma- geliştirme gücüne katkı sağlamayı amaçlayan yarışma tüm "lisans ve lisansüstü öğrencilerin" katılımına açık. İki aşamadan geçecek projeler, teknoloji ve endüstriyel tasarım alanlarında uzman akademisyenler ve uluslararası profesyoneller tarafından değerlendirilecek.

"Yenilikçi Teknoloji" ve "Endüstriyel Tasarım" başlıkları altında iki farklı kategoride düzenlenen yarışmaya, Arçelik A.Ş.’nin faaliyet alanlarına yönelik ürün tasarımları ile birlikte, yenilikçi ve yaratıcı içeriği olan farklı proje önerileri de gönderilebilecek. Yarışmaya katılacak projelerin görsel ve/veya teknolojik yenilik sunması, tüketicinin yaşam konforunu artırması, katma değer yaratması, kullanım kolaylığı sağlamasının yanı sıra kaynak kullanımı konusunda, ekonomik, çevreye duyarlı ve enerjiden verimli yararlanması bekleniyor.

Yarışmaya katılmak isteyen öğrenciler, www.arcelikas.com.tr adresinde yer alan "online başvuru formu"nu doldurarak 31 Mayıs 2005 tarihine kadar başvurabilir. Yarışma şartnamesi, üniversitelerin ilgili fakülte sekreterliklerinin yanı sıra Arçelik A.Ş. kurumsal web sitesinden de elde edilebiliyor. Projelerin teslimi için belirlenen son tarih ise 12 Ağustos 2005. "Yeni Bir Fikrim Var!" yarışmasına katılan projeler Eylül ayında düzenlenecek ön elemede jüri tarafından değerlendirilecek. Ön elemeyi geçen proje sahipleri Ekim ayında İstanbul’da gerçekleştirilecek final değerlendirmesine davet edilecekler. Final değerlendirmesinin ardından, dereceye giren projeler ve sahipleri düzenlenecek ödül töreni ile kamuoyuna açıklanacak.

Dünya Fizik Yılı etkinlikleri

İçinde bulunduğumuz 2005 yılı Uluslararası Temel ve Uygulamalı Fizik Topluluğu tarafından, Dünya Fizik Yılı olarak ilan edildi. Amaç, bilim ve teknolojideki ilerlemenin temel taşı olan fiziğin, günlük yaşantımızdaki önemini vurgulamak, bu konuda kişileri bilinçlendirmek. 2005 yılı aynı zamanda, Albert Einstein in yayımladığı 4 makaleyle (Brownian Hareketi; Fotoelektrik Olay; Özel Görelilik; Enerji Denkliği) fizikte devrim oluşturan çalışmalarının 100’üncü yıldönümüdür. Üniversitelerin en önemli işlevinin toplumu bilinçlendirmek ve bilgiyi paylaşmak olduğundan hareketle, Doğuş Üniversitesi Fizik Birimi, ülkemizdeki Dünya Fizik Yılı Kutlamalarını bir dizi konferans ve son 15 yılda Nobel Ödülü almış fizik çalışmalarını içeren Poster sergisi düzenledi. Etkinlikler www.dogus.edu.tr adresinde.

Poster sergisi Ğ Son 15 yılda Fizik Nobel Ödülü almış bazı çalışmaların posterleri sergileniyor. KONFERANSLAR: "Türk bilim adamlarının adlarıyla anılan Buluşlar" Prof. Dr. Erdal İnönü (Feza Gürsey Enstitüsü). "CERN, Nükleer enerji ve Türkiye": Prof. Dr. Engin Arık; BÜ, 6/04/2005 saat 13.30; Yer: Salon 2. "Doğada ve kristalimsi yapılarda görülen beşli simetriler" Prof. Dr. Mehmet Erbudak (Laboratorium für Festkörperphysik ETHZ) 4/05/2005 saat 13.30; Yer: Salon 2. "Evrende neler oluyor ?" Prof. Dr. M. Ali Alpar (Sabancı Üniversitesi) Ekim/2005, Yer: Salon 2

