Türk-Rus işbirliği hayati

Güncelleme Tarihi:

Türk-Rus işbirliği hayati
Oluşturulma Tarihi: Haziran 08, 2007 13:46

Rusya Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Yevgeniy Kajokin, bölgenin en büyük iki oyuncusu Rusya ve Türkiye'nin, özellikle İran ve Irak gibi bölgesel konulardaki işbirliğinin hayati önem taşıdığını söyledi.

Haberin Devamı

Bölgenin en büyük iki oyuncusu olarak nitelediği Rusya ve Türkiye'nin  özel bir sorumluluğunun bulunduğunu vurgulayan Kajokin, "iki ülkenin  öncelikle aralarındaki ekonomik ve siyasi işbirliği alanında oluşan  farkı kapatma dönemi yaşadıklarını" belirtti.

"Siyasi ilişkilerde de dinamik bir gelişme olduğunu" ifade eden Kajokin, "Bu ilişkilerin askeri boyutu da kapsamasının son derece önemli olduğuna  inanıyorum. Bu nedenle askeri yetkililerimiz arasında en üst düzeyde  temasların kurulması son derece önemli. Ben sadece Genelkurmay  Başkanımız Yuri Baluyevski'nin ziyaretinden bahsetmiyorum. Diğer askeri  yetkililerimiz arasındaki ilişkiden de bahsediyorum. BLACKSEAFOR  tatbikatına birlikte katılmamız çok önemli. Bu temaslar sadece askeri  alanlar için değil aynı zamanda ilişkilerimizdeki tüm atmosfer için de  önemli. Biz Moskova'da, Türk ordusunun siyasi sistemdeki özel rolünü iyi  anlıyoruz. Bu bağlamda genelkurmay başkanları arasında Türkiye ile  doğrudan ilişki bizim için son derece önemli” dedi.
       

Haberin Devamı

"Rusya ve Türkiye'nin özellikle İran ve Irak gibi bölgesel konulardaki  işbirliğinin hayati önem taşıdığına" dikkat çeken Kajokin, “İran ve  Irak sorunu bölgesel olduğu gibi aynı zamanda global bir sorun. Bu  sorunların çözümünün bu kadar zor olmasının nedenlerinden biri de bu”  dedi.

Kajokin, "Rusya ve Türkiye için İran sorununun barışçıl yollardan  çözümünün ve Irak'ta istikrarın sağlanmasının hayati önemi olduğunu"  belirterek, “Siz İran ve Irak'a komşusunuz. Biz de Hazar Denizi'nde İran'a komşuyuz  ve Irak ile çok yakın ilişkimiz var. Rusya olarak, Irak'taki değişik  etnik ve dini gruplar arasındaki çatışmaların bölge için çok büyük sorun  oluşturduğunu biliyoruz. Orta Doğu ülkelerinin demokratikleşmesi olarak  tanıtılan Büyük Orta Doğu Projesinin çöktüğüne tanıklık ediyoruz. Bu  nedenle farklı yaklaşımlar gerekiyor. Bana göre bölge ülkelerine büyük  rol düşüyor. Bölge ülkelerine İran'ın da dahil edilmesi gerekiyor.  İran'a yönelik yeni bir bakış açısı getirmek gerekiyor. O da İran'ın  normal bir ülke olduğu anlayışını geliştirmekle olur. Evet İran'da özgün  bir siyasi sistem var. Ama eğer bilimsel açıdan yaklaşırsak, Rusya,  Türkiye ve ABD'nin de çok özgün siyasi sistemi var. Eğer Amerika'daki  sistemi yarın alıp Çin'de uygulamaya kalkarsanız o zaman tam bir felaket  olur. Veya İran'daki sistemi değiştirmeye çalışırsanız yine felaket  olur" diye konuştu.

Haberin Devamı

"Rusya'nın İran'ın barışçıl nükleer program geliştirme hakkı olduğuna inandığını ama yeni nükleer silahlara sahip bir  ülkenin ortaya çıkmasına kesinlikle karşıyız" kaydeden Kajokin,  "Bu durumun ne İran'ın ne de bölge ülkelerinin  çıkarına olduğunu, konuya dahil olan herkesin sorumluluk içerisinde  hareket etmesi gerektiğini" dedi.
       
