Güncelleme Tarihi:
ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Nikki Haley ve ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo önceki gün açıklamayı ABD Dışişleri Bakanlığı’nda düzenledikleri ortak basın toplantısında duyurdu. ABD Başkanı Donald Trump’ın bir yıl önce BM İnsan Hakları Konseyi içerisinde reform yapılmazsa ABD’nin çekileceğini belirttiğini hatırlatan Haley, bu süre içerisinde konseyde bir değişiklik olmadığı değerlendirmesinde bulundu. Konsey içerisinde bulunan Çin, Küba ve Venezuela gibi ülkelerin insan hakları ihlallerinde bulunduğunu kaydeden Haley, konseyin İsrail’e karşı ise önyargısının olduğunu söyledi. ABD’nin konseyden ayrıldığını duyuran Haley, “Konseyin kronik bir İsrail ön yargısı var” dedi. Haley ayrıca, konseyin bünyesi içerisinde yapacağı yenilikler sonrasında ABD’nin tekrar katılabileceğini kaydetti.
‘KARAR HAYAL KIRIKLIĞI’
Bu mesajlara dün tepkiler geldi. Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad El Hüseyin, ABD’nin BM İnsan Hakları Konseyi’nden ayrılma kararını “hayal kırıklığı” olarak nitelendirdi. Sosyal medya hesabında açıklama yapan Hüseyin, “Günümüz dünyasında insan hakları durumu göz önüne alındığında, ABD geri adım atmak yerine ileriye doğru yürümeli” değerlendirmesinde bulundu. BM İnsan Hakları Konseyi Başkanı Vojislav Suc ise yaptığı yazılı açıklamada, ABD’nin konsey üyeliğinden ayrılmasıyla oluşan boşluğun doldurulması kararının BM Genel Kurulu’nda ele alınması gerektiğini kaydetti.
AB’DEN ELEŞTİRİ
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler Servisi’nden (EEAS) gelen açıklamada, “Karar, ABD’nin dünya sahnesinde demokrasinin destekçisi rolünü baltalamaktadır” ifadesine yer verildi. İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson da, “Konseyi içten güçlendirmek üzere çalışmaya kararlıyız. İngiltere’nin İnsan Hakları Konseyine desteği devam ediyor ve değişmez. Bu nedenle konseyi desteklemeye ve savunmaya devam edeceğiz.”
RUSYA: ŞAŞIRTICI DEĞİL
Rusya Dışişleri Sözcüsü Mariya Zaharova, “Konseyden ayrılma kararıyla ABD, insan haklarına yönelik kendi itibarına bir kez daha güçlü bir darbe vurmuştur. Konsey bugüne kadar etkin bir şekilde çalışmıştır ve ABD olmadan da böyle çalışmaya devam edecektir.” Çin Dışişleri
Bakanlığı Sözcüsü de karardan üzüntü duyduklarını söyledi.
İsrail ise karardan memnuniyet duyduğunu açıkladı. Başbakanlık’ta gelen açıklamada, ABD’ye teşekkür edilerek, konseyin uzun yıllardır İsrail karşıtı bir kuruluş olduğunu ispatladığı, insan haklarını koruma misyonuna ihanet ettiği ileri sürüldü.