Güncelleme Tarihi:
CUMHURBAŞKANI Erdoğan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Arslan, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Gül ve muhalefet partilerinin liderleriyle görüşmek üzere Türkiye’ye gelen Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjörn Jagland, Ankara’daki resmi temaslarının ardından Hürriyet’in sorularını yanıtladı:
Ziyaretinizin temel amacı neydi ve bu görüşmelerde hangi önemli konular masaya yatırıldı?
“Avrupa Konseyi ile Türkiye arasındaki iyi ilişkileri devam ettirmek. Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu ve darbe teşebbüsünde bulunanların yargılandığı bu süreçte bu son derece önemli. Yargılama süreçlerinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi temelinde yapılması hem Türk vatandaşları açısından hem de bizim açımızdan çok önem taşıyor. Çünkü eğer yargılamalar bu şekilde yapılmazsa, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yağar. Türkiye’de şu anda kurulu olan OHAL Komisyonu’nun ve Anayasa Mahkemesi’nin çalışıyor olması ve kararlarına saygı duyulması çok önemli. Eğer bu iki mekanizma düzgün bir şekilde çalışırsa o zaman biz de AİHM’de çok fazla başvuruyla ilgilenmek zorunda kalmayız. Bu yüzden Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının bağlayıcı olması ve bu kararlara uyulması çok önemli.”
‘AVRUPA PROBLEM YAŞAR’
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjörn Jagland, İpek YEZDANİ’ye konuştu
Görüştüğünüz üst düzey Türk yetkililer, dile getirdiğiniz bu endişelere nasıl yanıt verdi?
“Dikkatli bir şekilde dinlediler. Burada yatan riski anladıklarını düşünüyorum. Eğer işler olması gerektiği gibi yürümezse o zaman AİHM’e başvuru yağacaktır ve bunu kimse istemiyor. Şunu hatırlamak gerekiyor ki, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkını getirmek Avrupa Konseyi ve Türkiye’nin ortak bir girişimiydi. Ondan sonra Anayasa Mahkemesi yargıda temel çözüm yeri haline geldi. Eğer artık durum böyle değilse, o zaman başladığımız yere döneriz.”
Avrupa Konseyi içerisinde yer almak Türkiye’ye ne gibi faydalar sağlıyor?
“Ne Türkiye, Avrupa Konseyi hakkında ne de Avrupa Konseyi, Türkiye hakkında dar görüşlü olmamalı. Türkiye bir Avrupa ülkesi olduğundan dolayı gurur duymalı. Avrupa’nın Türkiye’ye ihtiyacı var çünkü Avrupa’da çok sayıda Müslüman yaşıyor ve Türkiye, Avrupa’da şu anda çok fazla bölünmüş olan toplumların uzlaşmasında çok yardımcı olabilir. Türkiye’nin de şunu anlaması gerekiyor, Avrupa’nın kuzeyinden Kafkaslar’ın güneyine kadar uzanan Avrupa Konseyi gibi bir hukuki alan içerisinde yer almak Türkiye için yük değil, güven kaynağıdır. Bu Türkiye için iyi bir şeydir. Bu hukuki alanın dışında kalmak isteyen herhangi bir ülke kendisini çok zor bir durumda bulacaktır. Aynı şekilde Türkiye’yi uzağa itmek isteyen Avrupalılar da eğer bu gerçekleşirse Avrupa’nın bugünkünden çok daha büyük problemlere sahip olacağını görecekler.”
‘AB İLE BAĞIMLILIK VAR’
Ancak Türkiye’nin AB üyelik süreci uzun zamandır dondurulmuş durumda, bazı Avrupalı liderlerin yaptıkları yorumlar da duruma hiç yardımcı olmuyor...
“Ben çok uzun süredir Türkiye’nin Avrupa’ya ait olduğunu düşünüyorum. O yüzden de Türkiye’nin AB’ye katılım süreci Türkiye için olduğu kadar AB için de çok önemli. Burada karşılıklı bir birbirine bağımlılık durumu var. Avrupa’nın, Türkiye’yi Avrupa ailesinin tam yetkili bir mensubu olarak düşünmesi lazım ve bu Türkiye’nin de çıkarına. Ancak şunu bilmek önemli, Avrupa Birliği’ndeki hiç bir ülke önce Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu’na tam geçiş yapmadan AB’ye giremedi.”
AİHM’DE TUTUKLU GAZETECİLERE ÖNCELİK
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Jagland, “Türkiye’yle ilgili başlıca endişelerimizden biri de basın özgürlüğü. Bununla ilgili sorunlar darbe girişiminden önce de mevcuttu ve bu konuda o zaman da Türk yetkililerle birlikte çalışıyorduk. Ancak darbe girişiminden sonra daha da önemli bir hale geldi çünkü çok sayıda gazetecinin hapse atıldığını gördük. Şunu vurgulamak istiyorum, AİHM şu anda tutuklu gazetecilerin davalarını ‘öncelikli dava’ olarak ele alıyor” dedi.