Tsunami web sitesi

Türk araştırmacılar Doç.Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner (ODTÜ), Prof. Dr. Doğan Perinçek ve Şükrü Ersoy (Yıldız Teknik Univ.) liderliginde, 17 - 21 Ocak 2005 tarihlerinde Endonezya Sumatra Adası’nda, Hint Okyanusu Depreşim Dalgası (Tsunamisi) ile ilgili yürütülen UNESCO Destekli Uluslararası Tsunami Araştırması’nda elde edilen verileri anlatan, birçok fotoğraflar sunan, ayrıntılı veri ve bilgiler içeren web sitesi adresi aşağıda.

http://yalciner.ce.metu.

edu.tr/sumatra/survey


X kromozomu

Artık hepimiz biliyoruz ki X kadınları Y ise erkekleri belirleyen kromozom. Genetikçiler X kromozomunu nihayet "tel tel" çözdü, genleri belirledi ve henüz fonksiyonları bilinmeyen genlerin "ne yaptıklarını" araştırmaya koyuldu. Bu konudaki ayrıntılı haberi iç sayfalarımızda okuyacaksınız.

X, üzerinde çok spekülasyon yapılan bir kromozom, tabii öncelikle kadın söz konusu olduğu için... Y de aslında spekülasyona açık. Çünkü X’in boyutunun üçte biri kadar ve giderek küçülmekte olduğuna ilişkin tartışmalar var! Y (yani erkek cinsi!) giderek kayıp mı olacak? Okurlarımız anımsayacaktır, yayımladığımız bir yazıda, bazı bilim insanları Y kromozomunun bu gidişle 5 bin kuşak sonra tükenebileceğini ileri sürmüştü.. Tabii bazı iyimserler de, Y kromozomunun aslında büyümekte olduğu görüşünde!

Harvard Üniversitesi rektörü Summers’ın fen bilimlerinde kadın başarılarının azlığını vurgulaması, kadın ayrımcılığı suçlamalarına neden olmuş ve X kromozomu gündeme gelmişti.

Kadın ve erkek biyolojik yapılarındaki farklılıklar dolayısıyla eşit değil; bu eşitsizlik her iki cinsin hayattaki önceliklerine, sosyal davranışlarına da yansıyor. Tabii sosyal alandaki eşitsizliğin başlıca nedeni de toplumsal, kadının erkek egemenliğinden kendini sıyırmaya çalışmasının tarihi, elde edilen kesin sonuçlar açısından, şurada 100 yılı bile bulmuyor!

İki cinsin beyinlerinin farklı çalıştığı, son 10 yıllık araştırmalarda iyice belirginleşmiş durumda. Kadınların beyinlerinde, iki yarıküre arasında bağlantıların daha fazla olduğu ve bazı bölgelerde daha çok sinir hücresi bulunduğu saptandı. Bilim adamları, felçli kadınların daha hızlı iyileşmesini buna bağlıyor. Beyinlerdeki farklılıklar nedeniyle, kadınların duygularını daha iyi söze döktükleri, erkeklerin ise kaygılarını içe attıkları görülüyor. Bu bakımdan kadınlar, hayati tehlike konusunda erkeklere kıyasla kendini daha fazla koruyucu davranıyor.

Kadın ve erkek beyinlerinin mimarilerindeki farklılıklar nedeniyle, kadın beyni zirveye 11 yaşında ulaşırken, erkekler üç yıl daha gecikiyor. Buna karşılık, özel mekanik alanlarda, mantık yürütme, nişan alma, mekánsal düşünme konularında erkekler 4-5 yıl daha önce olgunlaşırken, kadınlar sözel yetenek, el yazısı, yüz tanıma gibi konularda erkeklerden önce olgunlaşıyor.

Son çalışmalar, kadınların erkeklerden çok farklı şeyler gördüklerini, erkeklerin duyamadıkları sesleri, koklayamadıkları kokuları algıladıklarını gösteriyor.

Derslerdeki başarılara ve bilim hayatına gelince: kadınlar sosyal eşitsizliği alt ettikçe başarılarını arttırıyor. Örneğin İsveç ve İzlanda’da kız öğrencilerin matematik ve fizikte erkeklerden daha başarılı oldukları saptanmış.

Ayrıca, fen bilimlerinde doktoralı ve başarılı kadın sayısı da hızla artıyor ve bu alandaki açık da kapanma eğiliminde.. Özetle, kadınlar henüz sahneye yeni yeni çıkmaya başlıyorlar.

Gelecek cumartesiye kadar sevgi ve dostlukla.

Editör
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!