Ukrayna Atlantik'in iki yakasından da darbe yedi... Dünya bu soruya yanıt arıyor: Ya Putin kazanırsa?

Kiev'in başarısız karşı saldırısının ortasında Batı'nın Ukrayna'ya yaptığı yardımın Washington ve Brüksel'de durması Ukrayna'daki durumu daha da içinden çıkılmaz bir hale soktu.

En azından Kiev adına. Rusya tarafında ise Kremlin'de ruh hali daha da iyi görünüyor. Ya da en azından resmi mesaj bu.

Savaşın başında 'hızlı bir zafer' için yola çıkan Rusya'nın karşı saldırılara direnmesi ile Vladimir Putin 2023'ü kötünün iyisi bir zafer ile bitiriyor.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg bu kış kötü haberlere hazırlanmanız gerektiğini söylüyor.

Bu da akıllara şu soruyu getiriyor; Ya Putin kazanırsa?

Savaş Araştırmaları Enstitüsü'ne (ISW) göre, Rusya'nın Ukrayna'da kazanmasının maliyeti hala edilenden çok daha yüksek olacak.

RUSYA'NIN ASKERİ GÜCÜ ÇOK DAHA BÜYÜK OLACAK

ISW, Ukrayna savaşının sonunda muzaffer bir Rus ordusunun savaş deneyimine sahip olacağını ve 2022 öncesi kuvvetlerden çok daha büyük olacağını söylüyor.

Rusya'nın zaferi, kuvvetlerinin potansiyel olarak Polonya, Slovakya, Macaristan ve Romanya sınırlarına çok daha yakın konumlanmasına olanak sağlayacak.

Kırım'ın Kremlin'e Karadeniz'de hakim bir konum vermesi ve bu yeni durum ABD'nin Avrupa kuvvetlerine önemli bir yatırım yapması zorunluluğunu ortaya çıkaracak.

ABD, ÇİN VE RUSYA ARASINDA SEÇİM YAPMAK ZORUNDA KALABİLİR

ABD, kara kuvvetlerinin önemli bir kısmını ve çok sayıda uçağı bölgeye konuşlandırmak zorunda kalacak.

Bu durum Beyaz Saray'ı, Tayvan'ı Çin'in olası bir saldırısına karşı savunmak için Asya'da yeterli gücü tutmak veya Rusya'nın NATO'ya yönelik bir saldırısını caydırmak arasında seçim yapmaya zorlayabilir.

Baltık ülkelerinde yetkililer şimdiden halka bir sonraki savaşa hazır olmalarını söylüyor.

Estonya'nın askeri şefi Martin Herem geçen hafta yerel bir televizyon kanalına verdiği röportajda 'Rusya NATO'dan korkmuyor' dedi ve Rus ordusunun Ukrayna'daki çatışmanın ardından bir yıl içinde NATO'ya saldırmaya hazır hale gelebileceğini öne sürdü.

AB liderleri geçtiğimiz günlerde Ukrayna'yla üyelik müzakerelerinin başlatılması için anlaşmış bu hamleden saatler sonra ise Macaristan Kiev'e yönelik 50 milyar euro'luk AB yardım fonunu bloke etmişti.

Bu Ukrayna'ya Batı'dan gelen ikinci darbe olarak kayıtlara geçti. Savaşta Ukrayna'nın en büyük destekçisi konumundaki ABD yardımları da Demokrat - Cumhuriyetçi çekişmesine kurban gitmişti.

Geçtiğimiz haftalarda Ukrayna ve İsrail'e 110 milyar dolarlık güvenlik yardımı sağlayacak acil harcama tasarısı ABD Senatosu'nun Cumhuriyetçi üyelerince bloke edilmişti.