Güncelleme Tarihi:
ABD Başkanı Joe Biden, Perşembe gecesi yaptığı açıklamada, ABD ve İngiltere'nin Avustralya, Kanada, Hollanda ve Bahreyn'in desteğiyle Yemen'deki Husi hedeflerine havadan ve denizden saldırı başlattığını duyurdu.
Ortak açıklamaya göre misilleme eylemi Husilerin Kızıldeniz'deki ticari gemiciliğe yönelik saldırılarına bir yanıt olarak yapıldı. Peki saldırı kararının arka planında neler yaşandı?
BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA
İngiliz medyasına göre, Beyaz Saray Husilere yönelik saldırıyı haftalardır planlıyordu.
Yeni yılda Danimarka tarafından işletilen konteyner gemisi Maersk Hangzhou'ya yapılan saldırı bardağı taşıran son damla olmuştu. ABD ve 13 müttefiki 3 Ocak'ta 'son uyarılarını' yayınladı ancak Husiler Salı günü yaklaşık 20 insansız hava aracı ve üç füze ile yeniden bir saldırı düzenledi.
Biden yönetimi masaya koyduğu askeri seçenekler için müttefiklerine başvurdu. Birleşik Krallık Kızıldeniz'deki çoklu koalisyona üye diğer ülkelerden farklı olarak sadece destek vermekle kalmayıp aynı zamanda operasyona katılmak istediğini belirtti.
Yapılan görüşmeler sonucunda, İngiltere, Kıbrıs'taki Akrotiri üssünden 4 RAF Tayfunu ve bir yakıt ikmali uçağı göndermeyi kabul ederken, Hollanda, Avustralya, Kanada ve Bahreyn lojistik ve istihbarat desteği sağlayacaklarını teyit ettiler.
İtalya ise Biden yönetimine bölgede "sakinleştirici" bir politika izlemek istediğini söyleyerek operasyona katılmayı reddetti.
ABD Başkanı Biden, hava saldırıları konusunda Kongre'ye bilgi verdi ancak onayını talep etmedi. Kongre'nin onayı alınmadan yapılan askeri saldırı Amerika'da kimin savaş ilan etme yetkisine sahip olduğu konusunda uzun zamandır devam eden bir tartışmayı yeniden alevlendirdi.
Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi Üyesi Pramila Jayapal, askeri harekata Kongre tarafından izin verilmesini gerektiğini hatırlattı ve bu durumun anayasanın kabul edilmez bir ihlali olduğunu söyledi.
Temsilciler Meclis'nin bir başka üyesi Ayanna Pressley de durumu 'kabul edilemez' olarak değerlendirirken, Mark Pocan "ABD, onlarca yıl sürecek başka bir çatışmaya bulaşma riskini kongre onayı olmadan göze alamaz." dedi.
İNGİLTERE'DE COBRA TOPLANTISI
İngiltere'nin ABD'nin saldırısına katılmasına yönelik karar Perşembe günü saat 11.00 sıralarında Başbakan Rishi Sunak tarafından alındı.
Sadece acil durumlarda yapılan 'COBRA' toplantısına aralarında Savunma Bakanı Grant Shapps, Dışişleri Bakanı Lord Cameron, Başbakan Yardımcısı Oliver Dowden, İçişleri Bakanı James Cleverly, Savunma Kurbay başkanı Amiral Sir Tony Radakin ve Başbakan'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Sir Tim Barrow'un da olduğu 15 kişi katılmıştı.
PERSONEL KRİZİNDEN DOLAYI GEMİLERİNİ KIZILDENİZ'E GÖNDEREMİYORLAR
Telegraph gazetesi, İngiltere'nin Silahlı Kuvvetleri saran işe alım krizi nedeniyle uçak gemisini Kızıldeniz'e gönderemediğini iddia etti.
İngiltere'nin Husilere yönelik saldırılarının açıklanmasının ardından 3 milyar £ değerindeki uçak gemisi HMS Queen Elizabeth'in bölgeye gönderilmesi yönünde çağrılar yapılmıştı. Ancak Telegraph gazetesi personel krizi nedeni ile bu isteğin yerine getirilemeyeceğini yazdı ve normal şartlarda 100 kişilik bir ekiple çalışan uçak gemisinin şu anda çekirdek bir ekiple idare ettiğini öne sürdü.