Güncelleme Tarihi:
BAŞBAKAN Merkel’in, “Türkiye’yle Gümrük Birliği sözleşmesini kesinlikle genişletmeyeceğiz” sözlerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya’daki Türkiye kökenli seçmenlere genel seçimlerde muhafazakar Hıristiyan Demokrat Parti (CDU), Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller’e “oy vermeyin” çağrısında bulundu. Daha önce de dönemin başbakanı Mesut Yılmaz, Almanya’da 1998 genel seçimlerinde Türkiye kökenli seçmenlere benzeri bir çağrıda bulunmuş ve yine aynı gürültü kopmuştu.
Almanya’da seçimlere altı hafta kala bir seçim havası esmiyordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısı bu havayı değiştirme yönünde.
GERİYE HANGİ PARTİLER KALDI?
Almanya’da yaklaşık 1.5 milyonu Alman vatandaşı olmak üzere yaklaşık 3 milyon Türkiye kökenli yaşıyor. Türkiye kökenli seçmen sayısı 1 milyon 250 bin civarında. 2013 genel seçimlerinde Türkiye kökenli seçmenlerin yüzde 64’ü Sosyal Demokrat Parti’ye (SPD), yüzde 12’si Yeşiller ve Sol Parti’ye, yüzde 7’si Hıristiyan Birlik Partilerine (CDU/CSU) oy verdi. Almanya’da 61.5 milyon seçmene kıyasla Türk kökenli 1 milyon 250 bin seçmenin oyu, şimdiki anket sonuçlarına göre seçim sonucunu etkileyecek durumda değil. Türkiye kökenli seçmenin yüzde 60’ının yine SPD’ye oy vermesi durumunda, SPD’nin oylarına katkısı yüzde 1 civarında.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söz ettiği üç partinin dışında geriye Sol Parti, Hür Demokratlar (FDP) ve yabancı düşmanı Almanya için Alternatif Parti (AfD) kalıyor. Sol Parti Türkiye’yi en çok ve en sert eleştirenlerin başında geliyor.
Hür Demokratlar da her fırsatta Türkiye’yle müzakerelerin derhal durdurulmasını talep ediyor. AfD partisi ise İslam ve yabancı karşıtı bir parti. Bu partiyi Batı’nın İslamlaşmasına karşı Avrupalı Yurtseverler hareketi Pegida destekliyor.
Türkiye kökenli seçmenin kime oy vereceği konusunda kafası iyice karıştı. Sandığa gitmemek bir alternatif olmadığına göre, geriye aydınlanma çağının en önemli Alman filozofu İmmanuel Kant’ın sözü kalıyor: “Kendi aklını kullanmaya cesaret et.”