Zirvede mekik diplomasisi

KAZAKİSTAN’IN başkenti Astana’da dün başlayan Suriye Zirvesi’nde, yan yana ayrı odalarda toplanan tarafların görüşleri birbirlerine garantör ülkeler Türkiye ve Rusya’nın mekik diplomasisi ile aktarıldı. Toplantıya katılan Türkmen Sultan Murad Tümeni’nin siyasi temsilcisi ve muhaliflerin medya konseyi temsilcisi Abdurrahman Mustafa, toplantının yol haritası ile ilgili Hürriyet’e şu bilgileri verdi:

Muhalif heyetin başkanlığını İslam Ordusu’nun temsilcisi Muhammed Alluş (soldan birinci) yaptı.

AYRI ODA TEKLİFİ

“Toplantı yerel saatle 13.30’da başladı. BM yetkilileri iki tarafla yaptığı görüşmede, tarafların yan yana ayrı odalarda toplanmak istediklerini garantör ülkelere ilettiler. Bunun kabul edilmesinden sonra toplantı başladı. Dışişleri Bakanlığı’nın Ortadoğu’dan sorumlu Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Sedat Önal başkanlığındaki Türkiye heyeti muhaliflerin, Rusya Dışişleri Ortadoğu Masası Direktörü Sergey Verşinin başkanlığındaki Rusya heyeti de Esad rejiminin görüşlerini taraflara taşıdı.

Toplantıda öncelikli hedef, 30 Aralık 2016’da varılan ateşkesin kalıcılığını sağlamak oldu. Muhaliflerin heyeti ağırlıklı olarak sahadaki askeri yetkililerden oluşuyor. Bu kapsamda ateşkesle ilgili yapılan ihlal tespitleri taraflara aktarıldı. Muhaliflerin ihlal tespit raporunu sundu. Kalıcı ateşkesin sağlanmasından sonra tarafların belirleyeceği insani yardımın öncelikle ulaşacağı yerlere ilişkin müzakere yapılması ve buralara BM denetiminde yardım konvoylarının ulaştırılması da konuşulan bir diğer önemli konu oldu. Cenevre’de yeniden yapılması planlanan siyasi geçiş süreciyle ilgili toplantının temelini oluşturacak görüşlerin taraflar arasında paylaşımı ve bir sonraki Cenevre’ye toplantısına sonuç alıcı hedefle gidilmesi de Astana’da görüşüldü.” Zirvenin bugün sona ermesi bekleniyor.

Şam yönetimi heyetini Suriye’nin BM Temsilcisi Beşar El Caferi (ortada) temsil etti.

TÜRK HEYETİ: ADIMLARIN SİYASİ SÜRECE KATKI SAĞLAYACAĞI İNANCINDAYIZ

Türk diplomatik kaynaklar Türk heyetinin, Suriye Zirvesi’nin açılışında neler söylediğini de şöyle açıkladı: “Öncelikle rejimle muhalefet heyetinin açılışta bir arada olmasını kaydadeğer bir husus olarak görmekteyiz. Türkiye, Suriye krizinin askeri bir çözümü olmadığını en başından beri dile getirmektedir. 30 Aralık’ta sağlanan ateşkesin güçlendirilmesine odaklanmak gerekmektedir. Astana toplantısının bu çerçevede adımlar atılmasına ve ihlallerin sona erdirilmesine vesile olmasını istemekteyiz. Ateşkesle beraber insani yardım akışının da sağlanması büyük önem taşımaktadır. Astana’dan elde edilebilecek güven artırıcı adımların Cenevre’deki siyasi sürece katkı sağlayacağı inancındayız. Cenevre’deki süreçle Astana arasında bu şekilde bir irtibat tesisinin yararı ortadadır. İlgili BMGK kararları çerçevesinde gerçek bir siyasi geçiş yoluyla kapsamlı siyasi çözümün zaruretini Türkiye bir kez daha vurgulamaktadır.”