CNNTürk
Oluşturulma Tarihi: Şubat 15, 2006 11:25
ABD'li çavuş Samuel Provance, Ebu Garib'de Iraklı tutukluları güçsüz düşürüp konuşturmak için çocuklarına kötü muamele yapıldığını ileri sürdü.
Ebu Garib'deki tutuklulara kötü muamele hakkında tanıklık ettikten sonra rütbesi indirilen Samuel Provance, Amerikan Temsilciler Meclisi'nin bir oturumunda, Iraklı general Hamid Zabar ve birlikte gözaltına alınan 16 yaşındaki oğluna yapılanları anlattı.
Samuel Provance, ''Zabar'ı konuşturmak için kendisinden ziyade, 16 yaşındaki oğlu kötü muameleye maruz bırakıldı'' dedi.
Provance, Zabar'ın oğlunun, hakkında hiçbir suçlama yokken adi suçlularla birlikte tutulduğunu ve generalin oğluna babasının gözleri önünde buzlu su sıkıldığını söyledi.
İNGİLİZLER DE İŞ BAŞINDA |
Irak'ta ABD askerlerinin kötü muamele olayının ardından, 12 şubatta İngiliz 'News of the world' gazetesi, Irak Savaşı sırasında İngiliz askerlerini Iraklı çocuk ve gençleri döverken gösteren video görüntülerini yayınladı. Gazeteye göre görüntüler 2004 yılında Güney Irak'ta çekildi. Görüntülerde askerlere karşı başlatılan bir sokak isyanını bastırmaya çalışan İngiliz askerleri Iraklı gençleri boş bir avluya çekiyor ve ellerindeki uzun sopalarla çocukları dövüyor. İngiltere Savunma Bakanlığı iddiaların çok ciddi olduğunu ve soruşturma başlatıldığını açıkladı. Gazete yöneticileri ellerindeki görüntülerin evde izlemek üzere çekildiğini ve ordu içindeki bir görevliden alındığını belirtti. |
Babalarını 'yumuşatmak' için gözlerinin önünde çocuklarına kötü muamele yapmanın çok sık başvurulan bir yöntem olduğunu belirten Provance, bu tekniğin General Zabar'da işe yaramadığını, çünkü Zabar'ın, oğluna yapılanlar yüzünden ifade veremez hale geldiğini anlattı.
Avustralya devlet televizyonu SBS ise, Ebu Garib'de ABD'li askerler tarafından yapılan kötü muameleyi belgeleyen yeni fotoğraflar yayınlanacağını açıkladı.
SBS, 'yeni korkunç kötü muamelelerin' görüldüğünü, bu fotoğrafların yayınlanmasının engellenmesi için ABD'de bir hukuk savaşı verildiğini belirtti.
SBS'deki haberde, fotoğraflarda küçültücü muamele, işkence ve cinsel aşağılamaların yer aldığı belirtilerek, ''bu fotoğraflarla ortaya çıkan kötü muamelenin boyutları, Ebu Garib'de 2004'teki işkence ve kötü muamelenin şu anda duyulandan çok daha kötü olduğunu düşündürüyor'' yorumunda bulunuldu.
Bu fotoğrafların Amerikan Kongresi'nde özel bir gösterimle gösterilen ve sadece bir kısmı ABD basınında yer alan fotoğraflara dahil olduğu da belirtiliyor.
Yayınlanmamış başka fotoğrafların, ABD'nin önde gelen sivil toplum örgütlerinden ACLU tarafından ele geçirildiğini, ancak hükümetin yayınlanmasının engellenmesi için çağrıda bulunduğunu belirten SBS, kendisinin bu fotoğrafları nasıl ele geçirdiği konusunda ise bilgi vermedi.
İşkence fotoğraflarının yayınlanması dünya çapında skandal yaratmıştı.
EBU GARİB İŞKENCELERİ Irak'raki işkence iddiaları yeni değil. İngiltere'den önce ABD özellikle bahar 2004'te Ebu Garib Cezaevi'nde yapılan işkencelerin ortaya çıkmasıyla zor dönem geçirmişti.
2004 baharında patlak veren Ebu Garib Cezaevi skandalında ABD askerlerinin tutuklulara fiziksel ve psikolojik işkence yapıp cinsel aşağılamada bulundukları ortaya çıkmıştı.
Pentagon'un denetimindeki cezaevinde tutuklulara kötü muamele ve cinsel aşağılama uygulanması ABD ve dünyada büyük tepki yaratmıştı.
Ebu Garib cezaevinde yapılan işkenceler arasında zanlıları yerlerde süründürmek, uykusuz ve çıplak bırakmak, başlarına çuval geçirmek, köpekle korkutmak, hemcinsleriyle cinsel ilişkiye zorlamak, cinsel taciz de bulunuyor.
2004 baharında Ebu Garib cezaevinde görevli ABD'li ve İngiliz askerlerinin Iraklı mahkumlara işkence ve kötü muamele yaparken görüldüğü fotoğrafların basına yansımasıyla işkence skandalı patlak vermişti.
Olayın ardından ABD yönetimi en sıkıntılı dönemlerinden birini geçirmişti. Dünyayı ayağa kaldıran fotoğraflar nedeniyle ABD Başkanı George W. Bush, Iraklı esirlerin ABD askerleri tarafından kötü muamele görerek aşağılanmalarından dolayı 'üzgün' olduğunu belirtmişti.
Skandaldan ötürü 'üzgün' olduğunu belirten bir diğer isim ise Savunma Bakanı Donald Rumsfeld olmuştu.
Ancak bu durum, Rumsfeld'i 2004 başından beri skandaldan haberdar olduğu halde konuyu karanlıkta tuttuğu suçlamalarıyla karşı karşıya kalmaktan alıkoyamadı.