Türk kızından Chirac'a haç isyanı
Güncelleme Tarihi:
Faruk ZABCI/LONDRA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 25, 2004 01:41
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın türban yasağına başkaldıran Türk kızlarından sonra bir Türk kızı da haç yasağına karşı isyan etti. Fransa'da yaşayan 16 bin Süryani'nin rahatsızlığını dile getiren Ayten Karatay, ‘‘Bu mu taşıdığımız kocaman haçlar’’ diye sordu.
FRANSA Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın Müslümanların başörtüsü, Yahudilerin kipası ile birlikte Hıristiyanların büyük haçlarını yasaklama planı, söz konusu ülkede yaşayan Süryanileri de isyan ettirdi.
Fransa'da türbana yasak koyma girişimi İslam örgütlerinin tepkisini alınca, türbanla başa çıkamayan Fransız hükümetinin kendilerine yöneldiğini ileri süren Fransa'daki süryaniler, 'Biz Eğitim Bakanı Luc Ferry'nin söylediği gibi koskocaman haçlar taşımıyoruz' diye rahatsızlıklarını dile getirdiler. Bazı Türk kadınlarının Fransa'daki türban tartışmasından sonra, haç tartışmasında da odak noktası olması ilgi çekti.
1993 yılında ailesiyle Silopi'nin Aksu köyünden Fransa'ya giden ve Paris'in 17 km kuzeyindeki Sarcelles'deki Asuri Keldani Derneği'nde çalışan Ayten Karatay (20), İngiliz Daily Telegraph Gazetesi'nde Fransa'daki 16 bin Süryani'nin haç yasağından duyduğu rahatsızlığın sembolü oldu. Türk kızı, ‘‘Bu mu taşıdığımız kocaman haçlar’’ deyip elindeki haçla gazeteye poz verdi.
Asuri Keldani Derneği'nden Antoni Yelap, Hürriyet'e yaptığı açıklamada eski Mezopotomya'dan gelen Süryanilerin ilk Hıristiyan halklardan olduğuna ve ilk kilisenin Antakya'da kurulduğuna dikkat çekerken 'Fransa'daki Süryaniler, Asuri Keldani olarak biliniyor. Sarcelles'de 6 bin Türkiye'den gelme Süryani var. Hıristiyan olduğumuz için gençlerimiz küçük haçlar taşıyor. Dini amaçla değil. Dışarda değil, elbiselerimizin içinde taşıyoruz. Eğitim Bakanı türbanla başedemediği için, bizim haçları abarttı ve kocaman haçlarımız olduğunu ileri sürdü. Bir anda gazetecilerin odak noktası olduk. Bir Avusturalyalı gazeteci Ayten Karatay'ın elinde kazağının altında taşıdığı küçük bir gümüş haçla resmini çekti. Bu resim her yere dağıldı' bilgilerini verdi.
CHIRAC'A UYARI
Gazeteye konuşan derneğin başkanı ise ‘‘Bu yasayı çıkarmaya karar verinceye kadar herşey iyiydi. Şimdi bizimle diğer cemaatlar arasında gerginlik çıkarmak istiyorlar. Biz Katoliğiz, Papa'yı tanıyoruz ve devletle ilişkilerimizde laikliği benimsiyoruz. Şimdi bizi niye seçiyorlar?’’
Bobingny de yaşayan Sih cemaati de türban yasağından rahatsız. Eğitim Bakanı Luc Ferry'nin, Sih gençlere duş bonesi gibi şeffaf başlıklar takmasını önermesi öfkeyi daha da artırdı.
Artan tartışmalar üzerine Fransız hükümeti de devreye girdi. Başbakan Jean-Pierre Raffarin, laikliğin yasalarla korunacağının bir kez daha altını çizerek, ‘‘Okullarda dini simge yasağı korunacaktır. Bunun nedeni din karşıtlığı değil, devletin tarafsızlığıdır’’ dedi.
Fransa'da türbana yasak koyma girişimi İslam örgütlerinin tepkisini alınca, türbanla başa çıkamayan Fransız hükümetinin kendilerine yöneldiğini ileri süren Fransa'daki süryaniler, 'Biz Eğitim Bakanı Luc Ferry'nin söylediği gibi koskocaman haçlar taşımıyoruz' diye rahatsızlıklarını dile getirdiler. Bazı Türk kadınlarının Fransa'daki türban tartışmasından sonra, haç tartışmasında da odak noktası olması ilgi çekti.
1993 yılında ailesiyle Silopi'nin Aksu köyünden Fransa'ya giden ve Paris'in 17 km kuzeyindeki Sarcelles'deki Asuri Keldani Derneği'nde çalışan Ayten Karatay (20), İngiliz Daily Telegraph Gazetesi'nde Fransa'daki 16 bin Süryani'nin haç yasağından duyduğu rahatsızlığın sembolü oldu. Türk kızı, ‘‘Bu mu taşıdığımız kocaman haçlar’’ deyip elindeki haçla gazeteye poz verdi.
Asuri Keldani Derneği'nden Antoni Yelap, Hürriyet'e yaptığı açıklamada eski Mezopotomya'dan gelen Süryanilerin ilk Hıristiyan halklardan olduğuna ve ilk kilisenin Antakya'da kurulduğuna dikkat çekerken 'Fransa'daki Süryaniler, Asuri Keldani olarak biliniyor. Sarcelles'de 6 bin Türkiye'den gelme Süryani var. Hıristiyan olduğumuz için gençlerimiz küçük haçlar taşıyor. Dini amaçla değil. Dışarda değil, elbiselerimizin içinde taşıyoruz. Eğitim Bakanı türbanla başedemediği için, bizim haçları abarttı ve kocaman haçlarımız olduğunu ileri sürdü. Bir anda gazetecilerin odak noktası olduk. Bir Avusturalyalı gazeteci Ayten Karatay'ın elinde kazağının altında taşıdığı küçük bir gümüş haçla resmini çekti. Bu resim her yere dağıldı' bilgilerini verdi.
CHIRAC'A UYARI
Gazeteye konuşan derneğin başkanı ise ‘‘Bu yasayı çıkarmaya karar verinceye kadar herşey iyiydi. Şimdi bizimle diğer cemaatlar arasında gerginlik çıkarmak istiyorlar. Biz Katoliğiz, Papa'yı tanıyoruz ve devletle ilişkilerimizde laikliği benimsiyoruz. Şimdi bizi niye seçiyorlar?’’
Bobingny de yaşayan Sih cemaati de türban yasağından rahatsız. Eğitim Bakanı Luc Ferry'nin, Sih gençlere duş bonesi gibi şeffaf başlıklar takmasını önermesi öfkeyi daha da artırdı.
Artan tartışmalar üzerine Fransız hükümeti de devreye girdi. Başbakan Jean-Pierre Raffarin, laikliğin yasalarla korunacağının bir kez daha altını çizerek, ‘‘Okullarda dini simge yasağı korunacaktır. Bunun nedeni din karşıtlığı değil, devletin tarafsızlığıdır’’ dedi.