Güncelleme Tarihi:
SON üç ayda AB liderleriyle üç zirve yapıldığını, fikirdaş ülkeler zemininde dört veya beş kez biraya gelindiğini belirten Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Bu tempo bile Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir boyut” yorumunda bulundu. Önceki gün Brüksel dönüşü Davutoğlu’nun uçaktaki açıklamaları şöyle:
Hedef: “29 Kasım’da vardığımız eylem planı, bizi belli bir çerçevede çalışmaya yöneltti. İki hafta önce bir teklifle geldik (Brüksel’e). Öyle bir çözüm bulalım ki, Türkiye’de mülteci sayısı artmasın, Türkiye transit ülke olarak cazibe olmasın...
Kazanımlar neler: Bir psikolojik eşik aşıldı, yeni dönem, ikili ilişkiler yoğunluk kazandı. Türkiye’ye daha az geçiş-geliş olacak. Türkiye de mülteci sayısı artmayacak.
Ne kadar alırsak aynı gün, aynı hafta, aynı ay kamplardan Avrupa’ya gidecek. Avrupa içinde illegal geçişler düzenli hale gelecek. Bu süreç içinde Türkiye’nin mülteci sorununu tek başına göğüslemesi konteksinden çıkılacak, AB ile külfet paylaşılacak. Üç milyar da, altı milyara (euro) çıktı, ihtiyaç olursa tekrar değerlendirilecek.
Vize muafiyeti: Vize muafiyeti hayal değil, öne çekerek kendimizi de disipline ediyoruz ki, şartları bir an önce yapalım, vize muafiyeti sağlansın. 72 kriterden üç ayda 19 yaptık, 10 günde 37’ye çıkardık. 35 kaldı. Bir mayısta da bunu tamamlayacağız... Onlar da kendi süreçleri var, parlamentoları dahil. En geç haziran sonuna kadar bitmiş olacak.
Fasıllar: 29 Kasım’a kadar Türkiye uzun zaman (AB ile) fasıl açamadı. 17’nci faslı 29 Kasım’dan sonra açtık. Bugün aldığımız kararla 33’üncü fasıl nisan ayı içerisinde inşallah açılacak. Diğerleri için de hızlanma kararı alındı.
Direniyoruz: Suriye maalesef öyle bir noktaya getirildi ki; her türlü kirli oyununun oynanabileceği bir zemin oluştu. Bunlardan biri de Sykes Picot’nun (SP) yüzüncü yılı. (Bu anlaşma) Bizi hep böldü. Halep’i Antep’ten vb... Birileri yeni bir Sykes Picot yazma peşinde, biz bunu yok etmeye çalışırken birileri yazma peşinde. Arap Baharı öncesinde SP’yi ortadan kaldırmayı düşünüyorduk, ekonomik hamlelerle. Hedeflerimiz birilerini rahatsız etti, Arap Baharı bunun için kullanıldı. Şimdi Suriye’yi üçe dörde, Irak’ı bölerek yeni SP yazmaya çalışılıyor. Buna direnenler var, biz(im) gibi.
Suriye’yi bölme: Rusya’nın hava harekâtına bakın, esas itibariyle Suriye’yi fiilen bölmeye yönelik girişimlerdir. Ya da YPG’ye verilen desteğe bakın. İran’da görüşmemizde mutabık kaldığımız en önemli husus Suriye’nin bölünmemesi. Onlar da İsrail karşısında bölgede güçlü bir Suriye istiyorlar. YPG’nin son derece oportünist ve otokratik yöntem benimsediğini görüyorsunuz. Kendileri gibi düşünmeyen Kürtleri o bölgeden sürdüler. Şimdi de facto durum yaratmaya çalışıyorlar. Onları kullananlar onları bir piyon olarak kullanıyorlar, kullanıldıkları ölçüde varlar.
Rusya’nın çekilmesi: ‘Rusya, Suriye’den bütünüyle çıktı’ diye bir argüman doğru değil. Ama bazı hedeflerin gerçekleştiğini düşünüyorlar. Birinci hedef Lazkiye üssü ve Tarsus limanının korunması gelişmesi. İkincisi Esad rejiminin güçlü olarak masaya oturması için takviye edilmesi. Üçüncü muhaliflerin güçsüzleşmesi, çaba gösterdiler tam yapamayacaklarını gördüler. Lazkiye’deki Rus üssü o kapasitede orada durdukça, füzeler orada durdukça Rusya’nın bölgeden çekildiğini söylemek mümkün değil.”
Bilgi notu: İngiltere ve Fransa, 16 Mayıs 1916’da Osmanlı Devleti’nin Ortadoğu’daki topraklarını paylaştıran gizli Sykes-Picot Anlaşması’nı yapmışlardı.
AVRUPA’DAN MÜLTECİ GELMEYECEK
“Avrupa’dan mülteci almayacağız. Yani 20 Mart öncesinde (Yunan adalarına) gitmiş olanlardan almayacağız, üç saat önce gitmiş olanlar bile Türkiye’ye girmeyecek. Bu 72 bin rakamı bazılarını şaşırttı. 72 bin sadece birebir gidecek olanların şimdiki tespit ettiğimiz sayı. Bir de bunun dışında AB’nin gönüllü olarak başka ülkelere dağıtacağı, bu da ayrıca başlayacak.Vasıflı mülteci mi gidecek: Tek kriter BM kriterleri. Türkiye’nin içinde olduğu bir heyet. Muhtaçlık esası. İhtiyaç hissedenler seçilecek.AB niye bu kadar anlayışlı: Çok ciddi yoğun mülteci akımı Avrupa’da uzun kazanımları tehdit etmeye başladı. Misal Schengen sistemi... AB’yi ciddi kararlar almaya zorladı. İçeride yapılan tartışmalar da bu mesele ne kadar uzarsa AB içinde yıpranma yaşanıyor.”
FENERBAHÇE HAKEME YENİLDİ
Maçları izlemek için nadiren vakti olduğunu söyleyen Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Dün uçakta yoğun gündemden sonra arka odaya geçtim. ‘Maç izlemek istiyorum’ dedim. İlk yarı iyi idi. Neşeli bitti. İkinci yarı felaketti. FB hakeme yenildi” dedi.
Can Dündar’ın Le Monde Gazetesi’nde ‘Türkiye’yi AB’ye almayın çağrısı: “Ona o yakışır, bize de Brüksel’e gidip Türkiye’yi temsil etmek yakışır.”