Türk garsonun ihtirası

Hüriyet Londra bürosunu arayan İngiliz anneanne Jennifer Anne Deville, Türk garson aşkını ve bu aşkın ona ödettiği bedelleri muhabirimize gözyaşları içinde anlattı. Elinde kalın bir dosya ile avukat avukat dolaşıp adalet arayan 55 yaşındaki Jennifer'in aşk hikayesi, Brezilya yerli dizilerine adeta taş çıkartıyor..Aşk, yalan, ihtiras, para, borç, kan, dayak, tehdit, intihar...

"Türkiye'yi, Türkleri, Türkçe'yi  ve Türk yemeklerini çok seviyorum" diyen 55 yaşındaki İngiliz babaanne Jennifer Anne, uğruna 18 yıllık eşini terk ettiği Türk garson Davud Demir’in, hayatını zindan ettiğini ve beş parasız bırakıp kaçtığını iddia etti.

Jennifer, "Şeytan" diye nitelediği Davud'tan sürekli dayak yedi. Eşinin kuma getirme ve terkedilme tehditleri sonrasında bankadan borçlanıp Türkiye'ye para akıttı... Eşim çocuk istiyor diye 50'sinde anne olmak için doktor doktor dolaştı... Sonra ölmek istedi, tesadüfen kurtuldu... Tekrar bankaya borçlandı, bu kez evini satmak zorunda kaldı... Garson Davud, şimdi bir Rus kızıyla evli ve hayatını yaşıyor. Jennifer ise, içine özlem ve acılarını sıraladığı kalın dosyalarla mahmekeme  kapılarında gözyaşı döküyor.

1999 yılında, kızı Jenny ile Türkiye’deki tatili sırasında tanıştığı 25 yaşındaki garson Davud Demir’e aşık olan beş torun sahibi Jennifer Anna, ‘bana kadın olduğumu hatırlattı’ dediği genç garson uğruna ilk önce 18 yıllık eşini terk etti, sonra da yıllardır yaşadığı köyünü terk etti.

ÖNCE İMAM NİKAHI KIYDI

Aydın'ın Söke ilçesi Sarıkemer köyündeki imam nikahında haremlik selamlık oturulur.  İmam sorar, İngilizce bilen Serkan imamın yanından tercüme ederek bağırır. Jennifer "Hayatımın en güzel günü" dediği o gün, Müslümanlığı da Hristiyanlığın yanısıra kabul eder...

OTURUM AL, VUR TEKMEYİ

“Garson Davud, hayatının en mutlu günlerini yaşıyordu. Onu çok seven ve uğrunda her şeyini feda eden bir karısı vardı. Hayatı boyunca hayallerini kurduğu otomobil, arazi ve yazlığa kısa sürede kavuşmuştu. Geriye  sadece İngiliz vatandaşlığı kalmıştı. Garson Davud, tıpkı diğerleri gibi bir İngilizle evlenip, oturum aldıktan sonra ayrılmanın doğru olduğunu inanıyordu. Köyündeki akabaları ve yurtdışındaki dostları da ona “İngilizle evlen, oturum aldıktan sonra vur tekmeyi gitsin” diye nasihat etmişti. Şimdi sıra İngiliz vatandaşlığına gelir...”�

 2000 yılının Temmuz ayında Garson Davud, 'nişanlı vizesi" alarak İngiltere'ye gelir. Jennifer, annesinin en sevdiği Kuzey Galler'de Conwy kasabasında, kızlarının karşı çıkmasına rağmen Davud ile resmen evlenir. Davud'un İngiltere'deki 3 arkadaşı da bu düğüne katılır. Yeni evliler arkadaşlarının karavanında balayı yaparlar. Davud evlilik sonrasında önce oturum ve çalışma izni alır, 2003'te de İngiliz vatandaşı olur.

Jennifer, Doncaster Polis Karakolu'nda mutfak müdürü olarak, Davud da asgari ücretle işçi olarak çalışır. Davud, İngiltere'deki oturum sorunlarını çözünce eşine  karşı tavrı da değişir. "Maço" Davud,  Jennifer'e şiddet uygular ve çocuk istediği için kuma getirmek istediğini söyler. Davud'un dayakları İngiltere ve tatil için gittikleri Türkiye'de polis kayıtlarına geçer.