TÜRK-RUS İLİŞKİLERİ
       
Kajokin, Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkiler konusunda da "iki ülke  arasında Sovyetler Birliği döneminde de iyi bir ekonomik işbirliğinin  olduğunu, ancak son yıllarda bu işbirliğinin her alanda dinamik bir  şekilde geliştiğini" belirterek, "Bu işbirliği sadece iki ülkenin değil,  aynı zamanda bölgenin de çıkarına" dedi.

Haberin Devamı

Kajokin, iki ülke arasındaki askeri teknik işbirliği konusunda,  "Türkiye'deki askeri ihalelere katılmaları gerektiğine ve kaliteli  silahları olduğuna inandığını" belirterek, "Hatta batılı rakiplerimizden  daha kaliteli silahlarımız da var. Neden Türkiye gibi dost bir ülke  silahlarımızı satın almasın?" diye konuştu.

"İki ülke arasındaki askeri teknik işbirliğinin geliştirilmesi  gerektiğini" ifade eden Kajokin, "bunun için ortak tatbikatlar  yapılabileceğini, Türk ve Rus subaylarının askeri akademilerde  karşılıklı eğitim alabileceğini" kaydetti.

"Bölgede istikrar için çalışılması gerektiğini ve Türkiye'nin istikrar  için çalışmayı amaç edinen güçlü bir geleneği olduğunu" vurgulayan  Kajokin, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin güvenlik alanındaki sorunlarını, terörizm konusundaki  sıkıntılarını anlıyoruz. Türkiye tarafından terörizme karşı alınan  önlemlerin makul ölçüde olduğuna inanıyoruz. Hatta biz de terörizmden  çok çektiğimiz için Türkiye'yi başkalarından daha iyi anlıyoruz. Bu  terörist saldırıların yapılmasını imkansız hale getirmek için çifte  standartlı politikalara son verilmesi gerekiyor."

Haberin Devamı

"Türkiye ve Rusya'nın 1992 yılında imzalanan anlaşma ile dost olduğunu"  ifade eden Kajokin, "şu anda iki ülkenin ilişkilerini 15 yıl önce  imzalanan bu anlaşma doğrultusunda geliştirdiğini" söyledi.

"İŞBİRLİĞİMİZ DAHA VERİMLİ OLABİLİR"
       
"Rusya ve Türkiye arasındaki işbirliğinin daha verimli olabileceğini" de  ifade eden Kajokin, "Şu anda ülkemde Türkiye hakkında olumlu bir görüş  oluştu. Milyonlarca Rus Türkiye'yi turist olarak ziyaret etti. Ben bunun  politikacılar için çok ciddi bir zemin oluşturduğuna inanıyorum" dedi.

"Politikacılar arasındaki anlayışın da halklar arasındaki anlayışın  seviyesinde olması gerektiğini" kaydeden Kajokin, "İhtiyacımız olan  büyük laflar değil, halklarımız için önemli olan alanlarda olumlu  adımlar atmamız ve işbirliği yapmamızdır. Bu nedenle ben Türkiye-Rusya  ilişkilerinin geleceğine çok iyimser bakıyorum" diye konuştu.

Haberin Devamı

"Türkiye'ye gittiğinde iki farklı dil grubunda olan Türkçe ve Rusça'da  birçok ortak kelimenin bulunduğunu gördüğünü" anlatan Kajokin, "Örneğin  vişne ve çay hatırladığım kelimeler. Çünkü komşuyuz ve birbirimize  karışmış durumdayız" dedi.
       
"TÜRKİYE'DE RUS FİLMLERİ GÖSTERİLSİN"
       
Kajokin, "iki ülke ilişkilerinin gelişmesinin en önemli ayağının kültür  alanı olduğunu belirterek", şunları söyledi: "Bu çok önemli. Eğer en iyi Rus filmlerini Türkiye'de gösterme şansı  olursa bunun çok yararlı olacağına inanıyorum. Çünkü bu tip filmler  ülke, halk, kültür ve gelenekler hakkında bilgi verir. Ben bunu çok  önemli buluyorum ve kültürel alanda yapılanların yeterli olmadığına  inanıyorum."
      

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!