Uzun Kovid yaşayanların kâbusu… ‘Her şey lağım ve çürüyen et gibi kokuyor’

Güncelleme Tarihi:

Uzun Kovid yaşayanların kâbusu… ‘Her şey lağım ve çürüyen et gibi kokuyor’
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2022 11:57

Koronavirüs salgınıyla ilgili en büyük bilmecelerden biri olmaya devam eden ve bilim insanlarının hala üzerinde araştırmalar yapmayı sürdürdüğü 'uzun kovid' dünya genelinde milyonlarca insanın hayatını kâbusa çevirmeye devam ediyor. Uzun Kovid yaşayan kişilerin en büyük dertlerinden biriyse çok büyük sıkıntılara yol açan koku kaybının iyileşmemesi oluyor...

Haberin Devamı

"Her şey lağım ve çürümüş et gibi kokuyor". Uzun Kovid'den muzdarip milyonlarca kişinin hayatı yaşadıkları koronavirüs semptomlarının iyileşmemesi yüzünden kâbusa dönmüş durumda. Hatta sorunun boyutu o kadar büyümüş durumda ki koku kaybı yaşayan kişiler bu sebepten yemek bile yiyemez hale geliyor.

Anne-Héloise Dautel, koronavirüse yakalandıktan dört ay sonra yemek yiyememeye devam ediyor. "Sadece kusmak istiyorum, etrafımda gördüğüm her şey öğürmeme sebep oluyor. Kendi kokuma bile dayanamıyorum; günde beş kere duş alıyorum. Kahve, diş macunu ve et kokusu en beterleri." diyen talihsiz kadın hastaneye gittiğinde çoktan 46 kiloya düşmüş bile...

Yoğun kilo kaybı ve böbreklerin fonksiyonunu kaybetmesi gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açan uzun kovid semptomları, sayısız insanın sevmelerine rağmen birçok besini tüketememesine neden oluyor çünkü bu insanlar gördükleri ya da yemeye çalıştıkları neredeyse her şeyi kokusunun çürüyen et ya da lağım gibi olduğunu söylüyor.

Haberin Devamı

Tat ve koku kaybı koronavirüs salgının en başında Kovid-19'un en belşirgin semptomlarından biri olarak adlandırılmıştı ve salgının üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bu kayıplar uzun zaman yayılmaya ve duyuların kaybına yol açmaya devam ediyor.

İngiltere merkezli AbScent adlı destek grubu tat ve koku kaybı yaşayan kişiler için kurulmuştu. Pandeminin başında çok az üyesi olan bu grup şu anda dünya çapında faaliyet gösteriyor ve üye sayısı yüz bine yaklaşıyor.

Uzun Kovid yaşayanların kâbusu… ‘Her şey lağım ve çürüyen et gibi kokuyor’

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden bilim insanlarının yaptığı bir araştırmaya göre koronavirüs salgınının ilk dalgasında virüse yakalananlarının neredeyse yarısının koku alma duyusunun zarar gördüğü, geri kalanının da koku almakta zorlanmaya başladığı ortaya çıktı; bu durumun adı tıpta 'parosmi' olarak biliniyor. 

Ulusal İstatistik Ofisi, İngiltere'de 500 binden fazla kişinin bir yıldan fazla bir süredir koronavirüs semptomları göstermeye devam ettiğini tahmin ediyor.

Haberin Devamı

Londra'da görev yapan kulak burun boğaz uzmanı doktor Simon Gane "Bu semptomlarda bir patlama yaşıyoruz, sorun eskiye oranla çok daha fazla yayılmış durumda." diyor. Gane, bu kişilerin koronavirüs geçirdikten haftalar, bazı durumlarda da aylar sonra parosmi - tat ve kokunun bozulması - yaşamaya başladığını söylerken bazı durumlarda kokunun tamamen kaybolduğunu belirtiyor.

Londra'da yaşayan 32 yaşındaki mimar Dautel "aklımı kaybedecek gibiydim. Bana yeniden koku almayı öğrettiler." diyor. Dautel, hastanede, felçli hastaların bulunduğu bölümde tam 10 hafta boyunca tedavi görmüş.

34 yaşındaki radyo ve televizyon sunucusu Ellie Phillips ise 2021 yılının hemen başında koronavirüse yakalanmış. koku kaybıyla ilgili sorunları ise bundan dört ay sonra yaşamaya başlamış. O da kahve içmeyi birçok yemeği yemeyi bırakmak zorunda kalanlardan olmuş.

Haberin Devamı

Ellie Phillips'in arkadaşları hamilelikte kokulara karşı hassasiyet ve mide bulantısı sık görülen bir semptom olduğu için başta onun hamile olduğunu sanmışlar. Daha önce kanser hastalarının açık yaralarını koklamış olan kadın ise koronavürsten sonra duyduğu kokuların buna benzediğini, yiyeceklerden aldığı tüm kokuların lağım ve çürümüş et gibi olduğunu söylüyor. 

Uzun Kovid yaşayanların kâbusu… ‘Her şey lağım ve çürüyen et gibi kokuyor’

Doktorlar ona ne olduğunu anlamaya çalışırken sürekli kusa Phillips çok büyük bir kilo kaybı yaşamış ve şu anda kanser hastalarına verilen takviye protein tozlarından kullanarak yeniden eski kilosuna dönmeye çalışıyor.

Daha ileri vakalarda su bile içemeyen, şampuan kokusunu ölü hayvan kokusu gibi alan kişiler olduğu biliniyor. Bu kişilerin çoğu destek almak için AbScent'e başvuruyor. AbScent'in kurucusu da 2012 yılında geçirdiği bir viral enfeksiyon nedeniyle koku duygusunu kaybetmiş bir kişi olan Chrissi Kelly. Çalışmalarını Reading Üniversitesi'nden Dr. Jane Parker ile birlikte yürüten AbScent'in son çalışmalarından bir tanesinde kahvenin içinde parosmi'yi tetikleyen 15 molekül bulunmuş.

Haberin Devamı

Chrissi Kelly, koku duyumuzun bizi aynı zamanda tehlikeye karşı koruyan bir mekanizma olduğunun altını çizerken "Prosmi yaşayan kişiler aldıkları koku ve tatları lağım, yanık, metal kokusu gibi şekillerde tanımlıyor. Bu kelimeleri de duydukları tiksintinin boyunu belirtebilmek için seçiyorlar." diyor. Ancak Kelly'ye göre bu insanlar etraflarındaki kişileri ya da işverenlerini bu durumu inandırmakta zorlanıyor. Örneğin bir vakada uzun Kovid yaşayan ve koku alamayan bir kişi evde açık kalan ocağı ve gaz kokusunu duymadığı için neredeyse ölümden dönmüş.

Uzun Kovid yaşayanların kâbusu… ‘Her şey lağım ve çürüyen et gibi kokuyor’

Bu uç bir örnek olsa da üzerinde son kullanma tarihi bulunmayan ancak bozuk olduğu kokusundan belli olan gıdaları, kokusunu duyamadığı için yemek gibi küçük detaylar da büyük sorunlara yol açabiliyor.

Haberin Devamı

Bu durumun bilinen bir tedavisi yok ancak bazı durumlarda bilimsel olarak kanıtlanmasa da koku eğitimi almanın işe yaradığı görülmüş.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!