Türkiye karşıtlığı aşırı sağa yaradı

ALMANYA’da yıllardır seçimleri izliyorum. Hemen her seçimde Türkler seçim malzemesi olur. Ama bu seçimlere kadar Türkiye kökenli seçmenleri hiç böyle isteksiz ve umutsuz görmedim. İlk kez bu seçimlerde bir isteksizlik, burukluk ve korku hakim. Bu seçimlere kadar hangi partiye oy verecekleri konusunda hep kararlı olan Türkiyeli seçmenler, ilk kez bu seçimlerde kararsızlar. Kiminle konuşsam, sandığa gidip gitmeyeceğini, giderse kime oy vereceğini bilmiyor. 

Oysa bir önceki seçimde hava tamamen farklıydı. Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) çifte vatandaşlık sözü, Türkleri çok motive etmişti. SPD’nin eski lideri Sigmar Gabriel’in “Çifte vatandaşlık olmazsa, biz hükümette yokuz” şartı, onları yalnız olmadıkları konusunda çok cesaretlendirmişti. Ama aynı SPD, Türkleri bu seçimlerde en çok küstürmüş bulunuyor.

DOSTUN BİR TEK GÜLÜ
Türkiye kökenli seçmenler, Avrupa Parlamentosu başkanlığı döneminden tanıdıkları, Türkiye’nin AB üyeliğinin ateşli savunucularından Martin Schulz’un başbakan adayı olmasına çok sevinmişti. Yerleşik tüm siyasi partiler Türkiye’yi seçim malzemesi yaptı. Ama özellikle Martin Schulz’un, “Ben başbakan olayım, ertesi gün Türkiye’yle üyelik müzakerelerinin durdurulması için Avrupa Konseyine başvururum” sözü, Türkiye kökenli seçmeni çok yaralamış görünüyor. Schulz’un Türkiye konusunda Merkel’den daha aslan kesilmesini, Türkler, “Şu ellerin taşı hiç bana değmez, ille dostun bir tek gülü yaralar beni” dizeleriyle kıyaslıyor.

GERİLİME YOL AÇAR
Kamuoyu araştırmaları da yerleşik partilerin Türkiye’yi seçim malzemesi yapmasının, kendilerine yarardan çok zarar getirdiğini gösteriyor. Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olan seçmen, şimdiye kadar Türkiye’yle müzakereleri yürüten partilerin, “Müzakereler dursun” sözüne inanmıyor. Bu konuda en kararlı partinin, milliyetçi sağ popülist AfD olduğuna inanıyor. Zaten AfD, “Biz baştan beri Türkiye’yle müzakerelerin durmasını istiyoruz. Şimdi hükümet bizim çizgimize geliyor” diye seçim kampanyası yapıyor.
“Türkiye’yle müzakereleri durduralım” kampanyası en çok AfD’ye yaramış görünüyor. Seçim kampanyasının başında yıldızı sönen AfD’nin şimdi sandıktan çok güçlü çıkmasından korkuluyor. Almanya’daki Türklerin en büyük korkusu da, AfD’nin Federal Meclis’e girmesiyle havanın yabancılara karşı gerileceği endişesi.

TEK ALTERNATİF VAR
Pazar günü sandıktan ne çıkacak? Büyük bir sürpriz beklenmiyor. Seçmenin dörtte üçü kararını vermiş bulunuyor. Yüzde 70’i Merkel’i ülkeyi yönetmede daha yetkin görüyor. Seçimlerden nasıl bir hükümet çıkacağı da anketlere göre belli. Ya Hıristiyan Birlik (CDU/CSU) ve Sosyal Demokratlarla (SPD) büyük koalisyon, ya da Hıristiyan Birlik, Yeşiller ve Hür Demokratlarla (FDP) üçlü koalisyon. Ancak FDP lideri Lindner, şimdiden yeşillerle koalisyona hayır dediğine göre, geriye tek alternatif kalıyor. Seçimlerden önceki gibi büyük koalisyona devam.