Güncelleme Tarihi:
Zirve’de hedef çoğu Afrika’da yaklaşık 1 milyar aç insanı doyurmak için önlemler almaktı. Tabii projeler arasında değişen iklimlere karşı çözüm, Bioyakıt üretme metotları projeleri de vardı.
Üç gün süren zirve için en çarpıcı yorumu Katolik dünyasının ruhani lideri Papa 16. Benedikt adına yayın organı L’Osservatore Romano” yaptı. “Sadece laf salatası yapıldı. Herkes kendi menfaatini ortaya koydu. Cesaret tutsaklığa ve egoizme yenildi. Olan yine aç insanlara oldu.” dendi.
Evet zirve fiyasko ile sonuçlandı. Acil gıda yardımı isteyen fakir ülkeler için parmak kıpırdatılmadı. FAO Başkanı Jacques Diouf her yıl açlıkla mücadele için en az 30 milyar dolar gerektiğini söyledi.
Zirve’den sadece 7 milyar dolar yardım sözü çıktı. Gündemin başlıca maddesi gıda fiyatlarının artışını engelleyecek, girişimi sağlayacak. Komite de görüş ayrılığından kavga çıktı. İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini bin Gıda Bankası kurulmasını önerdi. Yanıt veren bile olmadı.
Dedik ya 40 devlet büyüğü vardı. Sarkozy’den Hüsnü Mübarek’e kadar ama iki sakıncalı devlet adamı FAO zirvesinde sahneyi herkesin elinden aldı ve adeta şov yaptı. İran Devlet Başkanı Mahmud Ahmedinecad ve Zimbabve tiranı Robert Mugabe. Ahmedinecad’ın konuşması sırasında pek çok devlet adamı ve ev sahibi Silvio Berlusconi salonu terk etti.
Ahmedinecad gıda ve tarım konularından daha çok ABD ve İsrail’i diline doladı ve yüklendi. İran Devlet Başkanı, Silvio Berlusconi’nin devlet büyüklerinin verdiği zengin mönülü resepsiyona davet edilmedi. Hakaretler yağdırdığı Amerikan oteller zinciri Hilton otelinde kalması da garip karşılandı. Mugabe’ye ise İtalya şartlı vize vermişti.
Havalimanından kalacağı rezidansa gidecek, oradan da İtalya sınırı dışı sayılan FAO merkez binasına. Kısacası İtalyan topraklarına basmayacaktı. Bu iki sakıncalı devlet adamıyla karşılaşmamak için Papa 16. Benedikt zirveye katılan diğer devlet adamları ile toplu kabulünü iptal etmek zorunda kaldı.
Dünya’yı açlıktan kurtarmak için kürsüye çıkan VIP devlet adamları konuşmalarından hemen sonra Roma’nın ünlü İtalyan restoranlarında kendilerine ziyafet çekip Tatlı Hayat döneminin ünlü Sokağı Via Veneto’nun cafelerinde kahve içip yanında konyak yudumladılar. Eşleri de yine ünlü marka butiklerinin bulunduğu lüks sokaklarda binlerce euro harcayarak gardroblarını yenilediler. Ahmedinecad da olmasaydı FAO Zirvesi hepten sönük geçecekti. Kurtaramadıkları açlıkta cabası.