Güncelleme Tarihi:
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Hobolt, İngiltere'de seçmenler arasında yeni bir Brexit referandumuna desteğin arttığını ancak bunun henüz ezici bir çoğunluğa ulaşmadığını ifade etti.
Hobolt, yeni referanduma destek veren başlıca kesimi ilk referandumda AB'de kalınması için oy verenlerin oluşturduğunu belirterek, "Bu, 2016 referandumunun sonucunu geri çevirme şansı olarak görülüyor. Dolayısıyla Brexit için oy verenlerin çoğunluğu da yeni referanduma karşı." dedi.
Yeni bir referandum yapılması halinde alınacak sonucu da değerlendiren Hobolt, "Bir yıl öncesine kıyasla bugün AB'de kalınmasından yana bir çoğunluk var görünüyor ancak bu grup küçük bir farkla önde. Referandum kampanyalarında pek çok şeyin değişebileceğini biliyoruz. Yine de kamuoyunun ilerlediği istikamet AB'de kalınmasından yana." diye konuştu.
Hobolt, referandum kampanyalarında verilen mesajların sonucu etkilediğini dile getirerek, "Brexitçi taraf 'seçkinler oyunuzu çalıyor' derse, bu güçlü bir mesaj olabilir ve seçmenleri seferber edebilir." ifadelerini kullandı.
Referanduma katılım oranının da önemli bir etken oluşturacağını ifade eden Hobolt, "Hangi taraf daha fazla seferber veya öfkeli olacak? Oyunun çalındığını düşünen Brexitçiler mi yoksa bunu son şans olarak görecek AB yanlıları mı? Sonucu bu belirleyecek." diye konuştu.
YÜZDE 56 YENİ REFERANDUM İSTİYOR
YouGov araştırma şirketinin bu hafta açıkladığı anket, İngiliz halkının yüzde 56'sının Brexit sorununun bu konuda yapılacak yeni bir referandumla çözülmesine destek vermişti.
İngiltere'de yeni bir Brexit referandumu yapılmasına yönelik etkisini giderek artıran bir kampanya yürütülüyor. Kampanyaya Macar asıllı ABD'li iş adamı George Soros da maddi kaynak sağlıyor.
Ekim ayında Londra'da yaklaşık 700 bin kişinin katıldığı Brexit karşıtı bir gösteri düzenleyen kampanya, kentte yarın da yeni bir yürüyüş gerçekleştirecek.
İngiltere 23 Haziran 2016'da yapılan referanduma yüzde 48'e karşı yüzde 52 ile Brexit kararı almıştı. İngiliz hükümeti 29 Mart 2017'de Lizbon Anlaşması'nın üyelerin birlikten ayrılma sürecini düzenleyen 50. maddesini işleterek Brexit sürecini resmen başlatmıştı.
Avrupa Adalet Divanı aralık ayında aldığı kararla İngiltere'nin 50. maddenin Brexit için yürürlüğünü tek yanlı olarak iptal edebileceğine hükmetmişti.
İngiliz hükümeti, AB ile vardığı ayrılık anlaşmasının Parlamentoda iki kez ezici çoğunlukla reddedilmesinin ardından 29 Mart'ta gerçekleşmesi gereken Brexit'i erteleme talebinde bulunmuştu.
Dün yapılan AB Liderler Zirvesi'nde Brexit, ayrılık anlaşmasının İngiliz Parlamentosunda onaylanması halinde 22 Mayıs'a, yeniden reddedilmesi halinde ise 12 Nisan'a ertelenmişti.