Üzerine kuma gelmesin diye doktor doktor gezip 50'sindan sonra bebek arayışına da giren. talihsiz kadın, "Hani doktor izin verseydi o zaman mutlaka doğuracaktım" diye dert yandı.�

NE İSTEDİYSE ALDI

Garson Davud, her kavganın sonunda Jennifer'i terkeder ve her geri dönüşünde de Türkiye'deki ailesine bakmak zorunda olduğunu öne sürüp Sarıkemer köyüne yatırım yaptırır.

Bir işçi olarak para biriktirmesinin mümkün olmadığını söyleyen Jennifer, "Bütün evini ipotekleyip Davud ile birlikte çektiğimiz banka kredisi ve babasından kalan miras kalan 25 bin sterlini harcayarak genç sevilisinin hayallerini gerçekleştirir. Davud'un adına Sarıkemer'e buzağı, inek, tarla, traktör, otomobil ve Didim Altınkum'da yazlık alan Jeenifer, son olarak da 2006 yazında da Türkiye'ye dönüp iş kurmak için yine bankadan 47 bin Sterlin çeker ve Davud’a verir.

Davud söz verdiği kredi taksitlerinin ödenmesine ancak 9 ay katkıda bulunur. 2005'e gelindiğinde de da kendisini hiç bir zaman sevmediğini söyleyip Jennifer'i borçlarla yalnız bırakıp, bir daha dönmemek üzere terk eder...

 RUS KIZIYLA EVLENDİ

Kalp acısı çekerken başka dertlerle de uğraştığını anlatan Jennifer, Davud'un kendisinden para hesabı sormaması için öldürmekle ve banka borçlarını ödememesi durumunda eve el koymakla tehdit etiğini söylüyor.

İngiltere'deki mahkeme masraflarını pahalılığından yakınan Jennifer,  2006'da Davud'un önerdiği 15 bin Sterlin'i alarak İngiltere'de boşanır. Evini satarak ev kredisini ve kredi kartı borçlarını kapatan Jennifer, Türkiye'ye gidip, Altınkum'daki yazlıktaki eşyalarını yakın bir yerde bir ev kiralayarak gizlice taşır. İngiltere'de de Davud'un korkusundan çocukluğunun geçtiği kasabadan ayrılarak adını vermediği başka bir kasabada, daha küçük bir eve de taşınır.

BOŞANMADAN EVLENDİ

Nisan ayında Türkiye'de boşanacak olan Jennifer, bu arada "şeytan" diye tanımladığı eski eşi Davud'un mahkemeyi beklemeden Rus hemşire Nadya Krasimirova ile evlendiğini öğrenir. Jennifer, şikayeti üzerine İngiltere polisinin Davud'u kendisini ölümle tehdit etmek ve boşanmadan evlenmek suçundan aradığını söylüyor.

TÜRKLERİ SEVİYOR

"Türkiye'yi, Türkleri, Türkçe'yi Türk yemeklerini çok seviyorum" diyen Jennifer şimdi elinde kalın bir dosya ile avukat avukat gezip adalet arıyor. Altınkum'da büyük hayallerle aldığı yazlıkta Davud'un Rus kızıyla sefa çekmesine gönlünün razı olmadığını söylüyor. "Davud'un bir işçi olarak kazancı belli. Harcamaların kaynağı belli. Hesap ortada…"diyerek Türkiye'de Davud'un el koyduğu mal ve mülklerin kendisine iade edilmesini istiyor.�

ÖLMEK İSTEDİ

Türk erkeklerinin İngilizlerle evlenip, oturum aldıktan sonra terk ettiklerini daha once duyduğunu fakat pek önemsemediğini söyeyenJennifer, “Beni terkettiği günlerin birinde de 60 kapsul ilaç içerek ölmek istemiştim” diye duygularını gözyaşı döktü.

Aşık olmaktan hiç pişman olmayan Jennifer, aşkının kötüye kullanılmasını içine sindiremiyor... Bir de Davud'un terkederken "Seni hiç bir zaman sevmedim" şeklindeki sözlerini...

SÖYLEDİKLERİNİ DİKKATE ALMAYIN

Jennifer Anne’in iddialarının asılsız olduğunu öne süren Davud Demir, “Boşanmadan önce yani 3-4 yıl öncesinde bazı polislik olaylar yaşandı ama onlar geride kaldı. Ben başkasıyla evlendim. Jennifer ile bir ilgim kalmadı. Kendisi birkaç kez intihara teşebbüs etmiş birisi. Kafayı yemiş durumda. Buradaki polis de onun şikayetlerinden sıkıldı... Söylediklerini dikkate almayın” dedi.